Türkiye Cumhuriyeti’nde Anne ve Baba Ne Kadar Süre Doğum/Ebeveynlik İznine Ayrılabilir?

Büşra Çavuşoğlu
Türkçe Yayın
Published in
3 min readMar 7, 2022

--

Türkiye Cumhuriyeti’nde kadın işçi 16 hafta doğum iznine sahiptir ayrıca ilk doğumda 60 gün yarı zamanlı ücretsiz izin, süt izni ve 24 aya kadar da ücretsiz izin hakkına sahiptir. Peki ya babalar? Kamuda memur olarak çalışan bir babanın doğumdan sonra 10 gün, özel sektörde çalışan bir babanın ise 5 gün izin hakkı vardır. İzinleri ele alan kanun maddeleri üzerinde belli yıllarda düzenlemelere gidilsede bu düzenlemelerin toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetmediği gibi kadınların pratik ihtiyaçlarını iyileştirmeye dönük ve çocukların bakımıyla ilgili aileleri güçlendirmeye yönelik bir yaklaşım da sergilemediği söylenebilir.

Çocuk bakımının toplumsal rollerde sadece kadının göreviymiş gibi görülmesi, kadınların iş gücüne ve toplumsal hayata katılımının önünde önemli bir engeldir. Bu durumun hafifletilmesi ve kadının toplumsal yaşamda ve iş hayatında en az erkekler kadar yer almasının sağlanması adına çocuk bakım hizmetlerinin çeşitlendirilmesi ve bir politika olarak ele alınması gerekmektedir.

Türkiye’de okul öncesi çocuk bakımı için, aile ve ev dışında, kreş ve gündüz bakımevlerinde hizmet sunulmaktadır. TEPAV’ın hazırlamış olduğu Türkiye’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Karnesine(2020) göre , 3–5 yaş arası çocukların net okullaşma oranı, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı istatistikleri aracılığıyla, illere göre derlenmiştir. 81 ilin ortalamasına göre, teorik yaş aralığında (3–5 yaş arası) olup okul öncesi kreş veya gündüz bakımevleri hizmetlerinden yararlanan çocukların oranı yüzde 47,2’dir.

İl düzeyinde ise çocukların okul öncesi eğitime katılım oranının yüzde 63,9 olduğu Erzincan, Türkiye’nin en yüksek net okullaşma oranına sahip ilidir. Çocukların okul öncesi eğitime katılım oranının yüzde 34,7 olduğu Kahramanmaraş ise, en düşük net okullaşma oranına sahip ildir.

https://dspace.ceid.org.tr/xmlui/handle/1/1083

WeForum tarafından hazırlanan 2021 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’nda yer alan endekste Türkiye 156 ülke arasında 133. sırada yer alıyor. 2021 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporunda Türkiye’nin ‘ Aile ve Bakım’ kategorisindeki oranları aşağıda verilmiştir.

https://www.weforum.org/reports/global-gender-gap-report-2021/in-full/economy-profiles#economy-profiles

Türkiye’nin alt kategorilerde cinsiyet eşitsizliği verileri incelendiğinde ise ekonomide 0.49, eğitim 0.97, sağlık 0.97, politika 0.12 olarak görülmektedir. (1'e yakınlık eşitliği, 0'a yakınlık ise eşitsizliği temsil etmektedir.) Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği çerçevesinde uluslararası endekslerde göstermiş olduğu görece zayıf performans Türkiye’nin en az ekonomik kalkınmayı amaçlayan politikalar kadar toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle mücadeleyi hedefleyen politikalara da ihtiyaç duyduğunu göstermektedir.

TEPAV’ın hazırlamış olduğu Türkiye’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Karnesine(2020) göre, Türkiye’nin en eşitlikçi ili Muğla'yken; Muş ise cinsiyetler arası eşitsizliğin en fazla olduğu il konumundadır. Ülke düzeyindeki çalışmalar Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliğini hedefleyen politikalara ihtiyaç duyduğunu gösterirken bu politikaların tasarım aşamasında Türkiye’nin 81 ilinin de toplumsal cinsiyet eşitliği açısından birbirinden farklı olduğu göz ardı edilmemelidir.

https://dspace.ceid.org.tr/xmlui/handle/1/1083

Türkiye bugüne kadar toplumsal cinsiyet eşitliği adına neler yaptı?

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ni (CEDAW) 1985 yılında imzaladı.

2004 yılında yapılan değişiklikle Anayasa’nın 10'uncu maddesine, “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” ifadesi eklenerek, cinsiyet eşitliğine anayasal güvence getirildi.

2005 yılında gerçekleştirilen ‘Baba Beni Okula Gönder’ kampanyasıyla kız çocuklarının eğitimde sürdürülebilirliği sağlandı.

2009 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu kuruldu.

2012 yılında da 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kabul edildi.

2012 yılında kısa adıyla İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi onaylandı. ( Türkiye 2021 yılında sözleşmeden ayrıldı)

Unutulmamalıdır ki politikalar kadar önemli olan geleneksel rollerden sıyrılıp, zihniyeti değiştirebilmek ve geliştirebilmektir.

KAYNAKÇA

TEPAV. (Ağustos,2020). 81 İlde Türkiye’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi.

World Economic Forum. (March,2021). Global Gender Gap Report.

--

--