Networking (Ağ Kurma) Neden Önemli?

İrem Günay
Türkçe Yayın
Published in
4 min readJun 15, 2019

Business Network International (BNI)’ın kurucusu olan Ivan Misner’in Entrepreneur’da okuduğum son yazısından oldukça etkilendiğim için sizlerle paylaşmak istedim. Aşağıda sizler için çevirisini yaptığım yazının orjinalini de okumak isterseniz diye linkini bırakıyorum.

Öncelikle okumaya başlamadan önce, neden bu yazıyı seçip sizlerle paylaşmak istediğimden bahsedeyim.

Aslında belli bir süredir çevremde olan bazı insanlar, girişimci olmak istiyor ancak tam olarak nereden başlayacakları hakkında pek bir fikirleri olmuyor. Ben ise onlara ilk olarak networklerini genişletebilecekleri ortamlarda bulunmalarını tavsiye ediyorum. (Daha sonraki bir yazımda bu yerler için birkaç tavsiyede bulunabilirim.)Tabii ki, sadece network kurmakla bitecek bir süreç değil girişimcilik. Ancak etkisi azımsanamayacak kadar yüksek. Gerek iş fikrini geliştirecek ekibi kurarken fayda sağlaması, gerekse ileri aşamada geliştirilen fikirler için yatırımcı ararken güçlü bir ağa sahip olmak adına network kurulacak ortamlarda bulunmak kesinlikle önemli. Diğer yandan da bu ortamlar yapısı itibariyle kişilerin ufkunu açmasına oldukça fayda sağlamakta.

Paylaşmak istediğim yazı da bu tarz ortamlarda kullanabileceğimiz güzel bir stratejiyi sunuyor bizlere. Okuduğumda gerçekten etkilendim ve bundan sonraki katılacağım her network etkinliğinde bu stratejiyi uygulama kararı aldım. Umarım sizlere de faydası olur.

Keyifli okumalar! ❤️

Bu Network Kurma Stratejisini Kullanırsan Bir Gün Gelecekteki Bill Gates ile Tanışabilirsin

Geçenlerde, psikiyatri ve danışman olan yakın arkadaşım Dr. Mark Goulston ile networking (ağ kurma) hakkında konuşuyorduk. Ve oldukça ilgimi çeken bir şey söyledi.

“İnsanlar her zaman bir ortamdayken “içine kapanık kenarda duran kimselere” (wallflower) kendini tanıtmalılar. Hiç kimse bir köşede tek başına kalmak için bir etkinliğe katılmaz. O kişiler köşedeler. Çünkü teknik olarak yetenekli kişiler, sosyal konularda utangaç olurlar. Ve unutmamak gerek, asla bir sonraki Bill Gates ile ne zaman tanışacağını bilemezsiniz.”

Bu sözler bende büyük etki yarattı ve birkaç yıl önce Virgin Galactic tarafından düzenlenen White Knigt Two ve SpaceShip Two denemelerine ilişkin bir partide bulunduğum zamanları hatırlattı.

Parti alanının dışında yürüyordum ve havuzun köşesine doğru şöyle bir bakarken içinde bulunduğu ortamda rahat olmayan bir adam gördüm. Sonra kim olduğunu fark ettim. O adam, havacılık şirketi Scaled Composites’ın kurucusu ve SpaceShip Two’nun tasarımcısı Burt Rutan’dı. Virgin Galactic gibi kendisinin kurduğu şirketin başarısını kutlayan yüzlerce insanın olduğu partide tek başınaydı.

Bunu kaçıramayacağım bir fırsat olarak gördüm. Böylece yanına gittim ve kendimi tanıttım. Ona bu tarz etkinliklerin çoğuna gidip gitmediğini sordum. “Bunu sayarsak ilk olacak.” şeklinde yanıt verdi. Ben de o zaman buraya gelmeye nasıl karar verdiğini sordum. O ise “Çünkü Richard gelmemi istedi.” diye yanıtladı. (Bu arada, bu kişi Virgin Galactic’in kurucusu Richard Branson’dı.) Her ne kadar bu ortamda bulunmaktan çok hoşnut görünmese de muhabbet etmekte oldukça iyi görünüyordu, ben de konuşmayı devam ettirdim.

Ona, “Uzun vadeli vizyonunuzun meyve vermeye başladığını görmek inanılmaz olmalı.” dediğimde; “Bu, şirketin yapabilecekleri konusunda uzun vadeli vizyonum değil.” diye cevapladı.

Oldukça şaşırmış bir ifade ile “Peki, uzun vadeli vizyonunuz nedir?” diye sordum. “Imm, şirketin alt yörüngedeki uçuşları ileriye taşıyarak uzay turistlerinin dünyanın etrafındaki yörüngede uçuş yapabilmelerini sağlayacağına inanıyorum.” dedi. Bunu duyunca saf bir şekilde “Bu inanılmaz bir uzun vadeli vizyon.” dedim. Ancak “Bu uzun vadeli vizyonum değil.” dedi. O an gerçekten şaşırdım ve “Tamam, o zaman uzun vadeli vizyonunuz nedir?” diye tekrar sordum. “Şirket, yörünge uçuşlarında yolcularının uzayda kısa süreli konaklayabileceği oteller sağlayabilecek.” dedi.

Bunu duyduğumda bir kez daha tüm şaşkınlığımla “Bu harika bir uzun vadeli vizyon!” dedim ve yine, “Hayır, bu uzun vadeli vizyonum değil.” diye yanıt verdi. O an, bu vizyoner kişiden oldukça etkilendiğim için, bir kez daha aynı soruyu sordum. “Uzun vadeli vizyonunuz nedir peki?”

“Daha önce dediğim gibi; şirket, yörünge uçuşlarını başlatacak, kalınacak oteller kuracaak ve sonra Ayın etrafında, hatta daha arkasında uçuşlar yapabilecek. İşte bu benim uzun vadeli vizyonum!” diye yanıtladı.

Burt bu konuşmayı yaparken büyük ihtimalle altmışlı yaşlarının sonlarındaydı. Ben de ona son bir soru daha sordum: “Bu vizyonunun ne zaman gerçekleşeceğini düşünüyorsun?” O ise şu yanıtı verdi: “Yaşadığım süre içinde gerçekleştirebileceğimi düşünüyorum.”

O anda hissettiklerimi anlatan İngilizlerin bir sözü var: “gobsmacked” (şaşırmış/şok olmuş). Adamın vizyonu karşısında adeta dilim tutulmuştu ve böyle birisiyle tanışma fırsatı bulduğum için son derece onur duymuştum.

Dünyanın en büyük sevk ağı organizasyonunu, BNI’yı kurdum ve BNI’daki görevim boyunca on binlerce insanla tanıştım. Net bir şekilde söyleyebilirim ki; Burt ile olan, katılmış olduğum bir parti veya network etkinliklerinde gerçekleştirdiğim sohbetlerden en ilginç olanıydı. Burt Rutan’ın -ve tabii ki Richard Branson’ın- girişimcilik çabalarıyla neler yapabileceklerini gösteren vizyonu bende silinmez bir iz bıraktı.

Buradaki önemli ders ise Dr. Goulston’un her zaman odadaki “wallflower”ları aramamız gerektiğine dair olan inancıyla ilgiliydi. Bu kişilerin hepsi Burt Rutan olmayacak, ama çoğunun ilginç ve konuşmaya değer olabileceğini fark ettim. Sadece bazen, Bill Gates veya Burt Rutan ile tanışabilirsiniz. Bu ihtimal bile “wallflower”ları arayıp bulmanıza değer.

(Not: Çeviride orjinal metne sadık kalsam da zaman zaman kullandığım kelimelerde insiyatif aldım.)

Facebook | Twitter | Instagram | Slack | Kodcular | Editör | Sponsor

--

--