2016'da dinlediğim en iyi 10 albüm
2016 yavaş yavaş geride kalırken birkaç liste hazırlamanın her blogger’ın geleneği olduğunu bilirsiniz. Geçtiğimiz yıllarda yaptığım gibi yine önceliği müziğe vererek ilk listemi bu alanda hazırlamaya karar verdim. Spotify ve last.fm iyi ki varlar. Tüm sene dinlediğim albümleri, şarkıları ve şarkıcıları derleyip önüme döktüler. Ben de içlerinden en sevdiğim 10 tanesini ayırıp sizlerle paylaşmak istedim. İşte yılıma fark katan albümler ve onlardan derlediğim en iyi 5’ler.
Anohni-Hopelessness
Ben onu Antony Hegarty olarak biliyordum ancak o yeni bir isimle Anohni olarak karşıma çıktı. Bu sene yayınladığı ilk solo albümü sayesinde müziğini daha derinden keşfetme şansı elde ettiğim bu nadide müzisyen protest albüm nedir sorusuna kendine özgü tarzıyla oldukça güzel cevaplar sunuyor. Günümüzün problemleriyle boğuştuğu Hopelessness’da müzik ve siyasal hicvin kıvamını tam da istenen biçimde tutturuyor.
Anohni aynı zamanda trans bir birey. Cinsel kimliğinden kaynaklı hak arayışlarıyla süslediği farklı konuları yüzeye özenle taşıyan şarkılarla salt karşıtlığın ötesinde bir duruş meselesini de temsil ediyor. Kabul ediyorum Hopelessness ziyadesiyle agresif. Peki haksız mı? Bence hiç değil. Albüme girer girmez sizi karşılayan “Drone Bomb Me” ailesi drone’larca katledilen bir Afgan çocuğun dramını anlatıyor mesela. “4 DEGREES” isimli parça ise küresel ısınmayı konu ediniyor. Anlayacağınız albüm hikayeler anlatıyor, ne yazık ki acı ama gerçek hikayeler.
En iyi 5: Watch Me, I Don’t Love You Anymore, 4 DEGREES, Why Did You Separate Me from the Earth?, Execution
Bon Iver-22, A Million
Müziğine taptığım adamlardan Bon Iver 5 yıllık hasretimize bu sene son verip karşımıza kendi tarzının belki de en deneysel albümüyle çıktı. Bundan önceki albümüyle Grammy’yi kucaklayan Bon Iver sonrasında depresyon nedenli uzun bir mola verdiğini açıklayıp hepimizi üzmüştü. Ne zaman dönecek, yeter artık derken “Beni depresyondan müzik kurtardı” diyerek 22, A Million’ ile benim de depresyonuma ilaç olmak için saklandığı yerden çıkıp geldi.
Albüm güçlü yeraltı motifleri ile örülü. Kendi atmosferini hemen yaratıyor. Korkunç bir atmosfer değil ama bu, sadece biraz gerilimli, iyileştiren cinsinden. Albümün hem kapağında hem de şarkılarda değişik semboller var. Bu da ister istemez dinleyiciyi düşünmeye itiyor. Nedir bu karmaşanın anlamı? Neredeyse %99’u sakin akustiklerle örülü 22, A Million’ ın bu tutumunu fazlasıyla kişisel öğeler içermesine yoruyorum. Depresyondan kurtuluşun albümünde depresyondan izlere rastlamamak ne mümkün. İşte baştan sona bütünlüğünü bozmadan ilerleyen son Iver albümünden favorilerim…
En iyi 5: #29 Strafford Apts, 666 ʇ, 8 (Circle), 10 d E A T h b R E a s T ⚄ ⚄, 33 “GOD”
Yann Tiersen-EUSA
Bana bu yılın en güzel hediyelerinden birisini de yalnızca piyano seslerinden oluşan 18 parçalık albümü EUSA ile çoğumuzun Amelie filminin soundtrackleriyle kalplerimize nakşettiğimiz Yann Tiersen verdi. Sanatçının doğup büyüdüğü Fransa’da Ushant adasında bulunan bir bölgenin ismini alan albümün içeriğindeki parçalar da o adanın farklı bölgelerinin isimlerini taşıyor. Deneysel, minimalist ezgileriyle beni mest eden EUSA arınmış ve iyi hissettiren kusursuz bir ruhani yolculuk vadediyor.
Albümde kayda değer detaylar oldukça fazla. Bunlardan bence en önemlisi ruhani yolculuk temasına da hizmet eden ‘’Hent’’ isimli şarkı. Bahsi geçen şarkı 8 parçaya bölünmüş ve albüm içerisinde aralara serpiştirilmiş. Bröton dilinde Hent, yol, patika anlamına geliyor. Yola çıkıyor, bir durağa uğrayıp tekrar yola çıktığınızda başka bir bölgeye yani şarkıya ulaşıyorsunuz. Tiersen’ın ince görüşünden sadece Ushant adasına değil daha başka diyarlara da gidebilmek için mutlaka dinlemelisiniz…
En iyi 5: Penn ar Roch’h, Kereon, Yuzin, Enez Nein, Porz Goret
Broods-Conscious
Conscious her projelerini hayranlıkla takip ettiğim Yeni Zelandalı synthpop ikilisi Broods’un 24 Haziran 2016'da yayınladıkları ikinci stüdyo albümleri. Elektro pop ve popüler endüstriyel unsurların hissedildiği ‘’Free’’ isimli parçada grup Tove Lo ve Lorde gibi iki güçlü isimle işbirliğine girmiş. ‘’Free’’ albümün ilk single’ı olarak Mart ayının son gününde yayınlandığı zaman bizi gerçekten kaliteli şarkıların beklediğine dair sinyalini vermişti zaten.
Broods bu albümde ham bir minimalizmi başka bir boyuttan indiriyor. Synth’ler her zamanki gibi zirveden yumruk savuruyor. Dinleyici sislerin içinden R&B ve saf pop tınılarını alımlasa da Conscious kelimenin tam anlamıyla elektro tanrıcılığı oynuyor. Benim çok sevdiğim “Recovery” isimli parça grubun kırılgan sesli solosu Georgia Nott için mükemmel bir vitrin olma özelliği gösteriyor.
En iyi 5: Free, Recovery, We Had Everything, Conscious, Heartlines
Young Magic-Still Life
Young Magic, öylesine dinlenilip geçilebilecek sıradan bir müzik ikilisi değil. Malati Malay ile Issac Emmanuel arasındaki en iyi proje olduğunu düşündüğüm Still Life ise tipik bir kayıt örneği olmanın çok çok uzağından sınırlar çiziyor. Malay, Endonezyanın son jenerasyonunun en kaliteli örneklerinden, Emmanuel ise Avustralya’dan gelen çember dışı hippilerden ve ikisi birlikte uzun zamandır uyum içinde çalışıyorlar. Bu uyumdan da bizi kolayca yakalayan şarkılar doğuyor.
Albümün ilk parçası “Valhalla” Malay’ın dingin sesinin ışığında dinleyene umut fısıldarcasına iyimser bir ruh hali içerisinde açılışı yapıyor. Still Life’ da herkesi huzura kavuşturmaya yetecek kadar teşvik var. Çıkış single’ı “Lucien” Malay’ın benzersiz vokallerinin ezberci bir karışımı olmasıyla birlikte, albümün ses düzenini tamamlayan güzel yapılandırılmış synth’ler taşıyor. Şarkının ortasına yakın bir yerde ise Gamelan enstrümanı patlak veriyor, bu da javu kültürünün yerli bir uzantısı olarak “Lucien’’ in benim albümdeki en sevdiğim şarkı olmasına yetip artıyor.
En iyi 5: Lucien, Sleep Now, Held, Default Memory, How Wonderful
Maala-Composure
Evan Sinton ya da sahne adıyla Maala ile bu yıl tanıştım. İyi ki tanışmışım çünkü yıl boyu tam 1.304 kez dinlemişim. Evan 2012’de Yeni Zelanda’da düzenlenen bir ses yarışmasında keşfedilmiş. 2013 ve 2015 tarihli iki tane EP’nin ardından nihayet Sony Music etiketiyle iddialı ve sınırları zorlayan Composure ile büyük çıkışını yapmayı başardı.
‘’Feels So Right’’ ve ‘’Kind of Love’’ albümün hemen kendini fark ettiren parçaları. Kayıtlardaki vurgu ve Maala’nın çok iyi yaptığı pop ile R&B birleşince ortaya tadı oldukça leziz atıştırmalıklar çıkıyor. Müzik adamları Maala’nın sesi için huysuz, rahatsız edici, gizemli fakat tuhaf biçimde çekici ifadelerini kullanıyor. Gerçekten de öyle. Kendi dinleme deneyimim esnasında yer yer ‘’Neden ben bu adamı dinliyorum hala?’’ sorusunu sormadım diyemeyeceğim. Genel olarak değerlendirecek olursam etkileyici ve sağlam bir başlangıç. Emin olun dikkatinize değecek.
En iyi 5: Lose Your Love, Soak, Kind Of Love, Feels So Right, Stranger
Banks-The Altar
Spotify verilerine göre bu yıl en fazla dinlediğim albüm Banks’in The Altar’ı. Nasıl olmasın ki! Tüm parçalar birbirinden mükemmel ve albüm her rengin tonunu usta işi dokunuşlar yaparak kendisine bulaştırmayı başarıyor. Banks’le 2014 tarihli ‘’Goddess’’ albümüyle tanışmıştım. O günden beri yakın takibinde olduğum bu potansiyel hit makinesi beni yine yanıltmadı.
28 yaşındaki Jillian Rose Banks kavramsallaştırılmış alternatif pop yaptığını söylüyor ve iddia ediyor; ‘Derin kavramlarla da popüler müzik yapabilirsiniz.’ Sanırım iddiasını kanıtlamayı da başarıyor. Banks ayrıntıları ortaya dökmekten kaçınmıyor. Tıpkı albümün ilk single’ı “Fuck With Myself” de olduğu gibi. Kavramları göstergeleştirme işini ise video kliplerinde yapıyor. Lateksler, kıskaçlar, ilginç neonlar saçan koyu kıvamlı akışkan sıvılar ve dahası… The Altar’ın iskeletini kavramlar oluşturuyorsa göstergeler kesinlikle bedenini temsil ediyor.
En iyi 5: Fuck With Myself, Gemini Feed, Mind Games, Trainwreck, 27 Hours
Glass Animals-How To Be a Human Being
26 Ağustos’ta yayınladıkları 2. albümleri How To Be a Human Being ile yazın son günlerini benim için katlanılır kılan Oxford çıkışlı grup Glass Animals yeni nesil enerjinin etiket kabul etmeyen malzemesi olarak karşımızda duruyor.
Albümün dokusuna işlenmiş birbirine bağlı hikayeler söz konusu. Bu anlamda bakıldığında ise önceki albümlerinde icra ettikleri müzikten farklı olarak artık hikaye anlatıcılığına adım atmışlar. Kendi adıma albümün en şirin parçası olarak “Season 2 Episode 3” yi seçtim. Şarkı minik sözcük oyunları ve atari seslerinden oluşuyor. How To Be a Human Being’ de grup farklı türleri bir miksere atıp ortaya çıkan içeceği çok kaygı gütmeden dinleyiciye ikram ediyor. Tüm bu tür fazlalığına karşın güçlü elektronik altyapılarından ise taviz vermiyorlar.
En iyi 5: Life Itself, Season 2 Episode 3, Pork Soda, Poplar St, The Other Side Of Paradise
Bat for Lashes-The Bride
Kaliteli müzik denildiğinde aklıma gelen ilk isimlerden Bat for Lashes’da nihayet daha fazla bekletmeden 2016’da yeni albümünü çıkardı. Ama ne albüm! Hayali bir karakterin hikayesini anlatmayı misyon edinen The Bride’da İngiliz müzik dehası Natasha Khan bir kadının düğün gününde başına gelen olaylardan yola çıkarak kurguladığı şarkılarını bir araya getiriyor.
Evleneceği adamı düğün gününde kaybeden bu kadının ruh halini resmeden şarkılara yer veren albümde balayına tek başına çıkmaya karar veren karakterin hisleri ve sevginin anlamı sorgulanıyor. Natasha Khan ise albüm kapsamında verdiği her konserde gelinlik giyiyor. Sinematografi ve müziği harmanlayan The Bride’a bence Wes Anderson harika bir film çekebilir. Başrol tabi ki Natasha Khan!
En iyi 5: Joe’s Dream, In God’s House, Sunday Love, Honeymooning Alone, Land’s End
Wild Beasts-Boy King
Müzik eleştirmenleri pek sevmedi, hatta yerden yere vurdular ama benim için yılın albümleri listesinde mutlaka yer alması gerekli, hatta zorunluydu. Neden diye soracak olursanız? Boy King’de tıpkı Bat for Lashes’ın albümü gibi konsept bir albüm. Erkek egemen dünyayı eleştiren, erkekler tarafından hazırlanmış bir albüm üstelik. Grubun hayranları onlara Indie rock konseptinden uzaklaşıp tamamen dream pop ve synth pop’a kaydıkları için, müzik üstatları ise eleştiriyi samimiyetsiz bir dikkat çekme çabası olarak gördüklerinden kızgın.
Kendi adıma albümdeki ‘’Alpha Female’’ ve ‘’He The Colossus’’ un synth çizgilerine bayıldım. Kim ne derse desin albüm Wild Beasts gibi ana akım bir grup için son derece deneysel ve başarılı. Erkeğin kadına kurduğu düzenin ti’ye alınışına sıkılmadan kulak vermek isterseniz ‘Boy King’e uğramadan olmaz.
En iyi 5: Big Cat, Alpha Female, He The Colossus, Dreamliner, Tough Guy
Notlar:
Albümler ve şanatçılarla ilgili bazı bilgilere ulaştığım…
- Türkçe kaynaklar: theravemag.com yazarı Begüm Bektöre’nin bir yazısı. BirGün Gazetesi yazarı Alper Bahçekapılı’nın bir yazısı. BirGün Gazetesi yazarı Bekir Özgür Aybar’ın bir yazısı. bantmag.com yazarı Busen Dostgül’ün bir yazısı. sanatkaravani.com yazarı Saniye Kaya’nın bir yazısı.
- Çeviri yaptığım yabancı kaynaklar: pitchfork.com, theguardian.com, vulturemagazine.com.au, earmilk.com, popmatters.com
