Olur Ya!
Günler üzerime hep yüklenerek geçiyor. Aslında ben kendime ne kadar çok yüklenebilirsem o kadar yükleniyorum. Nerede ağır iş var hemen koşuyorum. Diğerlerinin işkence olarak gördüğü şeyler bana iyi geliyor. Çalıştığım yerde insanlardan uzaklaştırmayacak, kimseyle muhatap olmadan yapılacak ne iş varsa ben uçarak gidiyorum. Çünkü seni düşünebilmek, resimlerine bakabilmek için kendime böyle fırsatlar yaratıyorum. Gecelerimi sorarsan onlar tamamı ile sen zaten. Sana “İyi Geceler” demeden uyumuyorum. Resimlerine bakmadığım tek gün olmuyor. Telefonu elime aldığımda ilk seni görmek şu yaşadığım hayat içerisinde en güzel an.
Kimse ihtimal vermiyor bize ama kimseyi dinleyecek halde değilim. Varsa yoksa sen. ‘ Yine mi abi ya ‘ diyorlar. “Hep kardeşim hep” diyorum, hep. Çiçeklerle süslenmiş bataklık gibi hayatım. Her zaman ki gibi en güzel şey sensin. Bu bataklıktaki çiçekler sensin. Belki seninle bir hayatı yaşamaya nefesim yetmeyecek. Yolun sonunda senin olma ihtimalin bile bana iyi geliyor. Seninleyken neler yaparız bunları tasarlıyorum. Olur ya yolun sonuna gelirim. Olur ya - olmaz deme, olur ya- yolun sonunda karşılarsın beni, o vakit yüzüne bakabilecek bir hayat yaşamaya çalışıyorum. Elimden geldiğince iyi insan olmaya çalışıyorum. Kendimi yalan söylemek zorunda bırakacak her şeyden uzak duruyorum. Yardımıma kimin ihtiyacı varsa koşmaya çalışıyorum. Sen iyi bir insansın, yanında kötü olarak sırıtmak istemiyorum. Seninle ilgili her detayı hafızama kazıyorum.
Devirdik seneleri, harcadık sebepsiz yere günlerimizi birbirimizden uzaklarda. Evet belki de bunların olmasında tek sebep ikimiz değiliz. Seni benden alan buna tırnak ucu kadar sebeple bile alakası olan herkesle ilgimi, alakamı, sevgimi kesiyorum.
Seviyorum evet, kaçmaya çalışsam da senden uzak dursam da seviyorum. Sana hiç yalan söylememiş olduğum halde bana inanmaman da bir şeyi değiştirmiyor. Sen inanmıyorsun diye sevmekten vazgeçecek, seni içimden atmaya çalışacak değilim.
Yaşıyorum evet, sensiz kör topal.
O sokak lambasına çare buldum. Hani ben geçerken hep sönüyordu ya. Bir yazımda bahsetmiştim bundan, okudun mu bilmiyorum ama artık önünden geçerken adını sesli olarak söylüyorum. Tesadüfen keşfettim bunu. Hani belki bir şans eseri oldu bu. Ama evren insanların aksine bize karşı değil. Olur ya.
Seni ne iş ne aş unutturuyor. Hepsini sen varken daha güzel yapardım eminim. Seninleyken beni tanıyan herkes artık tanımadığını söylüyor.
Hiç değişmediğimi söylemiştin. Değişmek istemiyorum, hep beni sevdiğin gibi kalmak istiyorum. Umut etmekten nefret ediyorum evet ama senin adınla başlayınca her cümle güzel oluyor. Seninle olmak deniz kenarında nefes almak gibi. Aldığım her nefesi yolunda asker olarak eğitiyorum. Senin olduğun yolda ölmek üzere veriyorum aldığım nefesleri. Kaç nefes intihar etti, kaç şehit verdim bilemezsin. Anlatsam da anlamak istemezsin bilirim. Bana olan inancının kaybolmasında benim etkim diğer insanlardan daha az buna eminim.
Halledeceğiz..
Bitecek her şey eminim. Yolun sonunda beklemesen de ihtimalin güzel. Buna tutunuyorum.
Özlediğin yerlere kavuşur musun bilmem, umarım bana kavuşursun.
Yol zor olsa da, sen güzelsin…