Hayallere Ulaşmayı Engelleyen Durum
Kararlarınızı kolaylıkla hayata geçirdiğiniz bir dünya hayal edin. Nasıl bir dünya olurdu? Nasıl hissederdiniz?
Örneğin diyet yapmaya karar verdiğiniz anda, sizi caydırabilecek tüm yiyeceklerin yeryüzünden silinmiş gibi hissetmeye başladığınızı bir düşünün veya tüm sofranın kilo vermenizi engelleyecek yiyecekler ile dolu olduğunu ama sizin içinizden bu yiyeceklere karşı en ufak bir arzu uyanmadığını hayal edin. En sevdiğiniz çikolatalı pastanın, ömür boyu yemeseniz de eksikliğini hissetmeyeceğiniz bir yiyecek gibi göründüğünü bir düşünün.
Kendinizi geliştirmek istediğiniz konuda artık iradeye ihtiyaç duymadan yapmayı istediğiniz eylemleri gerçekleştirdiğinizi hayal edin. Sabah erken kalkarak güne sporla mı başlamak istiyorsun. İlk çalan alarmla uykunu almış, enerjik bir yataktan kalma sahnesi hayal et.
Böyle bir dünyanın hayali bile güzelken yaşadığımız dünya neden bunun zıttı?
Kararlar alınır, niyetler edilir, planlar yapılır. Bazen heyecanla, motivasyonla ilk adımlar atılır. Sonra… her şey eski haline döner. Sanki hiç olmamış gibi.
Mevcut durumu değiştirmenin bir yöntemi olduğunu söylersem.
Ne düşünürsünüz?
Mevcut düşünce kalıpları değişmeden, eylemi değiştirmeye çalışmak çok büyük ihtimalle sonuç vermez.
Bir hedefi başarmış birine, örneğin sigarayı bırakmış birene nasıl yaptığını sorsun.
“Kafada bitireceksin” der.
Yani söylemek istediği eski düşünce şeklini bıraktığı, yerine yeni kalıplar oluşturduğudur.
“Peki nasıl kafada bitireceğim? diye sorsak. Net bir yöntem sunamaz. Bize ne yaptını anlatmaya çabalar.
Bir şeyi değiştirmek, sonuç almak istiyorsan başlaman gerek yer: İnanç kalıpları
- Mevcut inanç kalıpları kırılmadan,
- Mevcut yargılar orada kaya gibi sapasağlam dururken,
- Mevcut içsel engeller Çin Seddi gibi boylu boyunca sıralanmışken insan nasıl değişebilir?
Değişim anlayış geliştirmeden mümkün olmaz.
Denediniz, biliyorsunuz.
Başarısız olduğunuz konulara bakın. Değişimi irade ile gerçekleştirmeye çalıştınız. Planlar yaptınız. Kararlar aldınız olmadı. Oluyor gibi oldu ama yine kısa zamanda eski haline döndünüz.
Değişimi mevcut kalıplarını kırarak yapan kişiler için ise değişim kendiliğinden gelir.
Diyet yapan birinin pastaya karşı isteksizleştiğini bir düşünün. Değişim budur.
İş aramak isteyen birinin “Bu kriz ortamında nasıl iş bulurum?” İnancı yerine “Güçlü yönlerimi ortaya koyduğumda, kendimi net ifade ettiğimde bana uygun bir iş bulmam kadar doğal bir şey olamaz.” Diye düşündüğü hayat aynı olur mu?
Ya da “CV’m yeterince güçlü değil, iyi bir iş bulmam çok zor.” diye düşünen biri olmaya mı seçersiniz?
Yakın zamanda koçluk yaptığım yönetici pozisyonundaki kadın bir danışanım:
“Bu şirket erkek egemen bir şirket, bir üst pozisyona beni almazlar.” Diye bir inancı vardı.
Bu inanca sahip olarak ne yapıyordu?
Kendini geride tutuyordu. Çünkü zaten kadınlar yükselemez inancına sahipti. Tabi bu inancı destekleyecek kanıtlara sahipti. Daha önce o pozisyona yükselmiş tek bir kadın vardı. O pozisyondaki erkeklerin ayrıştırıcı tavırları vardı. Bu gibi kalıplar kendini sisteme karşı güçsüz hissettiriyordu.
İnandıklarınız gerçeğinizdir.
İster farkında olun, ister olmayın, bu hayat; sahip olduğunuz inanç sistemleri, düşünce kalıpları, yargılar ve kabullerin bir sonucudur.
Eğer insan; hayatında değişiklik yapmak istiyorsa;
- Mevcut kalıpları kırmalı,
- İşe yaramayan düşünce sistemini değiştirmeli,
- Potansiyeli kısıtlayan kabulleri kaldırmalıdır.
Değişim düşüncede, anlayışta, değerlendirmede başlar, eylemde vücut bulur.
Değişim sizinle olsun.
Güzel bir hafta sonu diliyorum.
—
Değişimi engelleyen, potansiyeli kısıtlayan tüm kalıpları kırmak için 2 Temmuz cumartesi günü “Kırıp Geç” online eğitimi için bir araya geliyoruz. Katılmak isterseniz: link
—
Her hafta salı akşamı 20.30'da farklı bir konuyu ele almak için toplandığımız ücretsiz çalışma grubumuza hala katılmadıysanız link
—
Bu arada ben Emre. Profesyonel koç ve eğitmen.
İnsanların anlayış geliştirmelerine ve düşünce sistemlerini değiştirmelerine yardımcı oluyorum. Böylece bir problemi çözmek, adım atmak, hedefe yürümek kolaylaşıyor ve kişi potansiyelini daha fazla kullanmaya başlıyor.
Bugüne kadar tanışmamışsak Merhaba. Selam vermek için bile olsa benimle iletişime geçmekten çekinme lütfen.
Bana mail ile ulaşmak istersen ise emre@simplimind.com adresini kullanabilirsiniz.
Görüşmek ümidiyle, sevgiler.
