TANKS R US (TOYS R US)

Halil Yıldırır
Valör
Published in
2 min readApr 30, 2022
Jennifer Allora & Guillermo Calzadilla — Track and Field, Installation, 2011,
Venice Biennale 2011, United States Pavilion — Photo: Andrew Bordwin

Ters dönmüş bir tank, sağ paletinin üzerine yerleştirilmiş bir koşu bandı ve bunun için özel tasarlanmış palet altı tekerler… 2011 yılındaki Venedik Bienali ABD Pavyonu’nda sergilenen bu çalışma oldukça ses getirmişti.

Jennifer Allora & Guillermo Calzadilla — Track and Field adlı çalışmalarını açıklıyorlar

Koşu bandının üzerinde gerçek Amerikan atletler, bienal süresince belli sürelerde koşuyorlar ya da tempolu yürüyüş yapıyorlar. Farklı disiplinlerin ortak bir karması olan iş, Amerika’nın askeri zihniyetini, atletizmini ve ulusalcılığını bir bakıma gözler önüne seriyor. Çünkü iş, içinde barındırdıklarıyla fazlasıyla Amerikan! Koşan atletler adeta çok hızlı akan şehir hayatına uyum sağlamaya çalışan Amerikalılar gibi, hızlı akan bir tüketimi simgeliyor. Tankın ters döndürülmesi ise Franz Kafka’nın Dönüşüm adlı kitabındaki Gregor Samsa karakterinin böceğe dönüşmesi gibi, kendine yabancılaşan bir yapı.

Tankın ters dönmüş olması ve atletlerin olduğu yerde koşması, G. W. Bush döneminin başarısız askeri uygulamalarına (Afganistan, Irak) bir gönderme!

Bu yabancılaşmayı sürdürdüğünün farkında olmadan şehir yaşantısının hızına ayak uydurmaya çalışan Amerikalılar.

Venedik Bienali’ni sanat dünyasının olimpiyatı olarak farz edersek, sanatçıların olduğu bir etkinlikte ülkelerin askeri güçleriyle ilişkili sembollerinin rekabetçi sporlarla harmanlanması fikri, rutinin, kontrollü bir biçimde salt jimnastikçiler tarafından döndürüldüğü özel bir durumu ortaya çıkarıyor.

Jennifer Allora & Guillermo Calzadilla — Track and Field

Enstalasyonun mekanla ve seyirciyle kurduğu ilişki, çıkardığı ciyaklamaya dönük palet sesleriyle onları kendine çekip beklenmedik samimi pozlar yaratmasında ya da onlara işkence ederek, onları bu sese maruz bırakmasında bulabiliriz. Çalışma Amerika’nın gürültülü pop yayılmacılığının ve kendinden olmayanlara karşı nasıl bir tutum takındığının vücut bulmuş hali. Benim yaptıklarıma katlanmak zorundasın; çünkü ben gittiğim yere barış ve demokrasi götürüyorum(!) düsturuyla meşrulaştırılan askeri hamleler… Bu eserde de karşımıza böyle bir durum çıkıyor aslında: Serge Guilbat’ın New York Modern Sanat Düşüncesini Nasıl Çaldı adlı kitabında bahsettiği gibi, insanlara özgürlük satarak ya da böyle yaptığınıza ikna ederek, merkezleri değiştirebilirsiniz.

Her şeye rağmen atletlerin askeriyeye ait bir tankın üzerinde, açık havada görece özgür bir şekilde koşması da buna delâlet. Fazlasıyla politik ve öz eleştiri kokan bu işi yapan sanatçılar, Jennifer Allora ve Guillermo Calzadilla Porto Riko’da yaşıyor ve çalışmalarını da orada sürdürüyorlar. Diğer çalışmalarında da genellikle Amerika’nın politikalarını eleştiren sanatçıların, Amerika’yı temsil etmek için seçilmeleri ise siyasi ve sanatsal açıdan oldukça etkili bir hamle. Jennifer Allora da bir söyleşisinde bu duruma dikkat çekmekte: “Bizler ilk defa Amerika’yı temsil etmek için ve muhtemelen de Porto Riko’da yaşadığımız için seçildik. Şundan eminim, örneğin Idaho’da falan yaşasaydık eğer, temsil için zorlayıcı bir aday bile olamazdık.”

Sonuçta bu neyi temsil eder ve sen neyi temsil edersin çıkmazından başarılı bir şekilde sıyrılan sanatçılar, Jennifer Allora & Guillermo Calzadilla’ya göre bu çalışmalar: “Siyasal sanatın mekanizmalarının, piyasaya nasıl girdiğini ve nihayetinde nasıl nötrleştiğini/tarafsızlaştığını ele almaktadır.” Fakat çalışma eleştirel bir tartışmadan uzak mıdır? Ya da politik olarak doğru olan, politik bağlantı kisvesi altında ana akıma katılmış mıdır? Cevaplar sizde.

Bu makalenin orijinal hali Plato Sanat, Mart 2017 tarihinde, Blog Bölümünde yayımlanmıştır.

Makaleyi beğendiyseniz aşağıdaki 👏🏻‘a istediğiniz kadar tıklayabilir ve yazının diğer insanlara ulaşmasına daha fazla katkıda bulunabilirsiniz.

--

--

Halil Yıldırır
Valör
Editor for

Visual Artist | Poet | Art Critic — [member of AICA Tr] | PhD in Art