Japon Savunma Belgelerinde Güncellemeler Geldi

E. S. Nurcan
Teknoloji ve Siyaset
3 min readDec 16, 2022

16 Aralık’ta Japon hükümeti, uzun zamandır beklenen Ulusal Güvenlik Stratejisi (National Security Strategy, NSS, Kokka Anzen Hoshō Senryaku) dahil olmak üzere üç yeni savunma belgesini onayladı. Düşman füze fırlatma üslerini vurmak için bir “karşı saldırı kabiliyetine” sahip olma fikri etrafında toplanan yeni politika hedefleri, bundan sonra Japon savunma bütçesinin ikiye katlanarak ülkenin gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) %2'sine çıkarılmasını içeriyor.

Yeni güncellenen savunma belgeleriyle Japon hükümeti, kamu altyapısı ile bilim ve teknoloji araştırma harcamaları dahil olmak üzere ulusal savunma bütçesinin 2027 mali yılına kadar mevcut GSYİH’nın %2'sine yaklaşmasını hedefliyor.

Uluslararası güvenlik ortamı, Ukrayna’nın işgali ve Tayvan çevresinde artan gerilim nedeniyle hızla değişti ve bunların tümü Japonya’nın güvenlik politikasını dönüştürmek için baskı oluşturdu. Amerika Birleşik Devletleri ile kendi kendini idame ettiren bir savunma sistemi ve ortak caydırıcılık inşa etmek, Japonya’nın Doğu Asya’daki tehditlere yanıt verme kabiliyetinin arttırılması olarak görülüyor.

Japonya’nın diplomasi ve savunması için 2013'te formüle edilen temel politikayı içeren NSS ilk kez revize edildi. Yeni bir ulusal savunma stratejisi ve savunma inşa planı da formüle edildi.

Yeni NSS, Japonya’yı çevreleyen güvenlik ortamının “II. Dünya Savaşı’ndan bu yana en şiddetli” olduğunu belirtiyor. Japonya, art arda füze fırlatan Kuzey Kore ve Çin’den gelen askeri tehditlerle karşı karşıya kalırken, NSS, “Japonya’nın en kötü durum senaryosu için hazırlıklarını sağlamlaştıracağını” vurguluyor.

Japonya’nın kilit müttefiki olarak ABD, uluslararası düzeni bozan hareketlerle başa çıkmak için müttefikleriyle birlikte çalıştığı “entegre caydırıcılığı” savunuyor. Bu amaçla Japon Öz Savunma Kuvvetlerinin (Japan Self-Defense Forces, JSDF, Jieitai) ABD ordusuyla her zamankinden daha fazla birlikte hareket etmesi gerekiyor ve yeni güvenlik stratejisi bir yol haritası ortaya koyuyor.

Karşı saldırı kabiliyetine sahip olmak, revize edilen üç belgenin ana temalarından biridir. Japon hükümeti, bunun düşman üslerine saldırma araçlarını elinde tutmak anlamına gelmeyeceğinin altını çiziyor. Karşı saldırı kabiliyetinin kullanımı “gerekli asgari öz savunma önlemleri” olarak tanımlanmakta ve hedef, füze üsleri gibi “askeri hedefler” ile sınırlandırılmaktadır. Japonya, yurt içinde üretilen füzelerin menzilini genişletmenin yanı sıra ABD yapımı Tomahawk seyir füzeleri de satın alacak.

Japonya-ABD ittifakı altında Japonya, karşı saldırı yetenekleri için ABD ordusuna güveniyor; Japonya “kalkan” ve ABD “mızrak” olarak hizmet ediyor. JSDF’nin gelecekteki stratejisi, önleme odaklı bir füze savunma sisteminden, ABD ordusuyla işbirliği yapabilen ve kendi başına karşı saldırıya geçebilen bir “Entegre Hava ve Füze Savunması (IAMD)” sistemine geçmek.

Siber savunma ile ilgili olarak, yeni NSS, en erken aşamada bile izleme ve izinsiz giriş yoluyla saldırı kaynaklarıyla ilgilenen “aktif siber savunma”ya atıfta bulunarak mevzuat ihtiyacına değiniyor. Şu anda, Japonya’nın siber savunması bir saldırıdan sonra yanıt vermeye odaklanıyor ve ABD ve Avrupa’da görülen bir karşı saldırı mekanizması yok.

Üç belge ilk kez Kara, Deniz ve Hava Öz Savunma Kuvvetleri ile ABD ordusu arasında koordinasyon sağlayacak kalıcı bir ortak komuta merkezinin kurulmasını içeriyordu. Belgeler, Çin’i göz önünde bulundurarak, savunma teçhizatı parçaları ve mühimmat tedarik maliyetleri için mevcut bütçeyi ikiye katlayarak JSDF’nin kabiliyetini güçlendirmeyi de öneriyordu.

JSDF teşkilatının tugayı Okinawa yönünde iyileştirmesi planlanıyor. Tayvan’da olası bir ihtimalde hayati önem taşıyan Hava ve Deniz Öz Savunma Kuvvetleri personelinin sayısını artırmak için Kara Öz Savunma Kuvvetleri’nden 2.000 personel transfer edilecek. Hava Öz Savunma Kuvvetleri, uzay savunmasını güçlendirmek amacıyla “Hava Sahası Öz Savunma Kuvvetleri” olarak yeniden düzenlenecek.

Belgeler, Çin’in mevcut durumuyla ilgili olarak ülkeyi “şimdiye kadarki en büyük stratejik zorluk” olarak tanımlıyor. Okinawa Eyaleti ve Senkaku Adaları çevresindeki Japon karasularına Çin’in müdahalesinin ışığında, belgelerin dili gözle görülür şekilde güçlendirildi.

2011 mali yılından 2027 mali yılına kadar olan beş yıllık savunma harcaması 43 trilyon yen’e yükseltilecek. Bu da mevcut savunma bütçesinin 1,5 katına denk geliyor. 2027 mali yılında, kamu altyapısı ile bilim ve teknoloji araştırma harcamaları dahil olmak üzere ulusal savunma bütçesi mevcut GSYİH’nın %2'sine yaklaşacak.

1976'da Takeo Miki yönetimi, Japonya’nın savunma bütçesine GSYİH’nın %1'i olarak bir üst sınır koymuştu. O zamandan beri, bütçe neredeyse% 1'i geçmedi. Planlanan genişleme, savunma harcama ölçeğini ABD ve Avrupa ile aynı seviyeye getirecek ve dış dünyaya savunma yeteneklerinin güçlendiğini gösterecek.

1976'da Japon hükümeti, Soğuk Savaş sırasındaki yumuşama zemininde ilk kez Ulusal Savunma Programı Yönergelerini (NDPG) hazırlamıştı. Yeni belgeler, o dönemde savunulan iyi dengelenmiş bir minimum savunma oluşumunu amaçlayan “temel savunma gücü konsepti”nden kopmayı amaçlıyor.

Başbakan Kişida, Ocak 2023'te ABD’yi ziyaret etmeyi planlıyor. Başkan Biden ile yapacağı görüşmede Japonya’nın savunma güçlendirmesinin içeriğini doğrudan aktarması bekleniyor.

Kaynak: Nikkei (Japonca)

*NSS’nin bir özetine buradan, NDPG’ye buradan ve NDS’ye buradan erişebilirsiniz (tümü Japonca).

--

--

E. S. Nurcan
Teknoloji ve Siyaset

A hungry learner for cybersec, tech, and everything political. Öğreniyorum ve yazıyorum, teknoloji, siyaset ve biraz da Asya üzerine.政治、技術、アジア国際関係等について書く。