Daha Tatmin Edici Bir İş Hayatı İçin 4 Yöntem

Fatih Saruhan
Türkçe Yayın
Published in
5 min readAug 4, 2023

“Çalışacağım, kendimi hazırlayacağım ve bir gün şans kapımı çalacak.” Abraham Lincoln

Daha Tatmin Edici Bir İş Hayatı İçin 4 Yöntem — Fatih Saruhan

Hayalinizdeki işi mi yapıyorsunuz yoksa işinizi hayallerinize mi uydurmaya çalışıyorsunuz? Çalışırken kendinizi özgür mü hissediyorsunuz yoksa mesai saatinin bitmesini iple mi çekiyorsunuz? Çalışmak gibi bir zorunluluğunuz olmasaydı, hayatınızdaki o boşluğu neyle doldurmak isterdiniz? Ve en önemlisi çalışmak, iş hayatınız sizi nasıl bir kişiye dönüştürüyor?

Çalışma hayatımda resmi olarak 5 yılı geride bırakırken dönüp baktığımda çoğu kişi gibi ben de geçmişte hayalini dahi kurmadığım bir kariyerin yolcusuyum:) Bundan şikayetçi değilim elbette, çünkü kendimi keşfettikçe hayallerden sıyrılıp gerçeklere daha çok yaklaştığımı gördüm. Toplumun ve yakın çevremin beklentilerinden sıyrılabilmeyi başarmış biri olarak, üniversite yıllarımda öz-farkındalık yolculuğum sonucunda; ne istediğimi, beni neyin mutlu ettiğini ve kendimi neye adamak istediğimi fark ettim. Bu farkındalık önümdeki yolu daha keyifli ve daha başarılı bir şekilde yürümemi sağladı.

Bu yazımda ise daha başarılı, daha huzurlu ve daha tatmin edici bir çalışma hayatı için heybemde birikenleri sizlere paylaşmak istedim.

Çayınız, kahveniz de yanınızda sizi şöyle alalım:)

1. Öğrenmeye aç olduğunuzu hem kendinize hem de çevrenize gösterin

Hepimiz sıfır noktasından başlarız ve bu hayat yolculuğunda adım adım varmak istediğimiz duraklara doğru yol alırız. Kimimiz isteklerine daha hızlı ulaşırken, kimimiz isteklerine dahi ulaşamadan bu yolculuğu tamamlamak zorunda kalır.

Varış hızınızı arttırmak istiyorsanız eğer öğrenmeye aç olmalısınız. Her şeyden önce kendi alanınızda öğrenebildiğiniz kadar çok şey öğrenin, her gün alanınızda biraz daha uzmanlaşın. Buna ek olarak genel kültürünüzü ve farklı fırsatları daha net görmenizi sağlayacak farklı bilgilere da kulak kabartın.

Öğrenme istediğiniz sizi her zaman daha değerli bir noktaya taşıyacaktır. İş yerinizde yatırım yapmaya değer biri olarak algılanmanızı sağlayacaktır.

Örneğin, çalıştığınız şirketin patronu siz olsaydınız öğrenmeye açık olmayan ve sadece bildikleriyle yetinmeye çalışan biriyle yol almak ister miydiniz? Bu kişiyi daha da öteye taşımak ister miydiniz? Bir düşünün bakalım..

Özetle;

  • Her şeyin hızla geliştiği böylesi bir çağda öğrenme kaslarınızı geliştirdikçe, rekabet avantajınızı arttırabilirsiniz.
  • Öğrendiklerinizi paylaşmaya başladığınızda gelişime katkı sağlayan ve üreten tarafa geçeceksiniz, bu da sizi daha değerli kılacaktır.
  • Kendi alanızda uzmanlaşırken, potansiyel fırsatlar için de farklı alanlara olan ilginizi hep canlı tutun.

2. İşten kaçmak yerine işin üzerine gidin

Başarının kendiliğinden ayağımıza gelmeyeceğini bildiğimize göre, bizim ona gitmemiz daha gerçekçi bir yaklaşım olacaktır.

  • İnsiyatif almayı bir fırsat olarak görmelisiniz. Bizzat sizin sorumluluğunuzda olmasa da yapabileceğiniz bir işe talip olmak en başta size katkı sağlayacaktır. Bizim kültürümüzde böylesi bir yaklaşım “enayilik” gibi etiketlense de orta-uzun vadede herkesin zihninde çok daha sağlam ve etkileyici bir şekilde konumlanmanızı sağlayacaktır.
  • Hemen halledebileceğiniz bir işi ertelemeyin. Ertelemek maalesef başarının en büyük düşmanlarında biri. Bir çoğumuz farkında olmasak da çalıştığımız yerlerde çok karmaşık ve detaylı süreçlerin bir parçasıyız. Böylesine komplike bir ortamda küçük şeyleri ertelersek eğer bir süre sonra altından kalkamayacağımız bir yığına dönüşecektir.
  • Sorunları çözmenin asıl işiniz olduğunu unutmayın. Herkes sorunsuz bir iş hayatı, gündelik bir rutin bekler ama iş demek bana göre sorun çözmektir. Sorun yoksa bize de ihtiyaç yoktur. O yüzden sorunları, problemleri, aksaklıkları işinizin bir parçası olarak görmeye başladığınızda işinize bakış açınız da değişecektir.

3. İletişim yeteneğiniz ve başarınız doğru orantılı

Sanırım iş hayatında başarının en önemli formülü İLETİŞİMdir. İletişim yeteneğiniz sizi hayal edemeyeceğiniz noktalara da çıkarabilir ve yine aynı şekilde düşüşe geçmenize de sebep olabilir.

İletişimi katma değerli bir araca dönüştürmek için;

  • Her şeyden önce iletişiminizde dürüst olmalısınız. Kurumsal hayatın kendine göre sözlü kuralları olsa da en önemli ilkeniz dürüstlük olmalıdır. Dürüst olursanız eğer tüm kapılar inanın açılacaktır.
  • Yıkıcı bir dil yerine her zaman yapıcı bir dil kullanmalısınız. En kaotik anlarda bile yıkmak yerine inşa etmeye odaklanın. İnsanları sözlerinizle iğneleyen değil, onları aklı-selim olmaya çeken bir noktada olmalısınız.
  • Dedikodunun da bir iletişim tarzı olduğunu düşünürsek eğer dedikodu kültüründen olabildiğince uzak durun. Dedikodu, zamanla sizin bir tarafa ait olmanıza sebep olacaktır. Tarafsız bölgede olmanız emin olun daha hakkaniyetli bir karakter inşa etmenizi sağlayacaktır.
  • Ben merkezci söylemler yerine “biz” kültürünü inşa edecek bir dil kullanmaya çalışın. Unutmayın çalıştığınız şirketin başarısı sadece sizin katkılarınıza bağlı borçlu değil. Bir takım oyununun parçasısınız ve sizinle birlikte yol alan insanları da kapsamanız sizi daha yüceltecektir.
  • Ve son olarak karşınızdaki insanlara değer verdiğiniz hissettirin. Yazdığı bir mesaja geri dönüş yapmak, bazen sadece halini hatırını sormak için aramak, zorlandığı bir konuda ona yardım teklifinizde bulunmanız gibi ince düşünceli bir yaklaşımın bayrak taşıyıcılığını yapmaya çalışın.

4. Zamanınızı yönetmeyi öğrenin

Çok iş yapmak yerine az zamanda verimli ve anlamlı işler yapmak çağımızda çok daha önemli hale gelmeye başladı.

Çalışma hayatınızda zamanınızı yönetmeyi öğrenirseniz eğer hem daha özgür hissetmeye başlayacaksınız hem de istediğiniz hayatı yaşayabilmek için vakit yaratabildiğinizi de göreceksiniz.

Bir başka yazıda zaman yönetimine daha detaylı bir şekilde eğilmek istiyorum ama kısaca birkaç öneride bulunmam gerekirse;

  • Takviminizi büyük resmi görmek için olabildiğince kullanmaya çalışın. Pazar günleri tahminen de olsa haftanızın nasıl geçeceğini takvime yansıtmaya çalışın. Böylelikle hangi işe ne zaman eğilmeniz gerektiğini, kendinize ne kadar vakit kalacağını daha net görmeye başlayacaksınız.
  • Çalışırken odağınızı artırırsanız eğer az zamanda çok iş bitiren birine dönüşmeniz mümkün olacak. Bunun için odaklanma anınızda telefondan ve her türlü dikkat dağıtıcıdan uzaklaşın.
  • İşlere bir anda girişmek yerine, o işi nasıl ele alacağınızı planlamaya çalışın. En az vaktinizi alacak işleri önceliklendirmenizi öneririm, zor işler sonra kolay işler de size yorucu ve zorlayıcı gelebilir. O yüzden ufak bir planlama size birkaç saat kazandıracaktır.
  • İşi bitirme veya işe başlama konusunda zorlanıyorsanız eğer bir başkasına söz verin:) Başkasına karşı sorumlu olmak sizi harekete geçirecektir.

Yazardan son notlar

  • Başarıyı arzulamanın tek başına bir anlam ifade etmediğini, onu elde etmek için çalışan ve üreten tarafta olduğunuzu bilmelisiniz.
  • İş yerinizde başarıyı ve huzuru arıyorsanız eğer iyi bir takım oyuncusu olmaya çalışın, yapıcı ve sorun çözen yanınız size değer katacaktır.
  • Dürüstlük ilkenizden asla taviz vermeyen, günü kurtarırken kendinizi batırmaya başlayabileceğinizi unutmayın.
  • İletişimin en büyük sermayeniz olduğunu ve o sermayeyi doğru bir şekilde kullanırsanız çevrenizi de değiştirip, geliştirebileceğinizi unutmayın.
  • Ve son olarak siz patron veya iş veren olsaydınız nasıl bir çalışanınız olsun isterdiniz diye düşünüp ona göre eksik yanlarınızı hızla kapatma çalışın.

--

--