Zamanı İyi Yönetmenin 2 Kriteri
Zaman, sahip olduğumuz en kıymetli hazinedir. Her ne kadar klişe bir söylem gibi gelse de kulağa; bu ifadenin gerekçesi oldukça sağlamdır: zaman, kazanılmış olmayıp verilmiş olan, satın alınamaz ve geri alınamaz yegane sermayedir. Yani zaman, insana kendi emeği karşılığı verilmiş olmayıp sadece bahşedilmiş olmasının yanında, her an tükenen, asla geri gelmeyen, doğru kullanılmadığında ziyan olan, doğru kullanıldığında ise kişiye paha biçilemez katkılar sunan kıymetli bir hazinedir. Söylem, klişe gibi görünmekten çıktı değil mi?
Burada okuduklarım ve tecrübelerim ışığında edindiklerim doğrultusunda zaman yönetimi konusuna çok temel ve çok genel bir giriş yapacağım.
Yıllar içerisinde zaman yönetimini konu alan binlerce sayfa kitap okudum bugüne kadar. Hemen hepsinin vurguladığı bir nokta var: eğer yaptığımız işten verim almak istiyorsak fakat zamanı doğru kullanmayı öğrenmediysek hiçbir çözüm önerisi işe yaramayacaktır.
Zamanı doğru kullanmak ve yönetmek çok boyutlu bir mesele. Bu çok boyutluluğu 1. zihinsel arkaplan; 2. uygulama olmak üzere iki boyuta indirgeyebiliriz.
- Zihinsel Arkaplan:
Zaman yönetiminin etkili şekilde gerçekleşebilmesi, zihinsel olarak buna hazırlıklı olmanızı gerektirir. Bu zihinsel hazır oluş halinin temel belirleyicisi amaçlılık, farkındalık ve bilinçli zaman tüketimidir. Zamanı doğru kullanıp kullanmadığımız ya da onu boşa harcayıp harcamadığımız onu tüketirken ne kadar farkında olduğumuzla alakalıdır. Boşa zaman tüketmenin başlıca araçlarından kabul edilen sosyal medyada zaman geçiriyor olmanız mesela, o zaman dilimini özel olarak sosyal medyada tüketmeye yönelmiş bir farkındalıkla yapılıyorsa, buna zamanı boşa harcama diyemeyiz. Fakat eliniz alışkanlık sonucu farkında olmadan telefona gidiyor ve bir şekilde kendinizi bağımlı olduğunuz bir alanda buluyorsanız, bu zamanı farkındalıklı tüketmek değildir; yalnızca onu boşa harcamaktır.
Kısacası, zamanı doğru kullanmanın yolu öncelikle onu bilinçli, farkındalıklı, amaçlı “tüketmek”ten geçer. Zamanın boşa geçip geçmemesi, onu ne yaparak geçirdiğinizden ziyade, yaptığınız şeyi ne kadar amaçlı ve bilinçli olarak yapıyor olduğunuz belirler:
Zamanı, yalnızca onu nasıl geçireceğiniz konusunda amaçlı davranmadığınız durumda boşa harcamış olursunuz.
Jake Klapp & John Zeratsky. Make Time.
2. Uygulama
Zaman yönetiminde zihinsel arkaplanla başa baş giden bir unsur, uygulamadır. Uygulamanın temel prensibi ise planlamaktır. Çünkü burada temel kaide şudur: planlanmamış zaman sizin elinizden alınmaya açık olan zaman demektir:
Eğer biz günümüzü planlamazsak bir başkası [bizim yerimize] planlayacaktır.
Nir Eyal. Indistractable.
Fakat planlamak deyince akla ilk gelen yapılacaklar listesine bağlı kalmak, saat saat hazırlanmış bir programı uygulamak türünden şeyler olur genelde. Birçok insan için bu şekilde ilerlemek çok güzel işlese de, ben dahil çoğu kişi kurallı listelere uymanın sürdürülebilirliği konusunda tereddüt taşır. Aslında plan yapmak her zaman sıkı sıkıya kurallı bir yapılacaklar listesine bağlı olmak anlamına gelmemelidir. Biraz spontane olmak da zamanınızı rahatça yönetebilmenize imkan tanıyacaktır. Çünkü Cal Newport’un da vurguladığı gibi spontane olmak…
…sizi gün boyunca mütemadiyen duraksayıp şunu sormaya zorlayan basit bir alışkanlıktır: “kalan zamanımda ne yapmam mantıklı olur?” Sonuç veren şey sorma alışkanlığıdır, cevaba olan inatçı bağlılığınız değil.
Cal Newport. Deep Work.
Sahibi olduğumuz, satın alınamaz ve geri döndürülemez kıymetli zamanın yönetimi, zihinsel arkaplan ve uygulama olmak üzere iki boyutun bir bütün olarak işlemesi ile kolaylaşan ve elverişli hale gelen bir stratejidir. Her ne yapıyorsanız yapın, zamanınızı yönetmeyi öğrenmediy