Kendime Düşünceler

Oğuzhan Karaçar
Türkçe Yayın
Published in
4 min readAug 22, 2020
Kendime Düşünceler — Marcus Aurelius

Stoa felsefesiyle karşılaştıktan sonra bu felsefe kavramıyla ilgili araştırmalar yaparken denk gelmiştim bu kitaba, birisinin kendi kendine bir şeyler anlattığı, bir şeyleri eleştirdiği, sorguladığı bir kitap olabilir diye düşünmüştüm. Kitabı alıp, okuyunca iyi tahmin etmişim dedim, kendi kendime…

Marcus Aurelius, MS 161–180 yılları arasında Roma İmparatoru olarak hüküm sürmüş, “Stoacı İmparator”, “Filozof İmparator” gibi sıfatlarla anılmış, barışçıl bir insan olmasına rağmen hükümdarlığının çoğunu seferlerde geçirmiş birisidir. Bu seferler sırasında günlük olarak kaleme aldığı, özdeyişler ve düşünceler derlemesi diyebileceğimiz bu eserinde, daha önce hüküm sürmüş imparatorları, filozofları eleştirmiş, kendi kendini de sorguya çekerek bir vicdan muhasebesi yapmış. Stoa felsefesinin günümüze kadar gelebilmesini ve anlaşılabilmesi açısından değerli bir kaynak diyebiliriz.

Kitapda beğendiğim, kendi kendime düşünmeme ve bir şeyleri sorgulamama sebep olan kısımlardan bazı alıntılar paylaşmak istiyorum.

— Yaşamının son günüymüş gibi, işlerinde amaçsızlıktan, kendini beğenmişlikten ve paylaşılmış şeylere karşı duyduğun hoşnutsuzluktan kurtulursan her işini gayretle yerine getireceksin.

— Başkalarının verdiği imkanla ışık saçan biri olma, başkalarının yardımıyla elde edilecek sükunete ihtiyaç duyma. Özetle bir adamın kendi başına dik durması gerekir, dik tutulması değil.

— Pek çok şeyden kesinlikle kurtul, yalnızca bunların pek azını aklında tut; ayrıca herkesin şimdi de, sadece bir anlığına yaşadığını hatırla. Kalan günlerimiz ya geçmiştir ya da bilinmezdir. Yaşam gerçekten kısadır.

— Kesinlikle gerçekleştirmek istediğin şeyler için hızlan, boş umutları defet, eğer kendinle ilgiliysen, hala mümkünken kendi yardımına kendin koş.

— İyi veya kötü olduğu varsayılan herhangi bir şey, iyi veya kötü herhangi birinin başına gelebilir. Çünkü iyi veya kötü şeyler hem doğayla uyumlu yaşayan hem de doğaya aykırı yaşayanların başına gelir; bu da ne doğayla uyumlu ne de ona aykırıdır.

— Dalgaların sürekli çarptığı kaya gibi ol: Sağlam, hareketsiz durur kaya ve yatıştırır etrafında suyun öfkesini.

— Yaşayan varlıklar cansızlardan, düşünebilen varlıklarsa sadece canlı olanlardan daha üstündür.

— Çok yakında küle ya da iskelete dönüşeceksin, bir ihtimal ismin kalacak geriye, belki o bile kalmayacak.

— Şayet kendi iraden haricinde gerçekleşen herhangi bir şeye iyi veya kötü dersen, kötü şeyler olduğunda veya iyi şeyler olmadığında tanrıları suçlaman, bunların sebebi olan veya sebebi saydığın kişilerden nefret etmen kaçınılmazdır; yaptığımız pek çok hata da böyle şeylere değer vermemiz yüzündendir. Oysa sadece bizim irademize bağlı şeylerin iyi ya da kötü olduğunu düşünürsek, ne tanrıları suçlamamıza, ne de insanlara düşmanca davranmaya gerek kalır.

— Gelecek için kaygılanma. Çünkü oraya vardığında, şimdi yararlandığın aynı akıl olacak yanında.

— Bırak dışarıdan meydana gelecek herhangi bir hadiseden etkilenen etkilensin. Hatta dileyen yakınsın. Ben başıma gelenin kötü bir şey olmadığını düşünürsem ondan bana zarar gelmez. Böyle düşünmek de benim elimdedir.

— Herhangi birinin senin hakkında ne düşündüğünü umursama; uzun ya da kısa hayatının geri kalanını kendi doğanın istediği gibi yaşamak yetsin sana. Bu yüzden ne istediğini iyice düşün ve hiçbir şeyin seni başka yöne savurmasına müsaade etme. Zira önceki tecrübelerin yolundan ne kadar saptığını gösteriyor, ne muhakemede, ne zenginlikte ne şanda, ne eğlencede, hiçbir yerde mutlu yaşamı bulamadın. Peki, nerede bulunur mutlu bir yaşam? İnsanın doğasının talep ettiği şeyleri yapmakta bulunur.

— Bugün tüm dertlerimden kurtuldum, hatta her türlü belayı defettim. Çünkü benim dışımda değil, içimde, kendi düşüncelerimdeydiler.

— Ya alıştığın yerde yaşarsın, ya da kendi isteğinle alıştığın yerin dışına çıkarsın; ya da ölürsün ve hizmetin tamamlanır. Bunlardan başka seçenek yok. Bu yüzden cesur ol.

— Sana imkansız görünen şeyleri de yap. Çünkü sol el, yeterince alıştırma yapmadığı için çoğu işte yararsız görünür, oysa birazcık alıştırmayla dizginleri sağ elden daha sağlam kavrar.

— İyi bir şey yaptığında ve bunun birisine yararı dokunduğunda, neden ahmaklar gibi üçüncü bir şey ararsın, neden yaptığın bir iyiliğin farkedilmesini ya da karşılığında sana iyilik yapılmasını istersin?

2000 yıl önce yazılmış bir kitap olmasına rağmen, kitaptaki özdeyişlerin, eleştirilerin ve düşüncelerin günümüz dünyasında da mantıklı, geçerli ve değerli olması ve belli bir hayat felsefesini benimsememizi öğütlemesi, bana bu konuda daha fazla araştırma ve okuma yapma isteği uyandırdı. Stoa felsefesi ve felsefenin hayata genel bakışı ile ilgili daha fazla bilgi edindiğim takdirde sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Doğru yola yönelen birinden çok, doğru yoldan çıkarılamayan biri izlenimi vermeyi öğrenmemiz dileğimle, bir sonraki yazımda görüşmek üzere…

Oğuzhan KARAÇAR

--

--