Bir Yazar Kendinden Kaçabilir Mi?
Bir yazar kendinden kaçabilir mi?
Bu soru, yazarlık serüvenine başlamak isteyenlerin veya kendini yazar olarak tanımlayanların sık sık karşılaştığı bir sorudur. Ben ise ‘’Peşine takılıp gelen kelimeler,’’ olduğu sürece bir yazarın kendinden kaçamayacağını düşünüyorum.
Kendinden kaçamayan bir yazar yazılarıyla da kendine ulaşır çünkü yazar olmak, sadece kelimeleri yan yana getirmek, bir hikaye veya bir fikir ortaya koymak değildir. Yazar olmak, aynı zamanda kendini tanımak, kendini ifade etmek, kendini geliştirmek ve kendini sorgulamaktır.
Yazarlık, sadece bir meslek değil, bir tutkudur. Bir yazar, yazmadan yaşayamaz. Yazmak, onun için bir ihtiyaçtır. Yazarak kendini anlatır, yazarak kendini arar, yazarak kendini bulur. Yazdıklarıyla hem kendi hayatını hem de okuyucularının hayatını etkiler. Yazdıklarıyla hem kendi zamanını hem de tarihi şekillendirir.
Bir yazarın kendinden kaçması mümkün değildir çünkü yazar, kendinden önce gelenleri okur ve kendinden sonra gelenlere ilham verir. Yazar kendi dönemini anlar ve kendi anlayışını oluşturur. Kendi meselesini seçer ve kendi üslubunu geliştirir.
Bir yazarın kendinden kaçması yerine, kendine yaklaşması gerekir. Kendi kimliğini, kişiliğini, değerlerini ve inançlarını tanıması gerekir. Yeteneklerini, eksikliklerini, güçlü ve zayıf yönlerini bilmesi gerekir. Hedeflerini, hayallerini, beklentilerini ve sorumluluklarını belirlemesi gerekir.
Bir yazarın kendine yaklaşması için yapması gereken en önemli şey ise okumaktır. Okumak, bir yazarın en büyük kaynağıdır ve hem bilgisini hem de hayal gücünü arttırır. Ayrıca farklı bakış açılarına ve üsluplara maruz kalmayı sağlar ve hem öğrenmeyi hem de öğretmeyi mümkün kılar.
Bir yazarın okuması gereken kitapları seçerken dikkat etmesi gereken bazı noktalar vardır. Öncelikle okuyacağı kitapların amacını ve ulaştırmaya çalıştığı noktayı bilmelidir. Sonra okuyacağı kitapların kalitesine ve güvenilirliğine bakmalıdır. Son olarak okuyacağı kitapların ilgisini çekip çekmediğine karar vermelidir.
Bir yazarın okuması gereken kitaplar sadece edebiyat eserleri değildir. Bir yazarın okuması gereken kitaplar arasında tarih, felsefe, psikoloji, sosyoloji gibi alanlara ait kitaplar da vardır. Çünkü bir yazarın sadece edebiyat bilgisi değil, genel kültür bilgisi de olmalıdır.
Bir yazarın kendinden kaçması yerine kendine yaklaşması için yapması gereken diğer bir şey de yazmaktır. Yazmak, bir yazarın en büyük eylemidir. Bir yazar yazarak kendini ve başkalarını tanır, duygularını ve düşüncelerini aktarır, sanatını ve mesajını verir.
Bir yazarın yazması için beklemesi gereken özel bir zaman veya mekan da yoktur. Bir yazar her zaman ve her yerde yazabilir.
Önemli olan kendini koşulsuz bir şekilde yazmaya bırakmak ve kelimelerin peşine takılıp gelmesine izin vermektir.
Editör: Berfin Yeşilyurt
