Değer Yatırımı İçin Üç Stratejik Sektör
Heyy, Warren Buffet tarzı takılan yatırımcılar!!
Tam sizler için ‘yatırım ufkunuzu’ besleyecek, kısa ve özgün bir blog yazısı hazırladım. Uzun vadede astronomik getiriler vadeden sektörleri, çok derine inmeden burada nedenleri ile ortaya koyacağız. Tekstilmiş, PETKMmiş, TÜPRŞmış, ASELSmiş bu hisseleri geçiyoruz. Hantallaşmış, obez olmuş ve oturduğu yerde sabitlenmiş hisselerin üzerini çiziyoruz artık. 90'lı ve 2000'li konjonktürün bu dede hisseleri, şimdilerde yerli ve millicileri punduna getirme tezgahı oldular. Bu sektörler, üstünü başını kirletsin de oyalansın diye az gelişmiş üçüncü dünya ülkelerine bırakıldı. Dünya hızla değişiyor!!! Dijital vizyonu olan, satın almalara veya şirket birleşmelerine müsait küçük sermayeli şirketler prim kasıyor artık.
Unutmayalım ki başarılı bir yatırımın anahtarı, geleceğe dair beklentisi yüksek ve ayakları yere basan hisselerde pozisyon almaktır.
1. Enerji
Tüm dünya üzerinde ivedilikle fosil yakıtlar terkediliyor. Tabiat ana, giderek şiddetini artıran doğal afetler ve iklim krizi! uyarılarıyla bize sert mesajlar gönderiyor. Makinalar, otomobiller, otobüsler, yatlar, traktörler, fabrikalar elektrik enerjisi ile çalışacak şekilde yenileniyor, güncelleniyor. Teknolojiye, yeniliğe direnen eski fosil analog nesil, yavaş yavaş mezarlığa göçüyor. Artık teknolojiyi her yönden benimsemiş yeni kuşaklar işin başında. Yeni nesil yenilikçi bakış açısıyla organizasyonu tamamen dijitale dayalı inşa ediyor, güncelliyor. Tüm ihtiyaçlarımız artık bir opsiyon olarak değil zaruri olarak online platformlardan karşılanır hale geldi. Robotlar, araçlar, inovatif ev aletleri, Sanayi 4.0, kripto paraların üretimi ve idaresi ve yeni data centerların kurulması derken dijital dönüşüm, enerji tüketimimizi günbegün artırmakta.
Bugün nasıl ki blok zincir teknolojisini kullanılmasında ve kripto paraların yaratılmasında devasa miktarlarda enerji harcanıyorsa gelecekte bu verilerin ve teknolojilerin güvenliğinin sağlanması ve hacklenmesi konusunda da bi o kadar enerjiye ihtiyaç duyulacaktır. Dolayısıyla da bu gidişat yenilenebilir enerji şirketlerinin talebini giderek ve artan oranlı bir şekilde artıracak.
Buna göre bir yerlere tohum ekmede ve aksiyon almakta fayda var!!
2. Sağlık
Her beş altı senede bir küresel salgın tehdidi ile karşı karşıya kalıyoruz. Fakat bu sonuncusu olan covid-19, tüm ülkelere aslında en yumuşak karınlarının sağlık ve biyoteknoloji sektörleri olduğunu acı bir biçimde tecrübe ettirdi. Bu acı tecrübeden sonra hem devletlerin hem de kâr kokusu alan özel sektörün bu boşluğu doldurmaya yönelik sağlık alanındaki yatırımlarını daha da artıracağını düşünüyorum.
Bir başka neden ise artan kriz ve işsizlik koşulları sebebiyle geniş halk kitlelerinin sağlıksız ve yetersiz beslenmesi... Gıda şirketlerinin artan maliyetler baskısıyla iflas etmemek adına üretimi fasonlaştırması ve kaliteyi düşürmesi ile birçok insan tadı kireçleşen, şaibeli yiyeceklerle beslendi. Ülkedeki hukuk ve denetim mekanizmalarının aksaklığı da herkesin malumu. Tiktok videolarından aşina olduğumuz hijyen skandalları buzdağının sadece zararsız görünen bir kısmı. Toplumdaki bu kötü beslenme şartlarının ileride çeşitli hastalıkların artışında muhtemel bir yansıması olacak diye düşünüyorum.
Ayrıca biyoterör başlıkları da gündemde sıklıkla tartışılan konulardan. Artık düşman ülkeler arası hasımlık durumu biyolojik savaşa dönüşmüş durumda. Ülkeler arasında insan, hayvan ve bitkilere, biyolojik silahlarla gizlice yapılan saldırılar henüz zamanında fark edilemiyor. İnsanlar bunu kader, kısmet, doğa olayı, pandemi veya afet olarak algılıyor. Özelllikle Bill Gates’in gelecekteki tehdit öngörüleri ‘climate change’ ve ‘bio terrorism’ üzerine odaklanmış durumda ve insanları bu konular hakkında her defasında uyarıyor. Unutmayın ki Gates amca Corona’dan önce 2017 yılında salgın hastalık ve virüs tehdidi hakkında da uyarılar yapmıştı. Eğer Corona küresel bir denemeyse ve iş Gates amcanın uyardığı üzere biyoterör olaylarına varacaksa sağlık, ilaç, medikal harcamaları daha da çok artacak demektir. Bu da büyüyen sağlık sektörü ve sağlık firmaları demek.
Bir de hasta garantili şehir hastanelerini iyi analiz etmek gerekli. Nasıl ki ülkemizde köprüler boşuna yapılmadıysa o hastaneler de boşuna süs diye yapılmadı. Hastanelerin bir beklentisi var!!! Bu durum ise hastane, ilaç, biyoteknoloji gibi sağlık alanındaki kişisel yatırım beklentilerimi tetikleyen ana etmenlerden biri.
3. Yazılım ve Bilişim
Dijitalleşmeyle birlikte ‘‘paylaşım ekonomisi’’ ve ‘‘üyelik ekonomisi’’ uygulamaları giderek hayatımıza daha fazla giriyor. Robotlar, mobil uygulamalar, web siteleri, para alma-gönderme, yatırım yapma, ödeme yapma, ulaşım, sipariş verme, ticaret yapma, öğrenme vs. hayatlarımızı artık yazılımlarla inşa edilen platformlar üzerinde yaşıyoruz. Bu sektörlerin yazılımlarındaki %0,0x’lik gibi çok küçük güncellemeler satış kârlılıklarında veya üretim verimliliğinde %40-%60 gibi çok büyük artışlar yaratabilmekte. (elastikiyet)
Bu yüzden yazılım alanında AR-GE’ye çok büyük bütçeler ayrılmakta ve buna bağlı olarak teknoloji de koşar adım hızla gelişmektedir.
Ayrıca ödeme sitemlerindeki gelişmeler, unicorn ve startup şirketlerindeki artış oranları bunların da dijital tabanlı oluşu, yazılım ve bilişim sektörlerinin önemini her geçen gün artırmaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü bahsi geçen sektörlere dikkat sündürmekte fayda vardır. Bu sektörlerde faaliyet gösteren bebek şirketler devlet teşvikleri ile birlikte çarpan etkisine maruz kalırlarsa değer artışları ve kârlılıkları devasa olur. Bu bağlamda:
*sermayesi düşük olan
*sektörün diğer şirketlerine nispeten piyasadaki lot sayısı daha az olan
* aracı kurum dağılımı daha toplu olan
şirketler yatırım için tercih edilirse her zaman daha tatmin edici sonuçlar alınacaktır.
Gelecekte başarılı olmanın yegane yolu teknolojinin ve dijitalleşmenin felsefesini anlamaktan, trend eğilimlerini yakalayabiliyor olmaktan ve fırsatları etkin kullanabilmekten geçecektir.
Dipnotlar:
Paylaşım ekonomisi nedir? — Uber, Airbnb gibi platformlar aracılığıyla insanların ellerindeki bir kaynağı, minimal bir ücret karşılığında kullandırarak yani paylaşarak ekonomiye kazandırması durumudur. (Win-Win felsefesine dayanır)
Üyelik ekonomisi nedir? — Youtube, Spotify, Netflix gibi platformlar aracılığıyla insanlara minimal ücretler karşılığında maksimum entertainment, bilgi, medya içerik sağlayan oluşum. (Üye ol milyonlara karış ve minimum hizmet bedeli karşılığında maksimum fayda sağla.)
Yukarıdaki yazı bir yatırım tavsiyesi değildir. Her gün genişlemeye şartlanmış bir vizyona ve tecrübeye dayalı bakış açısıdır. aegeanocturne
*SON
