Sanalika’dan Grafik Tasarımcılığa

Gürolcan Altaş
Türkçe Yayın
Published in
7 min readJul 31, 2017

--

Ahh o Sanalika yok mu çocukluğumuzu geçirdiğimiz oyun, bazılarının ilk aşkını bulduğu bazılarının da zengin olup hava attığı ilk oyundu. Kimilerinin ise ilk dostlarını bulduğu yerdir.

Şimdilerde çocukların oynadığı ve zamanla daha da kötüye giden bir oyun benim gözümde, zamanında en çok oynadığım oyundu diyebilirim zamanım da derken oyunun kuruluşundan beri oynardım yani 2008’den beri oynamayı bırakmam 4 senemi aldı diyebilirim ama itiraf etmeliyim ki her şeyime yön veren bir oyun oldu kendisi bütün Oyun Stüdyosu ekibine teşekkür ederim buradan.

Bütün çevrem ve ilginç bir tanışma

Şuan da oyunda tanıştığım bütün arkadaşlarımla hala konuşurum hatta bazılarıyla gerçekten görüştüğüm kişilerde var ve çoğu şuan çok iyi yerlerde hatta çok yakın bir arkadaşım var adı Enes kendisiyle tanışmamız aslında çok tuhaf oldu Sanalika’da Cafe denen mekanlar var benimde vardı zamanında her neyse Enes mekanıma geldi ve benle tanışmak istedi oradan konuştuk konuştuk sohbet ettik ettik derken okul zamanı geldi bende o sene dershaneye başlayacaktım ve Enes bana sordu ”Nerede oturuyorsun” ben ise ”Bayrampaşa” dedim meğer oda aynı yerde oturuyormuş biz şok olduk derken bu sordu ”Dershaneye gidiyor musun gidiyorsan hangisine” dedi bende ”Evet Sınav dershanesi” dedim ve bomba zaten orada patladı aynı dershaneye gidiyormuşuz ve aynı sınıftaydık.

Sanalika’da bir bilinirliğimin olması hep hayalimdi çocukluk hayali ne yaparsınız, yıl kaçtı tam hatırlamıyorum ama 2010 civarıydı tahminen ben Photofiltre denen bir program indirmiştim o zamanlarda beyaz arkaplan’a ekleyerek yapıyordum PNG nedir bir bilgim yok önüme ne çıkarsa kullanıyorum. PNG ve JPEG farkını anlayınca Photoscape programına geçtim ve oradan devam ettim. İnternetten oyundaki grafiklerin PNG halini alırdım arkaplan eşliğinde mekan tasarlardım her ne kadar acemi olsam dahi bir şeyler çıkartmaya çalışıyordum.

Bir Facebook sayfası açmıştım elbette kişileri sayfama çekmek için tasarım üzerinden paylaşımlar yapmaya başladım o zaman logo dediğim şimdiki tabiriyle Logotype ile logo yapıyordum(ben öyle sanıyormuşum) insanlar yaptığımı görünce benden istediler tabi haliyle bana bir özgüven geldi ”ben yapıyorum abi ya” kafasıyla yap at yap at diye diye bir şeyler kapmaya başladım renk uyumu, farklı şekiller falan.

Photoshop’a geçme vakti geldi!

Ben Photoshop’a başladım sonrasında level atlamıştım ama Photoscape hala sevgilim gibiydi, CS3-CS4 kullanıyordum herhalde ve yaptığım ilk çalışma Youtube’da izlediğim ”Photoshop’da arkaplan yapımı” adlı bir video idi. Bu arkaplanları yapınca yine özgüven geldi ”oha lan harika yaptım” gibisinden bi özgüvendi tabi sonrasında bunları dağıttım sayfamda falan bu arada hesabımın adı qarizma_boy59’du(çocuğuz 10–11 yaşında falan o zaman göre popülerdi) yıl oldu 2012 Sanalika’da Fokus Grup denen bir illet vardı oyuncuları seçiyorlar ve yanlarına çağırıp oyunda neler olmalı gibisinden fikirleri alıyorlardı bir nev-i kendilerini yenilemek için oyuncuların fikirlerini alıyorlardı.

Fokus Grup’a seçildim

Durur muyum ben katıldım işte fikrimi sordular ne gelmeli oyuna gibisinden doldurdum falan neyse 1 hafta sonra birisi aradı ve dedi ki ”Tebrik ederim, Fokus Grup için siz seçildiniz sizi ……… adresteki stüdyomuza bekleriz” gibisinden bir şey demişlerdi, çıldırdım o an inanamadım ya düşünsenize 12 yaşındaki bir çocuğu koskocaaa Sanalika’ya çağırıyorlar adminleri görecem tanışacağım bana göre çok önemli bir şeydi bunu Facebook sayfama yazdım ve sayfamdaki 3–4 kişi daha seçilmiş onlarla özelden konuştuk falan ve verilen gün gelmişti o sabah 3 saat erken kalktım heyecandan. Bir üniversiteye çağırmışlardı bizi 1 saat yol gittik ve sonunda vardık bizi karşıladılar ve ofise aldılar beni görüp gülmek isteyenler için video.
Konuştuk ettik falan oyunda gukte isminde ki ablam Gökçe Devecioğlu ile tanıştım şu sıralar bodrumluculuk adında bir blog’u var ona da göz atmayı unutmayın, Özgür Kayadelen yani zamanının Sanalika radyocusu ile tanıştım şu sıralar Youtube’da oyun videoları çekmeye başladı ve adını hatırlamadığım diğer ağabeylerim ile tanıştım.

Oyun parası ve VİP kart hediye ettiler bizlere benim için çok büyük bir deneyim olmuştu belkide oyuna bağlanmamın sebebi buydu, en başta bahsettiğim Enes’de bu duruma şaşırmıştı onu da asla unutmam. Eve gelince ve oyunda bunu anlatınca Facebook sayfama takipçi yağdı herkes ne oldu diye soruyordu. Çevrem genişledi elbette oyunda SMM(Sanalika Medya Merkezi) diye bir grup vardı oyunda yönetmen ve gazeteciler vardı. Yönetmen film çeker, gazeteci ise yenilikleri haber yapar ve gazetede yayımlar. Bu SMM ekibi ile tanıştım bu vesile ile ve halen şuan ki SMM ekibi beni tanır ben onları tanırım. Hesabımın adı artık bana ergenler gibi gelmeye başlamıştı ve bende yeni bir hesap açtım adı Daxlert’di oyunda ki her karakterin ve grafiklerin PNG halini çıkartarak paylaşıyordum ayrıca yavaştan grafikleri büyük çizmeye de başlamıştım yani diğer deyişle gelişmeye başlamıştım.

Örnek alıp kendimi geliştirdiğim bir abi

Bu yolda oyunda ki en büyük hayranı olduğum kişi Emre Arslan ağabeyim yani oyundaki adıyla emre5021 kendisi bildiğim kadarıyla Oyun Stüdyosunda belirli bir süre çalıştı ve ayrıldı şuan fotoğrafçılık ile ilgileniyor. Sürekli onun tasarımlarını alır ve aynısını yapmaya çalışırdım bu bana pratiklik kazandırdı aynı zamanda bir çalışmayı nasıl yapacağımı ya da bir ayarı nasıl vereceğimi öğretti. Karakter çizmeye de başlamıştım ama acayip acemiydim hatta o zamanlarda en yakın arkadaşlarımdan Ahmet Öktem ile sayfa kurmuştuk ücretsiz çiziyorduk hemde kendimizi geliştiriyorduk ayrıca kendisi belirli bir süre ajansta İllustrasyon çizim yaptı ve bıraktı şuan ne yaptığını bilmiyorum.

Bu ücretsiz çizimler sayesinde pentool’a olan kabiliyetim arttı ve çizim yapmayı öğrendim diyebilirim. Bu sırada da oyunda anlattığım gazeteciliğe ilgim arttı bir şeyler yazmaya çabaladım belki de 3 yıldır başvurdum ve hiç birinde seçilmedim en sonunda bıraktım oyunu her neyse denedim denedim olmadı gazeteciliği sonrasında bu çizim sayfamız ve benim Daxlert hesabım çalındı onca emek çöpe gitti diyeceksiniz ama ben kazanacağımı kazanmıştım bu sefer fh0r isminde bir hesap açtım belkide bu oyundaki patlama anımdı diyebilirim.

Artık bir beceri kazanmıştım gerek çizim gerek tasarım gerek PNG çıkarmak, sürekli çalışmalar ürettim bu konuda bir yana insanların bu karakterime ilgi gösterme sebebi ismi ve yaptığım şeyler idi. SMM ekibi ile içli dışlı olmuştum neredeyse bütün hepsinin kapak fotoğraflarından karakter çizimlerine kadar ben yapmaya başladım. Volkan diye biriyle tanıştım hatta biraz fazla bile geldim bir önceki kısımda tanışmıştım onunla onuda anlatayım Volkan hala konuştuğum en yakın arkadaşlarımdan yıllar geçse bile yani neredeyse 3–4 yıl geçse dahi hala o beni bilir ben onu, Sanalika adında bir fan sayfası vardı oradan tanışmıştık ben onu oyunun admin’i sanıyordum o zamanlarda, kendisi de bir tasarımcı aslında bana ilham veren ve bir şeyler yapma isteğimi tetikleyen insanlardan onun tasarımlarına bakıp kıskanıp gaza geliyordum.

Bu hesabım ile yönetmenliğe katılmaya karar verdim ve video programlarını öğrendim ama yine seçilemedim olan oldu, çevremde vardı artık bir şeyler de biliyordum ve Facebook sayfası açtım yeni bir tane bu hesabım için paylaşımlar yaptım tasarımlarımı farklı yaptım bu sefer oyundaki grafiklerle oynayarak ufak tefek hatta zamanında en büyük fan sayfası olan …SaNaLiKa….’a editör alınmıştım sayfa Emre Ağabeyimin(emre5021) idi.

Baştan başlamak her zaman eğiticidir

Hesabım yine çalındı evet yine çalındı ama alışmıştım çünkü bişiler öğrenip yeni bir karakterde başlayınca tekrardan yeni bişiler öğreniyordum ve studentdream adlı hesabımı açtım ve yine …SaNaLiKa….’da görev aldım ve bu sefer yine gazeteciliği denedim ve yine başaramadım. Çok tuhaftı çünkü 4 kere farklı hesaptan başvurup kazanan arkadaşlarım vardı ama bir yana da saçmalık vardı. Gazetede yenilikler olacaktı ve oyunu övecektik yani tabiri caizse götünü yalayacaktık buda bana ters olduğu için ben daha çok montaj ağırlıklı hikayesi olan komik olaylar yazdım ama olması hayırlısı diyelim. Studentdream hesabımda iken çizdiğim bazı oyunun grafikleri ve tasarımı vardı bu grafikleri hala oyuncular kullanıyor ve ben bile şaşırıyorum inanın buna.

Studentdream hesabımdan sonra oyunu bıraktım çünkü artık eskilerden kimse kalmamıştı, oyun artık para üzerine olmuştu ve eğlencesi kalmamıştı. Yazıda adını geçirmediğim şuan da aklımda olan arkadaşlarım var

Tarık Teke oyunda 2–3 kere gazeteci oldu ve şuan da hayalhanem ekibinde kendisiyle 3 hafta kadar önce reel olarak tanıştık

Hazar Doğrugider oyunda yanlış hatırlamıyorsam 1–2 kere yönetmen oldu ve şuan da Youtuber

Mert Yamak oyunda 1–2 kere gazeteci oldu ve şuan da TeknolojiOku’da teknoloji yazarı ve kendisiyle reel olarak tanıştık, daha niceleri var böyle oyunda tanıyıp bir şeyler öğrenen sonrasında iyi yerlere gelen

Oyunu bıraktıktan sonra tasarım yönümü serbest olarak ayarladım yani verilen işe odaklanmaya çalıştım ayrıca ilk çalışmalarım Türkçe RAP üzerine olan posterler çalışmaların devamı için buraya, Behance hesabıma ulaşmak için buraya tıklayın

Not: Bu yazıyı 7 Haziran 2016 yılında yazmıştım ancak Medium hesabıma aktarmayı unutmuşum. Orijinal halini okumak için buraya tıklayınız

--

--