MoSCoW Yöntemi: Öncelikleri Belirlemenin Anahtarı
Herkese selamlar. Bu yazımızda ürün yönetimi dünyasında kullanılan ve önceliklendirme araçlarından biri olan MoSCoW framework’ünü inceleyeceğiz.
Her ürünün hayatta kalabilmesi, sürdürülebilir bir şekilde ilerlemesini sağlayabilmesi için kararlar alınır, öncelikleri belirlenir ve bu durum ürün varlığını korumaya devam ettiği sürece yapılan zorunlu bir aktivite olarak kabul görür.
Ancak, bu kararları almak ve öncelikleri netleştirmek her zaman kolay değildir. İşte bu noktada, ürün yönetimi dünyasında kullanılan önceliklendirme framework’leri devreye girer.
Bunların içerisinde MoSCoW en bilinen ve fazla kullanılan framework’lerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
MoSCoW, bir projenin veya ürünün gereksinimlerini belirlemek için kullanılan etkili bir tekniktir.
O zaman yavaştan MoSCoW’un ne olduğunu, nasıl çalıştığını ve ürün yönetimi sürecinde nasıl kullanıldığını inceleyelim.
MoSCoW Nedir?
MoSCoW, “Must Have” (Kesinlikle Olmalı), “Should Have” (Olmalı), “Could Have” (Olabilir), ve “Won’t Have” (Olmasına Gerek Yok) kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır.
Bu kategoriler, bir ürünün veya projenin gereksinimlerini sıralamak ve önceliklendirmek için kullanılır.
Kısacası; MoSCoW, bir ekip veya ürün yöneticisi için üründe -yer alan feature bazında- neyin daha gerekli olduğunu belirlemek için kullanılan bir araçtır.
MoSCoW Nasıl Çalışır?
- Must Have (Kesinlikle Olmalı): Bu kategori, ürünün temel gereksinimlerini içerir. Bu özellikler veya gereksinimler, ürünün temel işlevselliğini ve kullanılabilirliğini sağlamak için zorunludur. Ve zorunluluklar, bir projenin veya ürünün başarısı için kritik olan girişimler olarak tanımlanır. Bunlar genellikle tartışılamaz ve uygulanması gereken belirli işlevleri veya çözümleri tanımlamak için kullanılabilir. Eğer bu özellikler gerçekleştirilmezse, ürün kullanılamaz hale gelebilir.
- Should Have (Olmalı): Bu kategori, ürünün geliştirilmesini önemli ölçüde etkileyen, ancak hemen gerçekleştirilmeyen gereksinimleri içerir. Bu özellikler, “Must Have” özelliklerinin ardından geliştirilir ve ürünün işlevselliğini artırır.
Her ne kadar “Should Have” girişimleri bir ürün veya proje için gerekli olmasa da önemli değer katabilirler. “Should Have” girişimi, “Must Have” girişiminden farklıdır; bu, gelecekteki bir sürüm için planlanabileceği anlamına gelir. - Could Have (Olabilir): Bu kategori, ürünün iyileştirilmesini veya zenginleştirilmesini sağlayacak gereksinimleri içerir. Bu özellikler, “Should Have” gereksinimlerinin ardından dikkate alınır ve ürünün rekabet avantajını artırabilir. Nice to Have gibi düşünebiliriz yani olsa güzel olur ama olmazsa da öldürmez.
- Won’t Have (Olmasına Gerek Yok): Bu kategori, şu an için projenin veya ürünün dikkate almayacağı gereksinimleri içerir. Bu gereksinimler gelecekteki sürümlerde veya projenin sonraki aşamalarında ele alınabilir.
MoSCoW Nasıl Kullanılır?
MoSCoW’u uygulayabilmek için, bir ürün yönetimi toplantısı veya gereksinim analizi oturumu düzenlenir. Ekip üyeleri, tüm gereksinimleri bu dört kategoriye atarlar. Bu sıralama işlemi sırasında, her gereksinimin hangi kategoriye ait olduğu tartışılır ve net bir anlaşmaya varılır.
MoSCoW yöntemi, ürün yöneticilerinin ve ekiplerinin öncelikleri belirlemelerine yardımcı olan güçlü bir araçtır. Bu yöntem, bir ürünün veya projenin temel gereksinimlerini, önemli özelliklerini ve gelecekteki gelişmelerini belirlemeye yardımcı olur. Bu şekilde, ekip daha odaklanmış ve verimli bir şekilde çalışabilir ve ürünün başarısını artırabilir.
MoSCoW, herhangi bir ürün veya projenin başarısında kritik bir rol oynayabilir ve ürün yöneticileri için vazgeçilmez bir araç olabilir. Bu nedenle, MoSCoW’un temel prensiplerini anlamak ve doğru şekilde kullanmak, her ürün yöneticisinin yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olabilir.
Peki bize örnekler üzerinden anlatabilir misin derseniz eğer; bu noktada her şirketin öncelikleri, hedefleri, sektörde ulaşmak istediği yer, belirlemiş olduğu OKR & KPI’lar farklılık gösterdiği için bu maddelere denk gelebilecek geliştirmeler farklılık gösterebilir.
Fakat yine de olayı daha iyi kavrayabilmek için ChatGPT’ye “Sen bir ISS olsaydın ve müşterilerinin kullanabileceği bir mobil uygulama geliştirmek isteseydin feature’ları MoSCoW yöntemi ile nasıl önceliklendirirdin?” diye sordum ve cevabı şu şekilde oldu;
- Must Have:
- Should Have:
Bu noktada ChatGPT abimize katılmıyorum, farklı düşünüyoruz. Benim bakış açıma göre dijital dünyada, hızlıca müşteri hizmetlerine bağlanmadan süreci ilerletmek isteyen kullanıcıların destek taleplerini mobil uygulamadan yapmasını sağlayabilecek bir feature’ ın Must Have kategorisinde olması gerektiğine inanıyorum.
- Could Have:
- Won’t Have:
Özeti ise şu şekilde yaptı:
Daha fazla bilgi edinmek isteyenler için:
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere 🌵.
