Personal Statement, Yapılmaması Gerekenler!

Esra Çelebi
UniPath
Published in
3 min readAug 7, 2020

Personal statement Nedir?

Yurtdışında üniversitelere başvururken kendinizi tanıtmak amacıyla yazacağınız yaklaşık 500 kelimelik bir yazıdır. Bu yazı sizin kendinizi, amacınızı, becerilerinizi ve deneyimlerinizi anlatabilmeniz için verilen bir ek fırsattır. Özellikle Amerika’daki okullar bu yazıda hayatınızda önemli olan bir şeyi veya sizi değiştiren bir olay ile bağlantı kurarak kişiliğinizi en iyi şekilde anlatmanızı ister. Bu sayede sizi akademik başarı ve aktiviteler dışında tanıyabilirler. Personal statement sayesinde neden o konuyu okumak istediğinizi ve hangi özelliklerinizin bu konuda tutkunuzu gösterdiğini anlatabilirsiniz. Bu yazımda sizlere yazınızı yazarken yapmamanız gereken 6 konuyu derledim. Yapılması gerekenler ve öneriler için ise “Personal Statement Nedir, Nasıl Yazılı?” konulu blogumu okuyabilirsiniz. İyi okumalar dilerim.

1- Klişeler

Üniversite Kabul Departmanın’dakiler bir dönem boyunca birçok personal statement okuyor olacaklar. Peki sizinkini ne özel yapacak? Diğer adaylardan farkınız ne olacak? Farklı ve özel olduğunuzu gösterebilmeniz için klişelerden kaçınmanız çok önemli. “İnsanlara yardım etmek istiyorum”, “daha iyi bir dünya yaratmak istiyorum” tipinde klişelere ne kadar yer verirseniz yazınızın etkisi o kadar azalacaktır. Bunları direkt olarak söylemektense anlatmalı ve göstermelisiniz. Tutkulu olduğunuzu söylemek yeterli değildir, bunu yaptıklarınızla ve geçmişinizle yansıtabiliyor olmanız gerekiyor. Üniversitelerin dikkatini çekecek şey sizin diğer adaylarla benzer şeyler yapmanız değil, farklı olduğunuzu göstermenizdir.

2- Tekrarlama

Personal statementınızda kesinlikle yapmamanız gereken başka bir şey ise yazdıklarınızı birden çok kez tekrarlamak. Olabildiğince az ve öz şekilde anlatmanız kompozisyonunuzu okuyan kişinin daha rahat ve ilgili şekilde okumasını sağlayacaktır. Önceden de değindiğim gibi statementları okuyanlar bir dönem boyunca çok sayıda yazı okuyacakları için tekrarlarla dolu, aynı bilgileri yineleyen bir yazıyı okurken vermek istenilen fikir güzel olsa bile doğal olarak ilgileri dağılabilir. Bunu önlemek için anlatmak istediğiniz fikri, temayı özüyle çok uzatmadan anlatın. Hikaye şeklinde yazmayı tercih edebileceğiniz bu yazıda yineleme yapmazsanız yazınızın etkisini artırıyor olacaksınız. İngilizcede sıkça söylenilen “less is more” sözüyle dendiği gibi az yazarak çok şey anlatmayı başarabilirsiniz.

3- Sıkıcı Başlangıç

Bir yazıyı okumaya başladığımız andan itibaren aklımızda bir fikir ve önyargı oluşur. Bazen bir konudaki ilk görüşümüz devamında değişmeyebilir ve onun hakkındaki fikrimizi tamamen etkileyebilir. Bu sebepten dolayı personal statementlara sıkıcı, klasik bir şekilde başlamak yapabileceğiniz en büyük hatalardan olabilir. “I want to study here because…” veya “It’s my dream to study this because…” şeklinde başlanan yazılar çok büyük ihtimalle okurların ilgisini çekmeyecektir. Özellikle başlangıçta da klişe kullanmamak çok önemli. Okuru ilk andan etkileyebilmek için “hook” dediğimiz etkileyici bir giriş cümlesi ile başlanabilir. Bir hikayenin heyecanlı başlangıcı gibi yazdığınız takdirde daha sürükleyici bir yazı olacağından emin olabilirsiniz.

4- Süslü Kelimeler

İngilizce kabiliyetinizi ve dile yatkınlığınızı göstermek tabi ki başvurunuzun tüm kısımları için çok önemli. Fakat personal statementlarda asıl amacın sizin kim olduğunuzu ve neye değer verdiğinizi anlamak olduğunu unutmayın. Eğer aşırı süslü, büyük kelimeler kullanarak başka biriymiş gibi yazmaya çalışırsanız bu okullar tarafından anlaşılabilir. Yüksek seviyede kelimeler kullanmanın yanında ana önceliğiniz her zaman kendinizi en doğru şekilde yansıtabilmek olsun. Başvurunuzun bu kısmında okullar en güzel, en üst seviye yazıyı kimin yazabileceğine değil, kendini en yaratıcı ve farklı şekilde kimin anlatabileceğini görmek istiyor. Bu sebeple yapmamanız gereken başka bir şey de olmadığınız biri gibi gözükmeye çalışmaktır.

5- Kariyer Odağı

Tabi ki üniversitede okumanın temel amacı iyi bir eğitim alarak kendinize iyi bir gelecek sunabilmek. Fakat personal statementınızın çok fazla kariyer odaklı olmamasını tavsiye ederim. Üniversitede okuduktan sonra kariyer olarak yapmak istediklerinize değil de okuma sürecinde kazanmak istediklerinize değinirseniz çok daha etkileyici olacaktır. Okullar bu yazıda sizin okumayı bitirdikten sonra ne yapacağınızı değil, niye orada okumak istediğinizi ve okuma sürecinde hangi özellikleri kazanmayı dilediğinizi görmek istiyor.

6- Yaşanan Zorluklar

Personal statementlarda genelde hayatınızda büyük bir etkisi olduğunuzu düşündüğünüz veya sizin kişiliğinizi değiştiren bir olaydan bahsedilir. Bu çocukluğunuzda yaşadığınız bir travma, büyük üzüntüye sebep olan bir olay veya yaşadığınız finansal zorluklar olabilir. Bu şekilde kendi kişiliğinizi anlatabilmeniz çok iyi olur fakat bu olayları bir şeyi yapmamış olmanız için bahane olarak göstermemeye önem vermelisiniz. Yaşadıklarınızın sebebiyle neler yapamadığınızı, eksik kalan şeyleri söylemektense çektiğiniz zorlukların size ne kattığını ve sizi ne şekilde değiştirdiğiniz anlatın. Tabi ki bu problemlerin hayatınızdaki kötü etkilerinden de bahsedebilirsiniz fakat bunu bir bahane şeklinde yazmamaya özen gösterin. Mesela bunların sizin kişiliğinizi şekillendirilmesinde nasıl bir etkisi oldu, bir şeye karşı görüşünüzü değiştirdi mi, değerlerinizi nasıl değiştirdi gibi soruları cevaplayarak başarılı bir yazı yazabilirsiniz.

Esra Çelebi

--

--