Başarısız olmak her zaman kötü değildir!
Başarısızlığın Faydaları
Hiç kimse, hiçbir zaman başarılı olamaz, olmamalı fakat ülkemizde bu başarı öyle bir hale geldi ve devam ediyor ki; neden başarısız olduk demek yerine el alem ne diyecek diyoruz. Bu başarısızlığı nasıl telafi edebiliriz demek yerine de yine el alem ne diyecek baskısı ile yaşamaya devam ediyoruz. Her zaman baskı ile başarılı olmayız ki…
Bizim ülkemiz neden ‘el alem ne der?’ diyerek yaşıyor ve bu algıları ne zaman kırılır çok merak ediyorum. Doğruyu söylemem gerekirse ne yazık ki bu konuda pek de ümitli değilim.
Keşke başarısız olunduğunda el alem ne der demek yerine, bunu nasıl düzeltebiliriz diyerek farklı çalışma metotları oluştursak kendimize ve başarısızlığın da hayatımızda mümkün olduğunu anlayabilsek.
Başarısız olan bir kişiye neden başarısız oldun, bu başarısızlığın altında ne yatıyor onu düzeltelim diyenler eminim ki bir elin beş parmağını geçmez.
Başarılı olduğumuzu anlamak için bana kalırsa, başarısız da olunması gerek; gerek ki o başarının kıymetini, gururlu hissettirişini anlayıp kavrayabilelim.
Bir de şey var mesela, herkesin sana güzel işler başaracağına inanışının sorumluluğu. Bu sorumluluk, bence, çok ağır bir yük. Sana güvenenleri hayal kırıklığına uğratma korkusu… Bazı kişiler bu korku ile elbet başarılı olabiliyor fakat başarılı olamayanlar, o korkunun üstesinden gelemeyip o yükü kaldıramayanlar da oluyor.
Bazen başarısız olan kişiler “Sen böyle değildin, eskiden çok başarılıydın.” gibi sözlere maruz kalabilirler. Hatta daha fazla ve ağır sözlere de. O an, hayal kırıklığına uğrattıkları için üzülürken o ağır sözleri duymak o kişiyi daha da üzebilir. Bunları söylemek yerine; o kişiye neden böyle olduğunu sormanız, beraber bir çözüm aramanız gerekir.
Elbet bazen insan arkadaşlarının manipülasyonuna veya eğlencesine kayabiliyor; çalışmayı bırakabiliyor; zamanında ben de bunları yaşadım ama bunu fark etmek veya fark edenin sözlerine inanıp kendine çeki düzen vermek de oldukça önem arz ediyor.
Mesela ben ortaokuldayken arkadaşlarım bana çokça ‘inek’ der dalga geçerlerdi. Şu an kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum; şimdi ki aklım olsaydı bu kelimeyi kafaya takmaz, çalışmaya devam ederdim ama o zamanlar çok kafaya takar, sinir olurdum. Liseye geçtiğimde tekrar bu ‘inek’ lakabını duymamak için çalışmayı bıraktım; sadece dersi dinleyip okul kurslarına katılmakla yetindim. Yine başarılıydım fakat öyle çok büyük başarıdan da bahsedemem dürüstçe söylemem gerekirse.
Şu an ki aklım olsa mesela oturur ders çalışırdım; kimin ne dediğini umursamazdım. Ben ders çalışmayı lisede bıraktığım için, son bir buçuk sene de pandemi ile evde olduğumdan verimli ders alamamıştım. Bunların etkisi ile mezuna kaldım; dershaneye gittim.
Aslında mezuna kalmak hiç aklımda yoktu; benim için mezuna kalmak kötü bir şeydi. Belki benim gibi düşünenler vardır. Şu an anladım ki; her kötü görünen, gerçekten kötü olmuyor. Mesela az önce dediğim gibi benim için mezuna kalmak kötü bir şeydi fakat mezuna kaldıktan sonra anladım ki aslında iyi ki de kalmışım. Kim ne demiş boş verin. Elbet bazı söylenenleri kabul edip dikkat etmek gerekiyor fakat bunun ayrımını yapmak sizin elinizde.
Başarısızlık kötü değildir neden?
— Başarı olmanın kıymetini, gururunu daha iyi anlarız.
— Hayatta her zaman ve her konuda başarılı olamayız ve öyle bir zorunluluğumuz da yok.
— Başarısızlığın verdiği deneyim ile yakın olduğun kişilere yol gösterici olabiliriz.
— Kriz ve vakit yönetiminde deneyim kazanırız.
— Şu an, her aklımıza geldiğinde andığımız ve büyük icatlar yapan bilim adamları da zamanında başarısız oldular.
— Her başarısız oluşumuzda bir deneyim kazanırız ve bir ders alırız.
— Başarısızlık bizi bazı keşiflere iter ve yeni şeyler öğrenmemizi sağlar.
Yalnız şunu unutmayın ki fazla başarısızlık da zarar getirir. Tıpkı her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi…
Bu yazımdaki amacım aslında başarısız olan çoğu kişi el alem baskısı adı altında kötü hissettiği ve yalnız olmadıklarını hatırlatmaktı. Umarım bunu başarabilmişimdir.
Diğer yazımda görüşmek üzere.
Editör: Berfin Yeşilyurt
