Photo by Ben Sweet on Unsplash

Tasarım Kararlarımızı Nasıl İfade Edebiliriz?

Memduh Dursun
Team Kraken
Published in
4 min readSep 2, 2021

--

Bu konuda bir makale yazma sebebim daha önce benim için de bir sorun olması ve tasarıma yeni başlayanlar için de faydalı olacağını düşünmem.

Bu konuyla ilgili çok güzel bir kitap var aslında, ismi ‘’Articulating Design Decisions’’ daha detaylı incelemenizi tavsiye ederim. Ben daha özet anlatmaya çalışacağım ve biraz daha bireysel çıkarımlarımla ilerleyeceğim.

Yapılacak İşi Anlama

Her şeyden önce size bir story gelir ve bu story’i keşfetmeniz, tanımlamanız, anlamanız ve sonunda bir ürüne dönüştürmeniz istenir. Bu bir deneyim tasarımıncısının her zaman yapacağı bir görev ve bu görev ‘’Research’’ ile ilgili tüm detayları NNGroup.com ‘dan öğrenebilirsiniz. Bu süreci tamamlamadığınız sürece gelecek sorulara cevap bulamayabilirsiniz.

İletişim

Çok konuşkan olmak iyi iletişim kuruyor olduğunuz anlamına gelmeyebilir. İletişimdeki kişi/kişiler ile doğru noktada olduğunuz zaman sizi geliştirir.

Peki bu doğru iletişim bize ne gibi faydası olabilir?

Paydaşlarınız ile iletişim kurmaya başladığınızda, yapılmak istenen işe onların nasıl yaklaştığını göreceksiniz. Çünkü bir ürün geliştirme sürecinde sadece bir tasarımcının hedefleri değil, ürüne dahil olan tüm paydaşların hedefleri vardır. Mesela, kullanıcının hedefleri ve başarmak istediği iş, ürün yöneticinizin hedefleri, geliştiricilerin hedefleri, şirket hedefleri. Bu şekilde tüm paydaşları kapsayacak bir iletişim ağınız olacaktır ve bu iletişim ağını ne kadar sık kullanırsanız tasarım nihai haline geldiğinde yanınızda o kadar destekçi göreceksiniz. Çünkü artık tüm paydaşlar ile empati kurmaya ve projenize onların bakış açısından bakmaya başlayacaksınız, böylece artık kendi fikirlerinizi savunabilir ve koruyabilirsiniz. Olabildiğince bu süreci her zaman yapmaya çalışın. Sık sık geri bildirimler alın. Ürünün şu anki ve geleceği hakkında ne kadar çok bilginiz olursa daha iyi bir deneyim çıkaracağınızı göreceksiniz.

Bilişsel Yükü Azaltma

Doğru iletişimi kurduk, paydaşlarımızın işe bakış açısını öğrendik, peki şimdi ne olacak?

Artık sunum vakti. Ürünümüzü tüm paydaşlara anlatmalıyız ve bu anlatım sırasında toplantı odasındaki herkesin odak noktası siz olmalısınız. Dikkat dağıtacak her şeyi ortadan kaldırmalısınız. Bu, sizin tasarımınızdaki bir placeholder, renk, dummy icon/metin ya da wireframe’deki yanlış bir hizalama vs. her şey olabilir. Bu yüzden toplantıda odağı dağıtacak her şeye dikkat edin ve sunumlarınızı olabildiğince gerçek veri ile yapın.

Buradaki zorluk, bu dikkat dağıtıcı unsurların ortadan kaldırılmasının genellikle bizim tarafımızdan daha fazla çalışma gerektirmesidir. Gerçek metin yazmaktan daha kolay olduğu için lorem ipsum yazıp geçiyoruz. Ya da stok bir görsel kullanıyoruz, bir bakıyoruz rakip marka da bu görseli kullanmış, o zaman yeni bir tartışma konunuz var demektir. Aslında dummy içerik kullanmak daha hızlı ve çevik. Hızlı iterasyon yapmamızı ve kısa sprintler koşmamızı sağlar. Burda dengeyi sizin kurmanız gerekir. Eğer paydaşlarınıza tasarımı anlatırken harcayacağınız süre, sizin tasarım üzerinde yapacağınız değişikliklere eş değerse çok sorun değil ama toplantılarda bu detayları anlatmaya daha fazla süre harcadığınızı düşünüyorsanız bu yöntemi deneyin.

Alternatif oluşturun

Toplantıdasınız bir çözüm önerisi sunuyorsunuz ve bu sırada paydaşlardan birisi daha iyi olduğunu düşündüğü bir çözümü aramak için telefonunu çıkardı ve o çözümü aramaya başladı. Bu sunumuzu tamamen odağını değiştirir ve bambaşka bir tartışma konusu ortaya çıkar. İşte burda sık iletişim kurmamızın ekmeğini yiyebiliriz. Çünkü siz onlarla sık iletişim kurarak onların bakış açılarını öğrendiniz ve nerelerde itiraz edebileceklerini veya öneri sunabileceklerini az çok tahmin edebiliyorsunuz. Bu gibi durumlar için alternatif çözüm önerileri götürün ve odak sizde kalmaya devam etsin. Eskiden bana ‘’alternatif bulma şimdi kafası karışacak ve toplantı uzayacak’’ derlerdi. Ardından müşterimiz bir ekran gösterir, bunu istiyorum derdi ve hiç uygun olmayan bir deneyimi uygulamaya başlardık. Bu sorumluluk yükünüzü azaltabilir veya ‘’benden çıktı artık’’ diye düşünebilirsiniz ama doğru bir yaklaşım değil. Bu yüzden deneyiminize alternatif olacak deneyimi de siz teklif etmelisiniz. Bu şekilde her şey hala kontrolünüz altında devam ediyor olacak.

Gelecek itirazları tahmin etmeye çalışın

Uygulama üzerinden kullanıcılarımız için bir akış oluşturduğumuz gibi, tasarım tartışmamızın akışını da düzenlemek istiyoruz. Şimdi bu ihtiyaçları odadaki insanlarla eşleştirin. Her kişi için kendinize sorun:

  • En çok neye önem verirler?
  • Bu tasarım için kişisel hedefleri nelerdir?
  • Neyi isteyip istemediklerini zaten biliyor muyum?

Size yöneltilecek her soruyu düşünün ve notlar çıkartın.

Mesela;

  • Neden bu butonu kullandık?
  • CTA Button’ı neden burada gösterdik?
  • Navigasyonu neden bu şekilde hazırladık?

Kısacası tasarımınızın ve akışınızın tüm mantığını anlamaya çalışın ve alternatifleri düşünün.

Pratik Yapın

Toplantınız öncesinde kesinlikle pratik yapın. Mesela ben tüm aklımdan geçenleri not almaya başlıyorum. Ardından bunları konuşma diliyle düzeltiyorum. Bu yöntem hem sizin hem de paydaşların bilişsel yükünü azaltır, toplantı akışınızı doğru bir düzene koymanızı sağlar, durumun kontrolünüz altında olduğu hissi ile daha özgüvenli götürürsünüz ve bu süreçte nasıl geri bildirimler olacağını tekrar hayal edersiniz.

Kendinize Güvenin

Ve son olarak kendinize güvenin. Çünkü güven, açık sözlü olmanıza ve geri bildirimleri daha iyi dinlemenizi sağlayacaktır.

Şimdilik anlatacaklarım bu kadar, okuduğunuz için teşekkürler 🙏🏻Beğendiyseniz paylaşabilir veya fikirlerinizi yorum olarak belirtebilirsiniz. Team Kraken olarak düzenli bir şekilde paylaşımlarımıza devam edeceğiz.

Bizi takip etmeyi unutmayın.✋🏻

--

--