İş Yerinde Kolej Havası Oluşturmak Zor Mu?
Bazı işverenler için çalışanlarıyla bağ kurmak birinci öncelik gibi görünmeyebilir. Ama öyle olmalı. Peki her çalışanla zamana nasıl öncelik verilmeli?
Öncelikle, her çalışanla zamana öncelik vermek, daha olumlu ve işbirlikçi bir çalışma ortamını teşvik eder.
Buna karşılık, şirket içerisinde birbirleriyle güven oluşmasını sağlar. Bireysel ekip üyenizin güçlü, zayıf yanlarını ve ilgi alanlarını belirlemek için mükemmel bir fırsattır. Üstelik bu, çalışanlarınızın soru sorabileceği, görüşlerini veya endişelerini dile getirebileceği zamandır.
Her bir çalışanla zaman geçirmek için zamanınızı önceliklendirdiğinizde, üretkenliği artırır.
Kişisel büyümelerine yardımcı olmak adına zaman ayırdığınız için çalışanlarınız işlerine, çalıştıkları kuruma daha bağlı ve motive olurlar. Başkalarıyla bağ kurmak, fiziksel ve zihinsel sağlığınızda önemli bir rol oynar.
Araştırmalar, çalışanlarınızın her biriyle haftada yaklaşık altı saat geçirmeniz gerektiğini belirtiyor. Bu zaman zaman zor ya da imkansız gelebilir. Ancak, onlarla geçirdiğiniz zamana öncelik verirseniz, o sihirli sayıya mümkün olduğunca yaklaşırsınız.
Her çalışanla buluşmak için programınızda zaman ayırın.
İnanılmaz meşgulsün, anlıyorum. Ekip üyelerinizin her biriyle tanışmak için zamanı nasıl sıkıştırabilirsiniz? Ofiste dolaşmak ve ekibinizle check-in yapmak için takviminizde belirli zamanları engelleyebilirsiniz.
İdeal olarak, bunu işinize ara verdiğinizde yapmalısınız. Bu resmi olmayan sohbetler sırasında, hafta sonlarının nasıl geçtiğini veya sizden bir şeye ihtiyaçları olup olmadığını sorabilirsiniz. Alternatif olarak, açık kapı politikası uygulayabilirsiniz. Yine de dikkatinizin dağılmasını istemiyorsanız, bu biraz aksama süreniz olduğunda olmalıdır.
Rahatsız edilmek istemiyorsanız, kapıyı kapalı tutun. Hatta biraz daha fazla yapı oluşturmak için listedeki ilk işe odaklanmayı deneyebilirsiniz. Bunun için, ne zaman müsait olduğunuzu görebilmeleri için takviminizi çalışanlarınızla paylaşın.
Başka bir fikir, her çalışanla öğle yemeği yemek olabilir. İkiniz de yemek yemelisiniz, yani bir taşla iki kuş vurup harika bir buluşma olur mu?
Ayrıca bire bir görüşmeleri rutininizin bir parçası haline getirmenizi öneririm.
Daha küçük ekipler için, her çalışanla her hafta bir saat görüşebilirsiniz. Bunu, ikiniz de öğleden sonra geç saatlerde olduğu gibi düşük enerji seviyelerindeyken yapmanızı önerebilirim.
Daha büyük ekipleriniz varsa, her bir kişiyle geçirdiğiniz süreyi azaltmış olursunuz. Ayrıca, o kadar samimi olmasa da, ekip oluşturma etkinlikleri de yapabilirsiniz. Her ikisi de şirketinizin vizyonunu, hedeflerini, stratejilerini ve planlarını paylaşmanın harika yollarıdır. Ayrıca çalışanlarınızın fikirlerini paylaşmalarına izin verirler ve nelerde iyi olduklarını görürsünüz.
Sanal ekip üyeleriniz için tutarlı telefon görüşmeleri veya görüntülü sohbetler planlayın, bunlara ekibin geri kalanını da dahil edin.
Arada bağlantıda kalmak için Slack gibi araçları kullanın. Bir çalışan size e-posta gönderdiğinde, onları askıda bırakmayın. Cevap vermek sadece bir dakikanızı alır, sadece yapın. Daha ayrıntılı yanıt için, onlara ne zaman geri döneceğinizi bildirin.
Bir çalışanla bir toplantı planlıyorsanız, zamanında olduğunuzdan emin olun. Ayrıca, ayrılan süreyi aşmayın veya son dakikada iptal etmeyin.
Ne tartışacağınızı bilin.
Her çalışanla gayriresmi veya resmi bir görüşme olsa da, ne hakkında konuşacağınız konusunda bir fikriniz olmalıdır.
Sadece check-in yapıyorsanız, konuşmayı basit tutmak istersiniz. Onlara işin nasıl gittiğini sorun. Herhangi bir konuda yardıma ihtiyaçları var mı? Bir projede ne kadar ilerlediler? Onları mikro yönetmek istemezsiniz. Sadece iyi olup olmadıklarını görmek ve onları doğru yöne yönlendirmek için oradasınız.
İlişkinizi güçlendirmek için çalışanlarınızla zaman geçirin.
Onlarla daha iyi ilişki kurmanıza yardımcı olacak her türlü bilgiyi öğreneceksiniz. İş dışında ne yapmaktan hoşlandıklarını öğrenin. Gizli yetenekleri var mı? Gelecekte hangi görevleri denemek isterler? Sadece çok kişisel olmamayı unutma. Hafta sonlarını nasıl geçirdiklerini sormakla, evliliklerini merak etmek arasında kesinlikle bir fark var.
Daha resmi bire bir görüşme için önceden bir günden oluşturduğunuzdan emin olun. Bu, çalışanlar için korkutucu olabileceğinden, gündemi oluştururken onlarla işbirliği yapın. Odaklanabileceğiniz bazı alanlar, çalışanın karşılaştığı zorluklar, kariyer geliştirme fırsatları veya sonuçların tartışılması olabilir.
Bire bir kullanmamanız gereken bir şey var mı?
Durum güncellemesi önemli olsa da, bunu e-posta, sohbet veya araba yolculuğunda tartışabilirsiniz. Tartışma noktalarınızı belirledikten sonra bir gündem oluşturun ve bunu diğer katılımcılarla paylaşın. Bu sadece toplantıyı yolunda tutmakla kalmayacak, aynı zamanda ikinizin de hazırlıklı olmasını sağlayacaktır.
Açık sözlülüğü teşvik edin.
Her bir çalışanla geçirdiğiniz zamandan en iyi şekilde yararlanmak ister misiniz? O zaman ikinizin de açıkça konuşabileceği bir ortam yaratmanız gerekir. Ayrıca birbirinize karşı açık ve şeffaf olmalısınız.
En önemlisi, önce geri bildirim istemeli ve sonra yanıtlamalısınız. Dahası, övgü ve yapıcı eleştirinin sağlıklı bir karışımını sunmalısınız. Olumlu olmak, sohbet için iyi hisler yaratır ve onları gerçekten dinlediğinizi gösterir.
Bunu, çalışmalarının büyük resimle nasıl uyumlu olduğunu onlara hatırlatmak için de bir fırsat haline getirebilirsiniz. Bu aynı zamanda, zayıf yönlerini geliştirmeye teşvik ederken güçlü yönlerinden yararlanmanıza da olanak tanır.
Tamamen mevcut olun.
Hiç biriyle konuştunuz ve telefonlarına bakmaya başladılar mı? Aniden sadece kendi kendine konuşuyorsun. Kendinizi biraz aptal hissetmenin yanı sıra, muhtemelen diğer kişinin konuşmayı daha az önemseyebileceğini düşünüyorsunuz.
Çalışanlarınızla ne zaman vakit geçiriyorsanız, tüm dikkatinizi onlara verin. Telefonunuza bakmayın, evraklara veya pencereden dışarı bakmayın. Bunun yerine, onları aktif olarak dinleyin ve ileride başvurmak üzere notlar alın. Onları gerçekten önemsediğinizi ve başarılı olmalarına yardımcı olmak istediğinizi bilmelerini sağlamanın basit bir yolu.
Ara sıra ayarı değiştirin.
Açıkçası, işyerinde işverenlerinizle zaman geçirmek en uygunudur. Masalarına uğramak, kafeteryada öğle yemeği yemek veya bir konferans odası ayarlamak olabilir. Ancak bazen bazı şeyleri sallamak isteyebilirsiniz.
Sebep? Farklı ortamlar, birbirinizle kuracağınız etkileşimleri değiştirecektir. Örneğin, samimi ve davetkar bir ofis oluşturmuş olsanız bile, güç dinamiği aynıdır. Bu nedenle, çalışan size açılmakta zorluk çekebilir. Ancak ofis dışında birlikte kahve içtiyseniz, nötr ortam nedeniyle daha rahat hissedebilirler.
Minnettarlığı ifade edin ve başarıları takdir edin.
Etkileşime olumlu bir notla başladığınız gibi, aynı zamanda işleri iyi ve faydalı bir işaretle tamamlamalısınız. Bunu yapmanın bir yolu, minnettarlığınızı ifade etmek ve sıkı çalışmalarını takdir etmektir. Onaylama sözleri ve başka zorluklar yaşamadıklarından emin olmak da karşılaşmayı bitirmenin harika yollarıdır.
Eklemeliyim ki, samimi ve özgün değilseniz, bu adımı atlayın. Gerçekten doğruyu söylediğinde çok daha anlamlı.
Konuşulanları tekrar edin.
Çoğu gayriresmi konuşmayı her zaman yapmak zorunda değilsiniz. Ancak toplantılar için, tartışılanların önemli noktalarını özetlemelisiniz. Ayrılmadan önce birbirinizin beklentilerini netleştirmeyi unutmayın. Bunlar, bir sonraki etkileşiminizden önce ele alınmalıdır, böylece bir sonraki görüşmenizde yapı ve ivme kazanacaktır.
E-BÜLTENİME ÜYE OLUN!
Her hafta iş hayatı, üretkenlik ve başarı üzerine yazdığım yazılarımın düzenli olarak mail adresinize gelmesi için bir “e-bülten” oluşturdum. Bundan sonra yayına alacağım her yazı ve bildirinin mail yoluyla size ulaşması için aşağıdaki linke mail adresinizi bırakmanız, böylelikle bültenime ücretsiz üye olmanız yeterli olacaktır. İlginize şimdiden teşekkür ederim.
Daha önceki yazılarımdan bazılarına göz atmak için; 👇
