Özgecan Cinayetinin Sosyal Medya Analizi

Murat Yıldırım
5 min readFeb 19, 2015

--

Özgecan Cinayetinin Sosyal Medya Analizi

Türkiye, kadını öldürmenin, şiddet uygulamanın ve tecavüz etmenin diğer ülkelere göre daha kolay olduğu, daha az ceza ile paçayı kurtarmanın daha mümkün olduğu bir ülke.

Global ölçekte yapılan bir araştırmaya göre öldürülen kadınların %38' inin katil zanlıları, yakın ilişki içerisinde oldukları erkekler. (Kocaları, erkek arkadaşları, babaları, erkek akrabaları).

Kadına uygulanan fiziksel ve psikolojik tecavüzün %42' si ise partnerleri tarafından gerçekleştirilmiş. Kadına şiddet her ne kadar kültürel, dinsel, toplumsal ve ekonomik nedensellerden besleniyorsa da olayın tarihsel boyutunun M.Ö senelere kadar uzanması olayın aslında en temel olan nedenselinin cinsiyet ayrımı olduğunu kanıtlıyor.

Peki canavarca öldürülen Özgecan Aslan hakkında Türkiyenin tepkisi gerçekte ne oldu? Tabi ki aklı başında olan her insan dramatik bir hassasiyetle olaya yaklaşmıştır. Peki toplumun tepkisini internet ve sosyal medyaya yansıyan sosyolojik, psikolojik ve siyasi yönünü irdelersek karşımıza nasıl yorumlamalar ve sayılar çıkmakta. Merakımı cezbeden bu soruya sosyal medya analiz ve trend araçlarının yardımı ile yorumlayarak cevap bulmaya çalıştım.

Öncelikle olayın halkta tepki yaratmaya başladığı günden itibaren ilk 5 gün ki #özgecanaslan hashtag istatistiklerini paylaşmak istiyorum. Burada dikkatimi çeken değerler, hashtag metriklerinin birden yükselip azalması. Gün gelecek bu metrikler “sıfır” ‘ ı boylayacak ve unutacağız. Herşeyi unuttuğumuz gibi…

#özgecanaslan hashtag çeşitleri

KAPANMAMIŞ YARALAR

Aşağıdaki görselde görüldüğü üzere #özgecanaslan hashtagi yakın geçmişimizde bizleri toplumca üzen ve günlerce gündemi meşgul etmeyi başarmış olayların hashtagleri ile birlikte kullanılmış.

#özgecanaslan #berkinelvan #soma #roboski

Halk unutmuyor

Dikkat edilirse bu 4 hashtagin ortak noktaları; masumiyet ve adaletsizlik etiketi taşıması. Halk, hiçbir suçu bulunmadığı halde tedbirsizliğe veya cinayete kurban giden masumları mutlak bir şekilde hatırlamakta, hatırlatmakta. En sonuncu acıklı olay bir öncekini de tetiklemekte aslında.

Her bir ihmalin ve adaletsizliğin faturası da başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bakanlara ve milletvekillerine çıkarılıyor.

Peki Neden ?

Bunun sebebi herkesin malumu ayrıştırıcı, tahrik edici ve toplumsal cinsiyet ayrımının sınırlarını daha da keskinleştiren faaliyet ve söylemler. Bu “hadi be yürü koçum”cu anlayışa bir de abuk subuk iyi hal indirimleri eklenince içinizdeki canavarı faaliyete dökmeniz o kadarda zor olmasa gerek.

//kaynak : www.interajans.com

Bunları Biliyor muydunuz ?

  • Duruşmaya gravat ile gelirseniz iyi hal indirimi alabilirsiniz.
  • Tecavüzü yarıda keserseniz davadan yırtabilirsiniz.
  • Muhafazakar görünümünüz ile suçu şeytana atarsanız, siz yırtarsınız, şeytan hapsi boylar.
  • Tecavüz ettiğiniz kişi sizi tahrik edecek şekilde giyinirse (mini etek, kot pantolon) ve kıvırtarak yürürse suça teşvik ediyor olabilir.

BİZİM ADIMIZA KİMLER KONUŞUYOR ?

Bu ülkesel skandallar yetmezmiş gibi bireysel skandallara imza atarak zaten halk gözünde değeri ne derece olduğu bilinmeyen medyatik şahıslar, aslında sahip oldukları şan ve şöhretin ne kadar uyduruk olduğunu bir kez daha göstermiş oldular.

Hergün, nasıl oluyorda eşit sayılarda takipçin oluyor Nihat ?

Yukarıdaki grafikte Nihat Doğan’ ın resmi twitter hesabındaki takipçi sayısının 1- 19 Şubat tarihleri arasındaki düzenli yükselişini görüyorsunuz. 11 Şubat’ a kadar günde 1.235 takipçisi oluyor.

Sonra ne oluyorsa 12 Şubat’ ta takipçi sayısı 4.526 / günlük sayılarına ulaşıyor. Sanki twitter kitlesi aralarında sözleşmişte; “bu günlük rakamı aşmayalım arkadaşlar, kalanlarda yarın takip etsin” der gibi. Değil mi ?

400 tL ‘ ye fenomen olmak hiç de zor değil..

Misal mızıkçı arkadaşımız Nihat Doğan, TV karşısında ki sahte kimliği yetmezmiş gibi Sosyal Medyada dahi oyunlarla twitter kitlesini rakamlarla yanıltmanın peşine düşmüş. Malum twitter’ ın bazı açıklarını kullanarak takipçi sayınızı yükseltebiliyorsunuz. Hatta 400 tl verip hashtag kampanyası bile başlatabiliyorsunuz. (Örn: #nihatdoğanyoksasurvivorboykot, #survivörkahramanınihatdoğan ) Sörvayvır’ ın İngilizce yazımının “survivör” olduğunu da öğrenmiş bulunmaktayız.

Tweetlerinin %57 ‘ si dikkate alınıp retweetlenen bu şahsa yeterince ilgi gösterildiğini düşünüyorum. Birazcıkta bilim adamlarımızın söylediği şeyleri dikkate alıp retweetlemenin vakti gelmedi mi ?

Tabi ki tasarruf sizindir…

Peki bu cinayet haberiyle ilgili Facebook’ da en çok paylaşılan haber hangisi dersiniz ? Sedat Peker’ in Özgecan cinayeti ile ilgili yazdığı yazı. Yani haberin kendisi değil paylaşılan.

Sedat Peker’ in yazdığı iddaa edilen yazı tam 81.282 defa paylaşılmış. İronik değil mi sizce ? Hani Cumhurbaşkanımız, başbakanımız yazmış olsaydı, ülkenin siyasi lideri yazmış derdik, paylaşırdık.

Peki Sedat Peker ?

Fosforlu kedi gözlerim beni yanıltsın isterdim, ama gerçek böyle.

Bizler sanırım işinin ehli kişilerden mesaj alma umudumuzu kesmişiz ki işinin uzmanı bir sosyolog yerine Sörvayvır Nihat ‘ ın mini etek analizini okuyor, siyasi irade yerine de Sedat Peker’ in kısa yoldan çözüm seçeneklerini gözden geçiriyoruz.

Meraklıyız Ama Neye ?

Biliyoruz ki artık bir kişi hakkında detaylı bilgilere ulaşabilmek için sosyal medya hesapları bizlere yetiyor. Adli soruşturmalar ve işe alma süreçlerinde dahi bu hesaplarınız ince bir şekilde araştırılıp kişilik envanterinizin dökümantasyonu çıkartılabiliyor.

Bu olayda ise hem kurban hem de katilin hayat hikayesini öğrenmeye çalışmamızın sebebi kişileri yerlerine daha sağlam yerleştirip, olayı deneyimleyerek daha iyi özümseme isteğimizdendir..

Katilin aslında katillik potansiyeli taşıdığını sosyal medya hesabında paylaştığı görselden anladık. Bir insanın kadına tecavüzü dalgaya alabilecek rahatlıkta olması sizin gibi beni de hayretler içerisinde bıraktı.

Özgecan Aslan ve katilin isimlerini kelime tavsiye araçlarında arattırdığınızda size bu kelimer ile ilgili olan, diğer aratılan kelimelerin listesini de veriyor. Elde ettiğiniz bu listedeki her bir kelimeyi tek tek google trend arattırdığınızda gerekli arama sayısına ulaşamamış arama terimleri hakkında bir sonuçla karşılaşmıyorsunuz.

Peki gerekli arama sayısına ulaşmış kelimelerin tarihe göre arama yoğunluğu ve birbirleri arasındaki ilişki nasıl dersiniz ?

Bunun gibi cinayetler her ne kadar sebepleri ve sonuçlarıyla toplumsal bir yara haline gelmiş olsa da, irdelenmeden, derine inmeden ve hatta çuvaldızı da kendimize batırmadan bir son bulmayacağını da göz önünde tutmamız gerekmekte.

Şiddet ve vahşet içeren tv yapımlarına prim vermeyerek, kadının maddi bir imge haline gelmesine neden olan “bu tarz benim” gibi yapımları elimizin tersiyle iterek, ülkemizde ne yaptığı belli olmayan rol model haline gelmiş şuursuz şahsiyetlere haddini bildirerek başlayabiliriz mesela.

Bu konu ile ilgili 4 soruluk küçük bir anket hazırladım. 30 saniyenizi ayırarak düşüncelerinizi benimle paylaşmanızı çok isterim.

https://muratyldrm.typeform.com/to/I6ivBC

Peki en doğru ben miyim ? En eksiksiz ben miyim ? Değilim…

O yüzdendir ki eklemek ve düzeltmek istediklerinizi bana belirtiniz, çekinmeyiniz.

Eğer hikayemi sevdiyseniz paylaşmanız ve “recommend” etmeniz beni cesaretlendirecek ve karşınıza yeni konularla ve daha emin adımlarla çıkmama ön ayak olacaktır.

--

--