İyilik Şenliği’nin Ardından

2 yıllık uzun bir aradan sonra 4. İyilik Şenliği gerçekleşti. Kucaklaşma hasretimizi bir nebze giderdik. Geçtiğimiz cumartesi İyilik Şenliği’nde topluluğumuzun bir kısmı ile buluşabildik! Ne mutlu! Gelemeyenler ve gelip de hatırlamak isteyenler için bu yazıyı derledik, fotoğraflarla bezedik…

4. İyilik Şenliği 28 Mayıs Cumartesi günü gerçekleşti. 47 üreticimiz ve türeticilerimizle birlikte Nişantaşı Sanat Parkı’nda buluştuk. Hep birlikte sabah 10.00’dan akşam 20.00’a kadar türetim ekonomisi hakkında konuştuk, Dünya’mızın iyiliği için kafa yorduk, buluşup tanıştık, eğlendik ve güzel bir gün geçirdik.

Şişli Belediyesi desteğiyle Good4Trust tarafından düzenlenen İyilik Şenliği’nde iyiliklerle dolu bir gün geçirmek dileğiyle yola çıktık. Hazırlıkları el birliğiyle tamamladık.

Üreticilerimiz gün boyu adil ve doğa dostu üretilen ürünlerini sergilediler. Üreticiler üreticilerle, türeticiler üreticilerle tanıştı ve deneyimlerini paylaştı.

İyilik Şenliği’ne ağaçların gölgesinde yoga yaparak başladık. Fit olmasak, düzenli spor yapmasak da yoga yapabileceğimizi, vücudumuzun bizi yönlendirmesine izin vermemiz gerektiğini öğrendik.

Bal Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler

Ardından ilk konuşmacı Umay Herbal’ın kurucusu Ulaç Üstündağ’dan bal hakkında bizi şaşırtan gerçekler öğrendik. Öğrendiğimiz ilginç bilgilerin bazılarını sizlerle de paylaşmak isteriz:

Aslında süzme Karakovan balı diye bir kavram olmadığını öğrendik. Bal, petekten süzüldüğünde Karakovan olma özelliğini kaybediyor. Arıların ürettiği peteği sindiremediğimizde karakovan petek bal yediğimizde sandığımız gibi ekstra faydalı besin almıyor, hatta arıların işini zorlaştırıyoruz. Arılar ürettiği peteği ertesi yıl kullanabilecekken, petekli bal satışı sebebiyle her yıl 2–3 ay daha fazla çalışmak zorunda kalıyor.

Bal hakkındaki bir diğer ilginç konu da balın kristalleşmesi konusu. Çoğunlukla doğal bal kristalleşir diye duyarız. Oysa arılar ister çiçekle ister şekerli suyla beslensin, üretilen bal kristalleşebiliyor. Balın kristalleşmesini engellemenin tek yolu pastorize etmekmiş ve markette satılan balların büyük çoğunluğu pastorize ediliyormuş. Yani kristallenip kristallenmeme durumundan balın ne kadar doğal olduğunu anlamak mümkün değil.

Gelecekte Tüm Girişimler Sosyal Girişim Olacak

Ardından ilk panel ‘İklim İçin Beraber Neler Yapabiliriz?’de Good4Trust.org Kurucu ve Kışkırtıcısı Dr. Uygar Özesmi, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Açık Açık Kurucusu Prof. Dr. Itır Erhart, change.org Gençlik Kampanyaları Kolaylaştırıcısı Pelin Özkan’dan, Good4Trust İletişim Gönüllüsü Gamze Nokay kolaylaştırıcılığında iklim için beraber ne yapabileceğimiz hakkında harika bakış açıları edindik. Panelde dünyada ve Türkiye’de sosyal girişimcilik, biyoçeşitlilik krizi, Good4Trust üreticilerinin nasıl fark yarattığı, internetteki imza kampanyalarına attığımız imzaların ne işe yaradığı ve gönüllülük konularında konuştuk.

Türkiye’de sosyal girişim sayısının sanılandan yüksek olduğunu Prof. Dr. Itır Erhart’tan öğrendik. 2019 yılında British Council’in Türkiye’de Sosyal Girişimlerin Durumu raporuna göre ülkemizde 9000 civarı sosyal girişim var. Prof. Dr. Itır Erhart’ın konuşmasını geleceğe dair ümit vaat eden şu cümlesiyle özetleyebiliriz:

“Gelecekte tüm girişimler sosyal girişim olacak.”

Pelin Özkan, change.org’da başlattığımız kampanyaların ve kampanyalara attığımız imzaların değişim için önemini anlattı. Her bir imzanın o değişimi kaç kişinin istediğini gösterdiğini ve imzaların yasal karşılığı olduğunu söyledi.

Dr. Uygar Özesmi ise gönüllülüğün ve gönüllü sadeleşmenin önemini vurguladı, gezegenimizi elele vererek nasıl kurtarabileceğimizi anlattı. Panelde hep birlikte toplumu nasıl iklim ve biyoçeşitlilik krizleri hakkında daha bilinçli hale getirebileceğimizi konuştuk. Yayının bir kısmını buradan izleyebilirsiniz.

Ne Yiyoruz?

Bir sonraki panel olan ‘Ne Yiyoruz?’da Good4Trust üreticilerinden Farge Organik’ten Burak Alsan, GekoO’dan Özlem Atabaş, Immunflex’ten Tijen Ziyel ve Can Bahçe’den Fırat Can Tokuri ile ekibimizden Kamer Oğur Günaydın moderatörlüğünde üreticilerin ilham veren hikayelerini dinledik.

Ardından yanlış tarım uygulamaları, yaklaşan gıda krizinin çözümleri, adil üretim için neler yapılabileceği, şehirde yaşayan bireyler olarak yapabileceklerimiz hakkında konuştuk.

Şiddetsiz İpek Nedir?

‘Ne Giyiyoruz?’ panelinde üreticilerimizden Giyi, Bangu ve EkoDoku

Ile Hanne Uysal önderliğinde dünyada ve Türkiye’de tekstil sektörü, tekstil atıkları, barış ipeği ve nasıl daha adil kıyafetlere ulaşırız konularında konuştuk.

Giyi’nin kurucusu Göknil Bigan’dan üretimde kumaşların en iyi ihtimalle %30’unun atık kumaşa dönüştüğünü öğrendik. Üreticilerin üretirken çıkan atık kumaşlarla, türeticilerin de kullanım sonrası oluşan tekstil atıkları ile neler yapabileceğini konuştuk. Fashion Revolution üyesi Bangu’nun kurucusu Bengisu Alımla’yla kıyafetlerimizi, ayakakabı ve çantalarımızı kimin ürettiğini bilmenin, türetici olarak adil şartlarda üretim talep etmenin önemini konuştuk.

Ekodoku’nun kurucu ortağı Esra Üzel Yüncüler bizlere ipek üretimindeki problemleri ve barış ipeğinin ne olduğunu anlattı. Ucuz ipek üretiminin doğaya ve sektörde çalışanlara ne gibi etkileri olduğunu öğrendik.

Topluluk Destekli Yayıncılık

Ekofil’den AlperCan Kılıç ve Şebnem Ekici Alperen’le Büşra Yar önderliğinde topluluk destekli yayıncılığın ne demek olduğu ve bu yayıncılık tarzıyla neler başarılabileceği hakkında konuştuk.

Topluluk destekli yayıncılığın bir tür kitle fonlaması olduğunu ve basılmak istenen kitapların ön satışa çıkarıldıktan sonra basılması için gereken miktar toplanırsa basım sürecine başlandığını öğrendik. Böylece — şimdiye kadar hiç yaşamasalar da- topluluk bir kitabı okumak istemezse hiç basılmadan önce kitap elenebiliyor.

Üreticilerle Birlikte Ürettik

Atölyelerde türeticiler, üreticilerin önderliğinde üretme fırsatı buldu. Ürünlerin üretim şekilleri hakkında bilgi edinirken, üretimin emekle mümkün olduğunu doğrudan tecrübe ettik. Atölyelerde hep birlikte Örgü Broş ve Anahtarlık, Balmumu Mum, Vegan Kolajen Maskesi, Doğal Parfüm ve Punch Nakışı ile Hatıra Panosu yaptık.

Çocuk atölyelerini de unutmadık. Çocuklar, gün boyunca süren ‘Doğal Pigmentlerle Yüz Boyama’ atölyesinde eğlendi. ‘Çocuklarla Sürdürülebilirlik’ atölyesinde kutu oyunu eşliğinde iklim krizi ve sürdürülebilirllik konularında bilgi edindi. ‘Çocuklarla Tohum Topu Yapımı’ atölyesinde doğaya katkı sağlamak için tohum topu yapmayı öğrendi.

Ve elbette can dostlarımız da İyilik Şenliği’nde bize eşlik etti.

Sizinle tekrar bir arada olmak bizi çoook mutlu etti. Gezegenle uyum içinde bir yaşama dair umudumuz arttı. Önümüzdeki yıllarda yine hep birlikte iyiliklerle dolu bir gün geçimek dileğiyle!

Originally published at https://blog.good4trust.org on Jun 4, 2022.