İlişkilerin Düşmanı: Othello Sendromu

Kübra Şahin Karataş
Türkçe Yayın
Published in
3 min readMay 7, 2020

Acele etmeye çalıştıkça elim ayağım birbirine daha çok dolaşıyordu. Duştan gelen sus sesleri şiddetlendikçe kalbimin atışı hızlanıyor, korku ve mahcubiyet arası bir duygu içimi kaplıyordu. Ceketinin ceplerine hızlıca baktıktan sonra cüzdanına geçtim, birkaç fişin dışında farklılık yoktu. Hemen telefonunu aramaya başladım. En son yatağın üstünde bırakmıştı ama şuan yerinde yoktu. Saklamış olabileceğini ve saklamasının şüphelerimde haklı olduğum anlamına gelebileceğini düşündüm. Çok fazla aramama gerek kalmadan telefonun yere düşmüş olduğunu fark ettim. Duştan çıkması an meselesiydi ve benim hızlı olmam gerekiyordu. Mesajları okumaya daldığım sırada kapının açılma sesiyle irkildim. Ne yapacağımı bilemeden yüzüne bakarken yanıma yaklaştı, telefonda mesaj kutusunun açık olduğunu gördü. Derin bir iç çektikten sonra gözlerini gözlerime sabitledi ve “Yine mi aynı şey Sema?” dedi.

Kimlerle buluşacağını merak ettim diyerek saçma bir bahane uydurabildim sadece. Gözlerini devirerek konuşmaya başladı, duştan önce kimlerle nereye gideceğini ve ne zaman döneceğini açıkladığını hatırlattı. Evet bunları ben de biliyordum. Liseden arkadaşlarıyla ara ara böyle toplanırlardı hatta birçoğuyla önceden tanışmıştım. Bütün bunları biliyordum ama içimi kemirip duran bir şeyler vardı. Seni çok seviyorum ve deli gibi kıskanıyorum oldu mu, bunu mu duymak istiyorsun diyerek sesimi yükselttim. Kızgın olduğu her halinden belliydi ama öfkesini gayet iyi kontrol edebiliyordu. “Seninki artık kıskançlığı aştı, düpedüz bana güvenmiyorsun. Bu kaçıncı olayımız bir hatırla istersen” dedi.

Yaşadığım kıskançlık krizleri, kaybetmek korkusundan çılgına dönüşlerim, aldatıldığıma dair kanıtlar aramalarım ve onu bunlarla suçlamalarım, gittiği yerleri görüştüğü insanları kısıtlamaya çabalarım hepsi bir bir geçti gözümün önünden. Yaşadığımız her olayda haksız çıkmış olsam da böyle düşünmekten, böyle davranmaktan vazgeçemediğimi fark ettim. Kötü bir amacım yoktu benim. Evet kıskanıyordum ama bu onu sevdiğimin göstergesi değil miydi? Onu kaybetmekten, onun bir başkasına gitmesinden ve aldatılmaktan daha büyük bir korku olabilir miydi? Ondan birkaç gün ayrı kalmak bile benim için felaket senaryosuna dönüşebiliyorken bir ömür uzak kalmak hatta hayatında başkasının olduğunu bilmek cehennemin ta kendisi olabilirdi. Beynimde dönüp duran şu düşüncelerden uzaklaşıp gerçek dünyaya döndüğümde onun hazırlanmaya başladığını fark ettim.

“Oraya gitmeni istemiyorum, hayır gitmeyeceksin duyuyor musun beni?” diye bağırırken gözlerimden alevler fışkırıyordu. Söylediklerimi umursamadan hazırlanmaya devam etti, etrafına duvar örmüş beni duymuyor gibi davranıyordu. Bu davranışlarımdan yılmış olduğu için tepkisini tepkisizlikle ortaya koyuyordu. Hazırlanması bitince soğuk bir sesle “ben çıkıyorum görüşürüz” dedi ve çıktı. Afallamış bir şekilde duvarlara eşyalara göz gezdirdim. Yuvamız dediğim bu evin, içi eşya dolu bir beton yığınına dönmesine izin veremezdim. Montumu aldığım gibi evden fırladım. Arabasını her zamanki gibi yolun arkasına park ettiğini düşünerek oraya doğru hızlıca yürümeye başladım. O devasa caddeye geldiğimi fark etmeden yürümeye devam ettim. Titreyen bacaklarımla karşıya geçerken duyduğum korna sesine doğru kafamı çevirdim ve az ötemdeki kamyonun farlarını iliklerime kadar hissettim. Kalan birkaç nefeslik vaktimde o benim diyebildim sadece, o benim…

Bilgi Notu: Othello Sendromu, patolojik kıskançlık olarak da adlandırılır. Kişide saplantılı düşüncelere neden olan ve tedavi edilmesi gereken hastalıktır. Belirtileri ise; birlikte olduğu kişiyi herkesten saplantılı şekilde kıskanma, sevgiliden/eşten ayrılmayı fobi haline getirme, olmadık senaryolar kurup ona inanma, basit bir olaya duruma karşı verilen aşırı tepki, aşırı saldırganlık ve şiddet eğilimi vb.

Othello sendromu, çok dikkat çeken bir rahatsızlık değildir. Kişinin işlevselliği sadece eşi ya da sevgilisiyle ilgili o sınırlı alanda bozulmuştur. Bu kişiler hayatlarına normal çerçevede devam ederler. Ama ikili ilişkilerde her gün kavga, gürültü, sevdiği kişiye hayatı zehir etme durumu vardır. Oldukça ciddi bir durumdur. Bazen 3. sayfalara yansıyan cinnet haberlerinin bir kısmında patolojik kıskançlık vakaları vardır. Bu kişilerin kesinlikle tedavi görmeleri gerekmektedir.

--

--