Bu Grup Bilinmeli: The Rose

Şerifenur Özata
Yazı Rehberi
Published in
5 min readApr 9, 2023

The Rose; J & Star Company tarafından kurulan Güney Koreli bir gruptur. Grup dört üyeden oluşuyor: Kim Woo-sung, Park Do-joon, Lee Ha-joon ve Lee Jae-hyeong.

Kim Woo-sung grubun elektro gitaristi ve vokalisti; Park Do-joon grubun klavyecisi, akustik gitaristi ve vokalisti; Lee Ha-joon grubun davulcusu, Lee Jae-hyeong grubun bas gitaristidir.

Tarzları pop rock, indie pop diye tanımlansa da elektronik müzikle yakından ilgileniyorlar. Grubun “Red” adlı şarkısı ve solist Woo-sung’un kendi solo çalışmalarında bunu görebiliyoruz .

The Rose, grup üyelerinin seçmiş olduğu bir isim. Grup üyelerine göre, ürettikleri müzik dikenlerin cesaretiyle çiçeğin güzelliğine sahip olduğu için ve Kore kültüründe çiçeklerin anlamları çok önemli olduğu için yola bu isimle devam etmişler. Hatta kendi aralarında çok tatlı bir esprileri de var. Kendilerini bir gül rengi ile eşleştirmişler. Woo-sung beyaz gülü temsil ediyor, bunun anlamı masumluk ve temizliktir. Jae-hyeong pembe gülü temsil ediyor, pembe gül, minnettarlık ve şükran ifadesidir. Do-joon kırmızı gülü temsil ediyor, kırmızı gül aşkı simgelemektedir. Ha-joon ise mavi gülü temsil ediyor. Mavi gül doğada bulunmayan bir türdür hatta Slav mitolojisinde Baba Yaga’ya mavi gül götüren kimsenin tüm dileklerine kavuşacağına inanılır. Kore kültüründe mavi gül mucize demektir. Grup, hayranlarına da “Black Rose” yani siyah gül ismini vermiştir. Koşulsuz sevgi anlamına gelen siyah gül aşkı da simgelemektedir.

Kim Woo-sung aslen Koreli olmasına rağmen yirmi yaşına kadar Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde yaşamıştır. İngilizcesi çok iyi olduğundan grubun uluslararası arenada tanınmasına çok büyük katkısı olmuştur.

Grup, 3 Ağustos 2017'de Hajoon tarafından yazılan “Sorry” ile çıkış yaptı. Billboard, The Rose’un “Sorry” şarkısını 14 Aralık’ta 2017'nin en iyi Kore pop şarkılarından biri olarak seçti.

Aynı ay içerisinde Paint It Rose adlı ilk Avrupa turnelerini 2018 Şubat ayı boyunca Brüksel, Moskova, İstanbul, Londra ve Budapeşte’de gerçekleştirdiklerini duyurdular.

Ülkemizdeki konsere gelin daha yakından bakalım. Öncelikle The Rose Avrupa turu boyunca en çok İstanbul’da zaman geçirdi. Türkiye’yi kardeş ülke sıcaklığı ile karşılayan grup, Türk insanının samimiyetinden ve Türk yemeklerinden oldukça etkilendiğini belirtti. Konser öncesi yaptıkları röportajda siyah gülün sadece Türkiye’de yetiştiğini öğrenince oldukça şaşırdılar. Röportajın sonunda ise tekrar Türkiye’ ye gelmek istediklerini belirttiler.

Daha sonra, 12 Ocak 2018'de Billboard tarafından 2018'de izlenen en iyi 5 Koreli sanatçıdan biri olarak listelendiler. 16 Nisan 2018'de Void adlı ilk mini albümleri yayınlandı. Grup, Amerika turları sırasında Billboard’la röportaj gerçekleştirdi: “The Rose’un amacı, dinamik pop-rock aracılığıyla insan duygularının daha karanlık unsurlarını vurgulamaktır.”

Bu mini albümde en sevdiğim şarkı I.L.Y, dinlerken en çok eğlendiğim şarkı ise Like We Use To olmuştu. Dinlerken şarkı sözlerinin anlamlarının da çok güzel olduğunu fark etmiştim, bu sebeple Türkçe çevirilerini de sizinle paylaşacağım.

4 Ekim 2018’de Dawn adlı ikinci mini albümlerini yayınladılar.

Bu albüm şüphesiz benim en favori albümlerimden biri. Şarkıların genel teması platonik aşk üzerine kurulu. Bu albümden en sevdiğim şarkı Insomnia, dinlerken dış dünyayı unuttuğum şarkı ise Take Me Down.

13 Ağustos 2019’da grup üçüncü single albümleri Red’i yayınladı. Ardından 17 Ağustos 2019’da ikinci dünya turları olan We Rose You Live Tour’a başladılar.

Bu albümde en çok sevdiğim şarkı California. Şarkının verdiği his o kadar güzel ki en sevdiğim arkadaşlarımla yazın sahil kenarına doğru yola çıkmışım da bu şarkıyı açmışım gibi hissettiriyor. Ne zaman dinlersem dinleyeyim kendimi rahatlamış hissediyorum.

Keşke her şey bu kadar pembe bir rüyanın içinde gibi devam etseydi ama öyle olmadı.

28 Şubat 2020'de The Rose’un, J & Star Company’ye sözleşmesini feshetmek için dava açtığı bildirildi. Grup davasında, ajansın, çıkışlarından bu yana herhangi bir ödeme yapmadığını ve sıkı bir tanıtım programı talep ettiğini iddia etti. J & Star Company suçlamaları reddetti ve “Gerekli tüm yasal önlemleri alacağız,” dedi.

4 Mart 2020'de J & Star Company, The Rose’un şirket aleyhindeki iddialarını ve suçlamalarını çürüten ikincil bir bildiri yayınladı ve grubun dürüst davranmadığını açıkladı. Şirket sözleşme ihlali, şirket adını karalama gibi birçok nedenden dolayı karşı dava açacaklarını açıkladı.

Bu dava The Rose’un lehine sonuçlandı. Woo-sung California’da yeni bir şirket kurdu ve şu an faaliyetlerini bu şirkete bağlı olarak sürdürüyorlar.

24 Ağustos 2020’ de, hayranlarına ithafen “Black Rose” single’ını çıkardılar. Şarkı, grubun yeni YouTube kanalında yayınlandı. Daha sonra üyeler, askerlik faaliyetlerini yerine getirmek için çalışmalarına kısa bir ara verdi.

Eski şirketle olan anlaşmalarını tamamen feshetmek için kaydı ve anlaşması önceden yapılmış olan Beauty and the Beast şarkısı 2021 yılında yayınlandı. Bu şarkı için “Beauty and the Beast, bizim özgürlük marşımız,” ifadesini kullandılar.

Verilen bu arada grup üyelerinden Woosung solo çalışmalarına devam etti.

Bu çalışmalarının ardından albüm hazırlıklarına başlayan grup 7 Ekim 2022 tarihinde Heal albümünü yayınladı. Dili daha çok İngilizce ve tarzı daha çok rock olan bu albüm müzikseverler tarafından ilgi ile karşılandı.

Albümün yayınlanmasından sonra Heal Together World Tour kapsamında konserler vermeye ve festivallerde de performans göstermeye devam ediyorlar.

Kuşkusuz hepimiz dinlediğimiz müziklerde kendimizden parçalar buluruz. Kimsenin gösteremediği önemsiz parçaları, dinlediğimiz şarkılar melodileri ile besler ve onları muhteşem mücevherler haline getirir. Bu sebeple dinlediğimiz şarkılar bu kadar özel ve değerlidir belki. İşte benim de en değerli mücevherlerimden biri olan bu grup ve onların sanki siren şarkısıymış gibi sihirli olan şarkıları.

Müzik benim için akla gelebilecek en birleştirici ve en iyileştirici güç. Sanki herkesin bildiği evrensel bir dil ve insanların arasındaki gizli bir pamuk ipliği. The Rose da müziği etkili bir biçimde kullanan gruplardan biri. Dinleyenleri ile olan bağları ve dinleyicilerinin birbirleri ile olan bağları da pamuk ipliğinden daha güçlü.

Hiçbir kötülüğün içine giremediği saf iyilik dolu bir dünyayı bize sunan, duygularımızı kabullenip bu evrensel dili ustaca kullanan The Rose şüphesiz bu dünyanın devamı için ihtiyaç duyacağımız sanatçıları içinde barındıran harika bir grup.

Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Tekrar görüşmek üzere. Müzik dinlemeyi unutmayın.

editör: Pozan

--

--