Kurumsal personel servisleri ile başlayan Volt hikayem
Tam bir sene önce Volt’la görüşmelerim başladı. Ben de birçok kişi gibi “tam benim fikrim!” diyerek ilk iletişime geçmiştim. Bir önceki işimden daha girişimci ve hareketli bir iş arayışı için ayrılalı bir ay olmuştu. Ama her gün işe gidip gelirken keşke arabalı birini bulsam diye düşünmeye başlayalı 6 ay olmuştu.
Benim işe gidiş-geliş rutinim önce anlatıyım. İş yerim Ümraniye’deki plazaların olduğu yerdeydi. İşe çok uzak olmamak için Bostancı’ya yakın bir eve çıktım ve servis’le gidip gelmeye başladım. İlk başta çok avantajlı olarak görünen özellik zaman geçtikçe gözüme batmaya başladı.
- Servis saatleri: Her gün aynı saatte alması gereken servis bazen gecikiyor, bazen çok erken ulaştırıyor, vb. Ama bazen de ben kaçırıyorum ve ofisin lokasyonu itibaren tek çare taksi oluyor. Tabii ki bu taksi harcaması da kendi cebimde olmak zorunda. Güne mutsuz bir başlangıç olmasın diye gülüp geçmeye çalıştığım günler oluyor. Neyse ki servis güzergahımın kısa olması ile şanslıyım. İlk durak ve son durak arasında çok saat farkı olan bir çok servis var. Trafikte harcadığı zamanın yanı sıra servisin güzergahsından dolayı fazladan 1 saat kaybeden çalışanlar da var.
- Servis optimizasyonu: Firmalarda tabii ki de çalışanların ikamet ettiği semtlere göre bir optimizasyon yapılıyor. Servis’deki kişi sayısı ve güzergah bu şekilde belirleniyor. Ancak optimizasyon bazen bir yere kadar. Özellikle servis kapasitesinden artı/eksi 1 oldu mu sorunlar başlıyor. Bölünecek mi, nasıl bölünecek, yoksa “herkes her gün gelmiyor” diye geçiştirilecek mi. Hiç bir güzergah üzerinde oturmayan yeni birinin işe başlaması Personnel Filo Hizmetlerinde karışık bir problem yaratıyor. Ara sıra bürokrasi ve torpil de kendini gösterebiliyor. Bir yanda optimizasyonu, bir yanda çalışan mutluluğu.
- İstikamet ve Rota: Kurallara göre oynayanlar için kayıtlı olmadığın bir servise binmek yasaktır. Ama Cuma günleri Taksim ve Kadıköy servislerinde bir yoğunluk, yer kapmak için 10 dakika önce çıkmak şart. Koltuk servise kayıtlı olanın hakkı mı erken binenin mi? Ayakta gitmek servis şöförünün inisiyatifinde olması doğru olmasada gerçekler bunlar. Bir gün iş çıkışında benim Levent’e gitmem gerekiyor; oradan geçen bir servis varmış. Ancak o gün Levent’de inen arkadaş olmadığı için şöför oradan geçmeyecekmiş ki diğer üyeleri evlerine daha erken ulaştırsın.
- Mesai sonrası: Bazı günlerimiz toplantılarda geçiyor ve yarına yetişmesi gereken işler üzerinde çalışamıyoruz. Bu duruma yönelik, bir çok iş yerindeki gibi, bizde saat 8'de bir kaç servis kalkiyordu. Tabii bu servislerin rotalarını günlük talebe göre organize etmek çok mümkün olmadığı için bir kaç merkezi lokasyon belirlenmişti. Firma için taksi harcamalarını elimine etmek için daha sürdürülebilir bir yöntem olması ile birlikte bana uygun olmayan bir lokasyonda inip yolumun devamını kendi kaynaklarımla karşılamaya zorluyor.
- Büyük resim: “Biri olsa da onunla gitsem.” “Kesin biri vardır. Onu bulsam da onunla gitsem.”e dönüştü ve aklımda çınlamaya devam ederken daha büyük resmin farkına varmaya başladım. Servisten artık baya sıkılmıştım. Ayda bir aynı mahallede oturan iş arkadaşım arabasını alıyordu ve birlikte gidiyorduk (servis’den yaklaşık 1 saat sonra yola çıkarak :p) Mümkünatını fark ederek biraz daha esneklik, güvenirlilik ve rahatlık aramaya başladım. Böyle yolculuk paylaşmalarımın artmasını ümit ediyordum. Bir gün Kadıköy’e gitmek isteyen bir arkadaşı yan plazada çalışan bir arkadaşımla iletişime geçirdim. O gün çevremizdeki firma ve çalışanlarla olabilecek network değerine uyandım. Onlarca plaza arasında 7'de çıkıp Bostancı’ya gidecek olan birileri vardır. Onlar sayesinde 8'i beklemeyip 7'de çıkabilirim. Aslında onlar sayesinde servis saat, güzergah, veya yer durumunu düşünmeyip istediğim gibi hareket edebilirim. İş yerime farklı toplu taşıma alternatiflerin olmaması artık bana engel yaratmıyor. Taksi bulma derdine düşmem, altımda arabam varmışcasına rahatlığa kavuşurum.
Bostancı’da oturan ve Ümraniye’deki plazalardan birinde çalışan kişileri nasıl bulabilirim?
Bu soruyla başlamış olmama rağmen Volt’la karşılaştıktan sonra bu detaylarını düşünmeye başladım. Daha verimli bir ulaşım hizmeti yaratılabilir fikrine odaklanmaya başladım. Her firmada servislerden faydalanmayı tercih etmeyen ve hali hazırda arabasıyla yola çıkan bir çok kişi var. Bu kişileri servise yönlendirmek çok zor ama mantıkı ters çevirip onlarla birlikte verimliliği artırabiliriz.
