Çoğunuz Ivy League’in ne olduğunu ve bu kategoriye giren üniversitelerin adlarını duymuşsunuzdur. Eğer hedefiniz Amerika yerine İngiltere ise, burada da Ivy League’e benzeyen “Russell Group” adlı bir dernek bulunmaktadır.
24 üniversitenin bağlı olduğu bu dernek, hükümet ve parlamento öncelikli olacak şekilde üyelerinin çıkarlarını temsil etmektedir. Russell Group içerisinde isimlerine aşina olduğunuz okullar bulunmaktadır: Oxbridge, UCL, King’s College London, University of Nottingham, bu okullardan sadece birkaçıdır. Bence başvuracağınız okulları görme fırsatınız olması çok önemli ve şimdiye dek gezip görme fırsatı bulmuş olduğum birkaç Russell Group okullarından bahsedeceğim.
University of Oxford: İngiltere’nin 1 numaralı üniversitesidir ve toplamda 44 kolejden oluşmaktadır. Rekabetin yüksek olduğu bir üniversitedir ve MEB lise diplomasıyla öğrenci kabul etmemektedir. Günümüzde 24.000’den fazla öğrencisi bulunmaktadır kabul oranı 2015 yılında %17,5 olarak belirlenmiştir. Üniversite şehri olması itibariyle yolunuz Oxford’a düşmeyebilir ama Oxford Royale Academy gibi bir yaz okuluna katılarak kısa bir süreliğine de olsa üniversite hayatını az çok tecrübe edinebilirsiniz. Eğer bir Potterhead’seniz ve Hogwarts tarzı bir ambiyansa sahip bir üniversitede okumak istiyorsanız Oxford size göre, şansınızı deneyin derim!
University of Cambridge: İngiltere’nin en prestijli okullarından bir tanesidir, ülkenin 2. en iyi üniversitesi olarak listelerde yerini almaktadır. 1209’da kurulan bu üniversite, günümüzde yaklaşık 21.000 öğrenciye ev sahipliği yapmaktadır ve kabul oranı %21 şeklinde belirlenmiştir. Hem Oxford hem Cambridge’i ziyaret etme fırsatı bulmuş biri olarak şunu söylemeliyim ki Cambridge kesinlikle daha büyüleyici ve University of Oxford’daki gibi bir rekabet burada da olsa MEB lise diplomasıyla öğrenci kabul etmektedir, iddialı kimselere bu üniversiteye başvurmalarını öneririm.
University of Durham: Genellikle Oxbridge’e giremeyen öğrencilerin gittiği okul olarak bilinen University of Durham, özünde çok prestijli bir okuldur ve QS Ranking 2020 sonuçlarına göre dünyanın en iyi ilk 100 üniversitesi arasında yer almaktadır ve TEF Gold Star Award’a layık görülmüş bir okuldur. Türk diploması ile öğrencileri kabul etmektedir, kabul oranı ise %41’dir. En itibarlı bölümü hukuktur. Küçük bir şehirde üniversiteye gitmek isteyen öğrenciler için ideal bir okuldur.
University of Edinburgh: İskoçya’da olması sebebiyle undergraduate eğitimi bu okulda 4 yıldır. 2020 QS Ranking sıralamasında 20. Olarak yerini almıştır ve kabul oranı %10’dur. J.K. Rowling ve Charles Darwin, bu okuldan mezun olmuş ünlü kişilerdendir. Soğuk hava sevenler için Edinburgh kesinlikle mükemmel bir destinasyon ama Türk diplomasıyla kabul etmeyen okullardan biri olması sebebiyle undergraduate eğitimi 5 yıla yükselmektedir, eğer bu okula başvuruyorsanız IB veya SAT, AP yapmış biri olarak başvurmanızı tavsiye ederim.
University College London (UCL): Muhtemelen UCL’in ismini defalarca kez duymuşsunuzdur. İtiraf etmeliyim ki insan okulu görünce hakikaten büyüleniyor. Londra’nın Bloomsbury bölgesinde bulunan UCL, SOAS ile komşu okullardır ve itibarı çok yüksektir. Günümüzde 202 Türk öğrenciye ev sahipliği yapmakta olan ve yıllardır dünyanın en iyi ilk 10 üniversitesi arasında olmayı becerebilen UCL, Londra’da okumak isteyen öğrenciler için bence en ideal okuldur. Normalde Türk diplomasıyla direkt kabul eden UCL, maalesef bu yıl itibariyle o kuralı kaldırıp Türk diplomasıyla başvuran öğrencileri foundation programına almaktadır. Gittiğim okul iyi olsun ve bir o kadar da eğlencesi iyi olan bir şehirde okumak istiyorum diyorsanız okul seçerken opsiyonlarınız arasına UCL’i eklemeyi unutmayın.
-Lal Cora
