Immanuel Kant

Immanuel Kant, 1724 yılında Almanya’da doğdu. Hiç evlenmedi. Hayatını çok düzenli yaşadı. Her gün sabah 5’te uyanır, çay ve pipodan sonra çalışmaya başlardı. Yine her gün tam 16:30’da yürüyüşe çıkar, caddeyi baştan başa 8 kez turlardı. Cadde üzerinde yaşayan halk, Kant’ın bu yürüyüşünden saatin 16:30 olduğunu anlar ve kendi saatlerini ayarlardı.

Kant, Aydınlanma Çağı filozofları arasında zihni en net, en parlak ve mantıklı olanıdır. Fikirleri ve düşünceleri en tutarlılarından biridir. Gelmiş geçmiş en büyük metafizikçilerden biri olarak bilinir. 1781’de yazdığı “Saf Aklın Eleştirisi” adlı eseriyle düşünce ve felsefe tarihinde Kopernik etkisi yaratmıştır. “Aydınlanma Nedir?” isimli çalışması ise modern insanın çok iyi tahlil edip anlaması gereken bir eserdir.

Kant’a göre gerçek aydınlanma için sadece özgür olmak gerekir. Gerçek özgürlük içinse gerçekten düşünmek ve aklı kullanmak gereklidir. Hiçbir kutsal kitap ve dini kıstasa atıf yapmadan ve referans almadan bir ahlak yasası ve anlayışı geliştirmeye çalışan ilk filozof olan Kant’ın bu gayesinde ciddi bir başarı elde ettiğini de belirtmek gerekir.

Königsberg, 2023

1804’te, 80 yaşında doğduğu Königsberg şehrinde ölmüştür. Hava çok soğuk olduğu için 16 gün boyunca gömülememiştir. Bu süre zarfında insanlar, naaşını ziyaret etmek için akın akın Königsberg’e gelmişlerdir.

Königsberg, 2023

“Aydınlanma, kişinin kendi aklını kullanmaya cüret etmesidir.”

“Dünyada hiçbir şey başkalarının hakkından daha kutsal değildir.”

“Böcek olmayı kabul edenler, başkalarının ayakları altında kalmaktan yakınmamalıdır.”

“Zaman sessiz bir testeredir.”

“Yöneticiler, sorgulamayan insanları (Kant ‘hayvan’ diyor) yoruncaya kadar kovalar, sonra da onları korkutarak biat ettirirler.”

“Her ne kadar inanmasam da, bir tanrının varlığını kabul etmek gerekir.”

“Bir insanın sana neler verebileceği değil, senin için nelerden vazgeçeceği önemlidir.”

“Bilim organize edilmiş bilgi, bilgelik organize edilmiş yaşamdır.”

“Gençlikte günler kısa, yollar uzun; yaşlılıkta ise günler uzun, yollar kısadır.”

“Ne var ki her yandan ‘düşünmeyin, aklınızı kullanmayın’ diye bağrıldığını işitiyorum. Subay: ‘Düşünme, emredileni yap!’; maliyeci: ‘Düşünme, vergini öde!’; din adamı: ‘Düşünme, inan!’ diyor.”

I. Kant

Mart 2024, Düsseldorf, Almanya