Sigaramın Dumanı

Gül Tekin
Türkçe Yayın

--

Ne O’na saracağım, saklayacağım bir şeyden bahsedeceğim ne de O’nun altında yana yana kül oluşumdan bahsedeceğim. Sadece şarkılara konu olmuş ve yalnızlığımızda kendimize yarenlik etmesine müsaade ettiğimiz yegane varlık üzerindeki maceramı anlatacağım.

Karantina altında olduğumuz ve psikolojik bir savaş verdiğimiz bu günlerde belki de izlenmesinin tavsiye edilmeyeceği bir film ile tanıştım: “Requiem for a dream”. Filmin etkisinin üzerinizde devam etmesine sebebiyet verecek ‘Lux Aeterna’ isimli beste ile de maceram başlamış oldu.

Filmin ardından hayat sorgulamasına girmemek işten bile olmuyor, hele ki bu zor zamanlarda. Ancak, aklı selim bir insan olarak bu sorgulamayı isyan ederek değil, düşünerek ve hayal kurarak yaptım. Sık kıvrımları olan bir menderes gibi düşüncelerim sürekli farklı yönlere, farklı anılara kayıyordu. Filmin etkisi üzerine bir sigara yaktım ve derin bir nefes çektim içime. Gözlerimi kapatarak, bağımlısı olmadığım bu meretin vücudumda uyuşma olarak gösterdiği etkisinin hazzını duyumsadım. Daha sonra ise, hesaplaşacakmışız gibi dimdik tuttuğum sigarayı seyre daldım.

Artık elindeki sigaraya bakan bir kadın değil, yanardağın kraterinde yürüyen bir kadındım. Bu öyle bir yanardağdı ki bilinenlerin aksine, kraterden girintili değil, çıkıntılıydı. Ayağımı attığım yerin yanıp erimeyeceğinden emin olmadığım, sağa veya sola sapma imkanım olmadığı için çaresiz kaldığım ve hayat mücadelesi verdiğim bu yolda var gücümle koşmaya devam ettim. Gönlüm sağımda kalan yanardağ lavlarının ışıltısını izlemekten yanaydı. Bana tam da Ayvalık sahilinde yaktığımız kamp ateşini hatırlatıyordu. Ateşe daha fazla dayanamayan çıra ve oduncukların bir kor olup kendilerini kuma bırakışlarını hayal ediyordum. Tekrar o günlere dönmek için sağ tarafımdaki yanardağı izlemeye başlamam yeterli olurdu oysaki. Ancak, ayağımın altındaki kraterler eridiği ve kuma düşen bir çıra olmamak için koşmaya devam etmem gerekiyordu, biliyordum. Atacağım sol ayağımın altında bir şey kalmadığını fark edince çok korktum. Koştum. Korktum. Koştum. Solum ise uçurum. Uçurum ve yanardağ arasında mücadele veriyordum, sonumun ne olacağını ve nereye varacağımı bilmeden…

Ani bir hareketle söndürdüm sigarayı, yeni ve güzel olmasını dilediğim bir güne daha merhaba diyebilmek için yatağımın yolunu tuttum.

--

--