Agatha Christie: Bir Dedektifin Arka Planı

Suçun Kraliçesi ve Dedektif Hikayelerinin Dehşetli Dünyası

Kim Possible
Yazı Rehberi
3 min readMar 27, 2024

--

Tam adıyla Agatha Mary Clarissa Christie, 15 Eylül 1890'da İngiltere’de doğdu. Babası Amerikalı Frederick Alvah Miller, annesi ise İngiliz Clara Boehmer’di. Babası Agatha küçükken öldü. Evde eğitim gören Agatha, yalnız bir çocukluk geçirdi. 16 yaşında eğitim için Paris’e gitti ancak kısa sürede geri döndü. Paris’te geçirdiği süre boyunca duygusal konuları ele alan kısa hikayeler ve şiirler yazdı.

1914 yılında I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Christie, gönüllü olarak hemşirelik yapmak üzere bir hastanede çalışmaya başladı. Aynı yıl Pilot Albay Archibald Christie ile evlendi ve yeniden Fransa’ya gitti.

1920 yılında Christie’nin ilk polisiye romanı olan “The Mysterious Affair at Styles” (Ölüm Sessiz Geldi) adlı romanı yayımlandı. Birçok ünlü yazar gibi Christie, birçok yayınevi tarafından reddedildi. Christie’nin en uzun süreli karakteri Hercule Poirot adlı ünlü dedektifin ilk görünüşünü bu kitaptaydı. Roman, halkın dikkatini çekti ve Christie’ye büyük bir okuyucu kitlesi kazandırdı.

1926 yılında eşi Archibald Christie ile aralarında bir anlaşmazlık yaşandıktan sonra gizemli bir şekilde ortadan kayboldu. Arabası ağaçlara çarpmış, bavulları dağılmış şekilde terk edilmişti. Ortadan kaybolması büyük bir ilgi ve merak uyandırdı ve olay medyada geniş yer buldu. On bir gün sonra Christie, bir otelde bulundu ancak hafızasını kaybettiğini ve bu süreçte yaşadıklarını hatırlamadığını iddia etti. Yazar A. N. Wilson’a göre ise Agatha Christie psikojenik amnezi yaşamıştı. Bu olay, ilerleyen yıllarda da spekülasyonların ve tartışmaların konusu oldu.

1928'de boşanarak ilk evliliğini bitirdi ve kendisini tamamen yazmaya adadı. Aynı yıl çıktığı uzun bir seyahatte tanıştığı arkeolog Max Mallowan ile 1930'da ikinci evliliğini yaptı. Yine bu seyahatte en ünlü kitaplarından birisi olan “Murder on the Orient Express” (Doğu Ekspresinde Cinayet) adlı romanını İstanbul’da, Pera Palas otelinde yazdı.

Christie’nin yazma kariyeri boyunca yazdığı eserler arasında kısa hikayeler, romanlar, tiyatro oyunları ve şiirler bulunmaktadır. Ancak en çok tanındığı tür polisiye romanlarıdır. Okuyucularını sona kadar merakta tutmayı başaran yazar, pek çok romanında beklenmedik ve şaşırtıcı sonlarla ün kazandı.

Christie’nin eserleri dünya çapında geniş bir okuyucu kitlesi tarafından ilgiyle okunmuş ve 45 dile çevrilmiştir. Polisiye edebiyatının klasiklerinden sayılan eserleri birçok kez sinemaya, diziye ve tiyatroya uyarlanmıştır.

Agatha Christie, yazarlık kariyeri boyunca pek çok ödül kazandı ve dünya çapında milyonlarca kopya sattı. Kendisi, “Dünya’nın En Çok Satan Yazarı” unvanını kazandı ve kitapları, günümüzde hâlâ polisiye okuyucularını büyülemeye devam ediyor. 12 Ocak 1976'da Oxfordshire’daki Wallingford’de vefat eden Christie, Naaşı Wallingford yakınlarındaki St. Mary’s Cholsey Kilisesinde yakıldı.

Hercule Poirot: Christie tarafından yazılan Belçikalı dedektiftir. Christie’nin en ünlü ve uzun süreli karakteridir, 33 romanda 54 kısa hikâyede görülmektedir. Poirot, düzen hastası bir dedektiftir. Belki de birçok vakayı da bu tutkusu sayesinde çözmüştür. Ne kadar uzun bir süre romanlarda görsek de Christie 1930'da Poirot için çekilmez biri dedi fakat halkın Poirot’u sevmesiyle onu öldürmedi. Christie’ye göre halkın sevdiği şeyi üretmek kendi göreviydi.

A. N. Wilson: Andrew Norman Wilson, eleştirel biyografiler, romanlar, popüler tarih çalışmaları ve dini görüşleri ile tanınan İngiliz yazar ve gazete köşe yazarı.

Psikojenik amnezi: Psikolojik sebepler sonucu oluşan amnezidir. Uzak geçmiş, son birkaç yıl, ay, gün ya da saniye içinde sahip olduğumuz bilgi ve anıların unutulması.

Eserlerinden birkaçı;

Ölüm Sessiz Geldi: İlk romanıdır. Genel olarak Hercule Poirot’u tanıtma romanıdır.

Ölüm Çığlığı: İlk Miss Marple romanı olan Ölüm Çığlığı, St. Mary Mead köyündeki zengin bir adamın ölümüyle ilgilidir.

Cinayet Alfabesi: Bir seri katilin öyküsünden çok daha fazlası olan Cinayet Alfabesi, gerilim ve merak dozu hayli yüksek bir roman çünkü işin içinde çok zeki bir katil var ve bu katil Poirot ile kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor.

Ölüden Gelen Mektup: Yaşlı ve zengin bir kadının başına gelen ufak tefek kazalardan şüphelenmesiyle Poirot’u yardıma çağırır.

Doğu Ekspresinde Cinayet: Poirot’un tren yolculuğu sırasında trende Amerikalı bir yolcu öldürülür. Tren idaresiyle ilgilenen Bay Bouc dedektif Poirot’dan yardım ister.

Editör: Buse Özcan

--

--