Sabah Rutinlerimiz Olmalı mı?
Biliyorum aramızdan bazıları gerçek anlamda sabah insanı değil. Bir çoğumuz yatağa yapışarak kalkıyor, işlerimize tam anlamıyla odaklanabilmemiz ancak öğlen saatlerine doğru gerçekleşiyor. Ben de çoğu zaman erken kalksam dahi eğer doğru şekilde güne başlamamışsam öğlene kadar hiç bir işime doğru düzgün odaklanamıyorum ve gün bitiyor.
Sabah insanı olup olmamak üzerine bilimsel araştırmalar var biliyorum hepimizin güne aşırı verimli başlaması mümkün olmayabilir. Kimimiz akşam saatlerinde daha verimli çalışıyor olabilir. Ancak, sabahları erken kalkıp işlerimize başlamak zorundaysak en azından ne yapabiliriz de verimi arttırabiliriz diye düşünmenin zararı yok.
Sabah Güne Nasıl Başlamalıyız?
Yapılan bir çok çalışmaya göre, belirli sabah rutinleri oluşturmak ve bunları yaparak güne başlamak. Bize ve hayatımıza bir ivme kazandırır ve ivmenin etkisiyle günümüz daha verimli geçer.
Başarılı isimlerin sabah rutinlerini incelediğimde neleri gözlemledim önce onlardan bahsedeyim.
Yapılan araştırmalara göre çoğu kişi işe gitmesi için evden çıkması gereken saatten 1–3 saat öncesinde uyanıyor. Kimileri güne 10 dk meditasyon, veya kendiyle gerçekleştirdiği bir motivasyon konuşmasıyla güne başlıyor. Kimi önce taze kahvesini içip, günlük sporunu ve ardından duşunu alıp ardından işe gidiyor. Kimi güne gazete,kitap, dergi okuyarak başlıyor.
- Benjamin Franklin, her sabah 5 te uyanır ve kendine sorduğu şu soru ile güne başlarmış : “Bugün ne işe yarayacaksın?” Sorusuna cevap verip, gününü planlayıp, duşunu alır ve işlerine koyulurmuş.
- Mozart ve Napoleon ise sabah uyandıktan sonra güne hazırlanmak ve giyinmek için kendilerine uzun saatler ayırırlarmış. Tüm bu hazırlanma ve giyinme sürecinde de günlerini nasıl geçireceklerini kafalarında planlar ve işlerine motivasyonlarını sağladıklarından bahsederlermiş.
- Darwin, güne sabah erken saatlerinde yürüyüş yaparak başlarmış. Bu yürüyüşlere “düşünme yürüyüşü” adını vermiş. Yürüyüşler sayesinde beynin hem motor hem de duyusal alanını aynı anda çalıştırmış olurdu.
- Le Corbusier, her sabah 45 dk jimnastik yapmadan güne başlamazmış.
- Immanuel Kant, her sabah saat 5'te uyanıp düşünmesini sağlayacak uzun meditasyonlar yaparmış. Üzerine derin düşünmek istediği tüm konuları meditasyonu sırasında düşünürmüş.
- Jane Austen ise güne piyano çalarak başlar ve tüm aile üyelerini bu şekilde uyandırırmış.
Bu örnekler sayısızca uzatılabilir. Verilen örnekler tabi ki bunları tek tek uygulayın ve aşırı verimli bir güne başlayın demek değil. Ancak kişinin kendini tanıması bu nokta da o kadar önemli ki, sabahlarını verimli hale getirecek ve gününe ivme kazandıracak alışkanlıkları doğru belirleyebilsin.
Sabah Rutinlerinizi Belirleyin ve 21 Gün Sabredin!
Ben sabah rutinlerimi belirleme konusunda çıktığım bu yolda neler yapmayı planlıyorum, nasıl yapacağım diye kendi üzerimden ilerleyerek anlatacağım.
- Sabah uyandığımda 5 dk önce yatağın içinde öylece durmak, sonrasında ise günümü kısaca gözden geçirmek ve motivasyonumu yükseltmek için düşünmek istediğim şeyleri 5 dk gözlerimi kapatıp düşünmek. Bir nevi meditasyon gibi düşünebilirsiniz. Asıl amacım zihnimi canlandırırken bir yandan güne ön hazırlık yapmak!
- Taze kahvemi içip ardından 30–40 dk kadar sürecek olan sporumu yapmak. Eğer o gün kendimi yüksek tempolu spor yapacak kadar zinde hissetmiyorsam yoga yaparak devam etmek.
- Duş, kişisel hazırlık ve iyi bir kahvaltı ile devam etmek.
- Günü planlamak, en zor işi en başa koyup ve enerjim yüksekken en zor işi bitirmenin keyfiyle diğer işlerime odaklanmak!
Kendimi tanıdığım kadarıyla bana iyi gelecek olan rutinler bu şekilde, senin de kendini tanıdığın kadarıyla kendine bir plan yapmanın tam zamanı. Tabi kendini hala tam olarak tanımlayamadıysan küçük denemelerle kendini tanımanı kolaylaştırabilirsin. Belki de hiç denemediğin sabah yürüyüşlerini çok seveceksin!
İşe kendini tanıyarak başla, sabah kaçta kalkmaya kendini zorlayabilirsin? Meditasyon senin olayın değil mi, e belki de kitap okumayı tercih edebilirsin, belki bir kaç sabah makalesi okumayı. Yapabileceklerini planla ve hayata geçir.
Sanırım, gün sonunda insana en keyif veren şey: “Bugün verimli bir gün oldu” hissidir.
Peki Neden 21 Gün?
Biliyorum kimimize göre bir şehir efsanesinden öte geçmeyen 21 gün kuralı. Ben bu kurala gerçekten inanıyorum ve hayatımda da gözlemledim. Spora başladığım da ilk 3 hafta ölüm gibiydi ayaklarım geri geri gidiyordu ancak 3 hafta sonrasında vücudum onu kabullenmiş ve artık onu yapmak istiyordu, alışkanlık olmuştu!
Hayatımdan çikolatayı azaltma kararını aldığımda ilk 3 hafta sinir krizleri geçiriyordum. 21 günün sonunda nasıl bir histi çikolata krizi unutmuştum ve sadece ara sıra çikolata yemek bana ve vücuduma yeterli geliyordu.
İlk başlarda sabah rutinim adı altında yazdıklarımı 1 gün yapıyorsam geri kalan 3 gün yapmıyordum. Yaptığım günlerde günümün çok daha verimli geçtiğini gözlemlesem dahi insanoğlu tembelliğe daha yatkın!
Ancak, bu duruma bir son vermek için seni ve kendimi doğruluğuna inandığım 21 gün ritüeline başlamak için sabah rutinimizi oturtmaya başlamak için davet ediyorum. 21 günün sonunda inanıyorum ki fark etmeden sabah rutinlerimizi hayatımızın önemli parçaları olmaları yolunda büyük bir adımı atmış olacağız.
Sabahlarımız ve günümüz verimli olsun!
