Neden Yalnızlaşıyoruz?

Fatih Saruhan
Türkçe Yayın
Published in
4 min readOct 12, 2023

Kendimi bir birey olarak ne kadar ayırır, farklılığımın ayırdına ne kadar varırsam, o kadar varolurum. Jacques Salomé

Neden Yalnızlaşıyoruz? — Fatih Saruhan

Yalnızlık bir başlangıç mıdır yoksa bir sonuç mudur? Farkına vardıkça yalnızlaşır mıyız yoksa yalnızlaştıkça mı farkına varmaya başlarız? Kalabalıklar içinde olmak mı daha zordur yoksa yalnızlığın içinde kabalıklaşmak mı? Ve en önemlisi anlaşılmadığımız her yerde yalnız mıyız?

Öylesine bir yolculuk içindeyiz ki yürüdüğümüz yolda gün geçtikçe kalabalıklaştığımızı zannederken yalnızlaşıyoruz. Kimimiz elindeki telefonun sanallığında kendine yeni bir dünya kurarken, kimimiz iç alemimizin derinliklerinde savrulup duruyor ve gerçek dünyadan kopmaya devam ediyoruz. Çünkü hepimiz vadedilmiş bir mutluluğun peşinde birbirimizi görmeden bir mahşer yeri gibi benliklerimizle yaşıyoruz. Kollektif bir mutluluk yerine bireysel mutluluğumuzu tercih etmeye başladık, biz mutluysak her şey yolunda gibi görüyoruz o yüzden bulaşıcı bir iyilik ve mutluluk döngüsü yerine kısır bir döngüye mahkum kalıyoruz.

Bazen eskilere sırf bu yüzden derin bir özlem duyduğumu itiraf etmeliyim. Teknolojinin bizi ayırmadığı, bencilleştirmediği o günlere dönüp baktığımda bizi güçlendiren kollektifliğin huzurunu görebiliyorum. Yanındakinin mutluluğunu önemseyen, komşusunu gözeten, yaşadığı evin sorunlarını samimiyetle içselleştiren insanları görebiliyorum. Televizyon yerine büyüklerimizin anılarını dinlediğimiz ve en saf duygularla hayaller kurduğumuz o güzel zaman dilimlerini görebiliyorum.

Şimdi, herkes her şeye sahip, arzu ettiğimiz her şeye tek tıkla ulaşabiliyoruz, hepimiz kocaman odalarında en rahat yataklarında tüm gün vakit geçirebiliyor. Peki ama mutlu muyuz, huzurlu muyuz? Kocaman bir HAYIR… Çünkü insanın maddeye değil, gerçek bir maneviyata ihtiyacı var. Ruhunu parayla, eşyayla doldurabilmiş birini gördünüz mü? Öyle olsaydı dünyaları fethetmiş, nam-ı dahi korkular salan komutanların son sözleri “yalnızlık” ile ilgili olabilir miydi?

O zaman bir yerlerde hata yapıyoruz sanki…

1. Yalnızlıkla Barışmayı Öğrenin

Yalnızlığın kötü bir şey, kaçılması gereken bir şeymiş gibi pazarlandığı bir zaman dilimindeyiz o yüzden çoğumuz yalnızlıktan şikayet ederken buluyoruz kendimizi.

Ancak yalnızlık, kendini aşabilmiş herkesin erişebildiği özel bir noktadır. Farkındalığınız arttıkça anlamaya, anladıkça da var olmaya başlarsınız. Var olma yolculuğunuzda öğrendikleriniz ve tecrübe ettiğiniz her şey yavaş yavaş sizi zirveye doğru buyur edecektir. Unutmayın ki zirve çoğu zaman kalabalıklardan arınmış, gerçek bir mücadelenin sonucudur.

Yalnızlıklaştıkça ortalamadan sıyrılırsınız. Kendinizi aşmaya ve daha derin düşünmeye başlarsınız. Düşünmeden, sorgulamadan geçen bir hayatın size ait olduğunu savunmanız temelsiz olacağı için, yalnızlığı hayatınızın direksiyonu gibi görmeye çalışın.

O yüzden, yalnızlıktan kaçmak yerine yalnızlığın gücünü keşfetmeye çalışın. Ortalama bir insan olup kalabalıkların arasında kaybolmak yerine farklılaşıp ortalamanın üstünde olmaya çalışın.

2. Kendiniz Olmaya Çalışın

İnsanlar yalnızlıktan korktuğu için ait olabileceği bir topluluğun parçası olmak için arayış içine girer. Kimimiz bir partinin, kimimiz bir takımın, kimimiz bir grubun, kimimiz bir ideolojinin parçası oluruz. Nihayetinde “topluluklar” içinde kendimize yer bulmaya çalışırız.

Bu çabamız maalesef gün geçtikçe benliğimizden uzaklaşıp, ortama göre değişen kimlikler edinmemize sebep olur. Zamanla da kendimizi tanıyamaz ve tanıtamaz hale geliriz. Çünkü yalnız olmaktansa adapte olmayı seçeriz.

En çok kendimizle baş başa kaldığımızda “benliğimize” büründüğümüzü unutmamız lazım. Evden misafirler gidip tek başınıza kaldığınızdaki haliniz sizin en doğal halinizdir, kimsenin sizi görmediği zamanlarda takındığınız tavırdır sizi siz yapan.

O yüzden, yalnızlıktan kaçarken kendinizden de kaçtığınızı unutmayın. Kendinizle yüzleşmek istiyorsanız bir ara tüm gün yalnız kalmayı deneyin.

3. Kendinizi Kabul Ettirmeye Çalışmayın

Çoğumuz onaylanmak, takdir edilmek, sevilmek, sayılmak ve değer görmek isteriz. Doğamız gereği dış motivasyon kaynaklarına daha meyilli bir tutum sergileriz.

Ancak kendimizi kabul ettirmeye çalışmak zamanla kendimize olan saygımızı azaltır, özgüvenimizi düşürür, güçlü bir kişilikten bağımlı bir kişiliğe doğru sürüklenmemize sebep olur.

Hepimiz hatalar yaparız, hatta tekrar tekrar aynı hataları dahi yapabiliriz. Karşımızdakinin istediği gibi bir kişi olamayabiliriz, yaşam tarzımız bizim için makulken karşımızdakinin hoşuna gitmeyebilir. Sizi en güzel hayallere inandırıp, bir gün o yolda tek başınıza kalabilirsiniz. Güvendiğiniz dağlara lapa lapa karlar yağabilir, inançlarınızı yerle yeksan edecek gerçeklerle yüzleşebilirsiniz, tüm emekleriniz hiçe sayılabilir ve en önemlisi yok sayılabilirsiniz.

Ama ne olursa olsun kendinizden ödün verip de kimseye kendinizi kabul ettirmeye çalışmayın. Hatalarınızla, kusurlarınızla veya yanlışlarınızla sizin elinizden tutmayacak biri için yok olmayı kabul etmeyin. Onun yerine yalnız kalıp yeniden var olmaya çalışın. Acizlik kimseye bir çözüm getirmedi, yeniden yola çıkabilecek cesaretiniz varsa eğer yaşadığınız her şeyi, herkesi geride bırakabilecek gücünüz de var demektir.

O yüzden, bırakın insanlar kendi haklılıkları ile sizi suçlamaya devam etsin, özünüzü sizden daha iyi kimse bilemeyecek.

Yalnızlık adam olmayanların vereceği saygıdan, sevgiden yeğdir. Mevlana

Yazardan Son Notlar

  1. Yalnız geldiğimiz bu dünyadan yine yalnız gideceğiz.
  2. Özümüz ve kalbimiz sonsuz olana meyleder ama hiçbir dünyevi şeyin sonsuz ve bize ait olmadığını unutmayın.
  3. Yükseldikçe insan yalnızlaşır, yalnızlık kendinizi aşmak için bir fırsattır.
  4. Yanlışların ve haksızlıkların ortasında olmaktansa, yalnız ve doğru kalmak sizi daha güçlü kılacaktır.
  5. Asıl yalnızlığın tek başına kalmanın olmadığını, aksine anlaşılamamak olduğunu unutmayın.
  6. Ve manevi bir keşif yolculuğunun tadına vardığınızda fark edeceksiniz ki yalnızlık sizi O’na yakınlaştırmak için bir vesileymiş.

Sağlıcakla Kalın,

Fatih Saruhan

--

--