GIDA FÜTÜRİZMİ

Geleceğin Besinleri: Alternatif Proteinler

Mevcut protein kaynakları gelecek nesilleri beslemeye yetmezse ne yapacağız?

Rumeysa Yolcu
Yazı Rehberi

--

Küresel gıda sistemleri, mevcut beslenme şeklimizi sürdürebilmemiz için

  • dünyanın sınırlı tatlı su kaynaklarını aşırı derecede tüketiyor,
  • verimli toprakları bozuyor,
  • tüm ormanları yok ediyor.

Dünyadaki ekosistemlerin yaklaşık %60'ının halihazırda bozulmuş veya sürdürülemez şekilde kullanıldığı tahmin edilmektedir.

Başta, Batı ülkeleri olmak üzere birçok ülkede bireyler günlük ihtiyacını aşan seviyelerde protein tüketmektedir ve bunun büyük bir kısmı hayvanlardan gelmektedir.

Et ve süt ürünlerinin yüksek kaliteli protein ve temel besin kaynağı olduğunu inkar edemem. Ancak bunların yoğun üretimi, yüksek çevresel tahribata neden olmaktadır.

Dünya nüfusunun 2050 yılında 9,7 milyara ulaşması beklenmektedir.

İnsan nüfusu artarken doğal kaynaklarımız da giderek azalacak. Gelecekte daha az doğal kaynak ile bugün ürettiğimizden daha fazla besin üretmek zorunda kalacağız.

alternatif protein kaynakları nelerdir, alternatif proteinler, gıda fütürizmi
Kaynak: Canva

İçinde bulunduğumuz bu durum akıllara şu soruyu getiriyor:

Mevcut besin sistemlerimiz, gelecekteki besin ve protein taleplerini karşılayabilecek mi?

Soya ve baklagiller gibi protein açısından zengin bitkilerin tüketiminin artması çözümün bir parçası olabilir. Küresel besin geleceğini güvence altına almak, ne yediğimizin yanı sıra besinimizi üretme şeklimizde de değişiklikler gerektirmektedir. Bu yüzden bilim insanları, farklı protein alternatifleri üzerine de çalışmaktadır. Gelecekte market raflarında daha ilgi çekici seçeneklerle karşılaşabiliriz.

Alternatif Protein Kaynakları

Alternatif protein kaynaklarının dört ana grubu vardır.

1. Et Analogları

Soya ve baklagiller gibi protein açısından zengin bitkiler, yemeklerde hayvansal proteinin yerine kullanılabilir veya eti taklit eden ürünlere dönüştürülebilir. Örneğin tofu, tempeh veya seitan gibi et ikamelerinin tüketimi yaygındır.

Et analoglarının üretilmesi, sera gazı emisyonlarındaki azalmayla ilişkilendirilmekte ve bu da et analoglarını hayvancılığa göre daha sürdürülebilir bir alternatif haline getirmektedir.

plant based meat, bitki bazlı et, bitki bazlı köfte, bitki bazlı sosis, gıda fütürizmi, alternatif protein
Kaynak: Canva

Vejetaryenler arasında popüler olan bitki bazlı ürünler, daha geniş popülasyonların iştahını çekebilmesi için besin endüstrisi tarafından gerçek etten ayırt edilmez hale getirilmeye çalışılıyor.

Bitkiler, baklagiller, kuruyemişler ve mikoproteinler; vejetaryen burger, sosis ve köfte üretiminde kullanılıyor. Ancak et analoglarının dokusunu ve lezzetini gerçek ete benzeyecek noktaya kadar arttırmak ilave kalori, yağ ve sodyum eklenmesine yol açabilir.

2. Laboratuvarda Üretilen Yapay Et (Kültürlenmiş Et)

Laboratuvarda üretilen et deyince aklınıza bilim kurgu filmler gelebilir ancak 2013 yılında laboratuvarda ilk burger üretildiğinde bu gerçek oldu.

Kültürlenmiş et üretmek için canlı hayvanlardan kök hücreler toplanır ve besin açısından zengin bir ortamda büyütülerek kas dokusuna dönüştürülür.

cultured meat, yapay et, kültürlenmiş et, laboratuvarda üretilen yapay et, gıda fütürizmi, alternatif protein
Kaynak: Canva

Yapay et üretiminde amaç, hayvanları kesmek zorunda kalmadan güvenli ve hastalıksız et üretmektir.

Köfte ve kıymaya alternatif üretmek oldukça kolayken bifteği taklit etmek henüz mümkün değildir.

Laboratuvarda yetiştirilen etin çiftlik hayvanlarına göre daha az sera gazı ürettiği, daha az suya ve toprağa ihtiyaç duyduğu iddia ediliyor. Ancak şu anda tüm topluma hitap edecek şekilde büyük ölçekli üretim sistemleri kurulmamıştır. Gelecekte bu sistemlerin kurulması, enerji gereksinimlerinin önemli ölçüde daha yüksek olduğunu ortaya çıkarabilir.

3. Mikroalg ve Deniz Yosunu

Algler, çeşitli su habitatlarında yetişen geniş bir organizma grubudur. Büyüklüklerine ve yapısal karmaşıklıklarına göre makroalgler ve mikroalgler olarak ikiye ayrılır.

Deniz yosunu olarak da bilinen makroalgler, insan gözüyle görülebilen çok hücreli organizmalardır. Asya mutfağının önemli bir bileşeni olup suşi ve miso çorbası gibi birçok yemekte kullanılır.

Mikroalgler yalnızca mikroskopla görülebilen tek hücreli organizmalardır. Bunlar daha çok Chlorella ve Spirulina gibi gıda takviyeleri olarak satılmaktadır.

mikroalg, makroalg, deniz yosunu, alg tüketmek, algae, seaweed, gıda fütürizmi, alternatif protein
Kaynak: Canva

Algler, iyi bir protein kaynağıdır ve bazı türleri yumurta, soya fasulyesi ve sütle karşılaştırılabilir düzeydedir. Dezavantajı ise alglerin çiğ veya işlenmeden yenildiğinde sindiriminin zor olmasıdır.

Algleri doğal ortamlarında üretmek daha kolay, daha uygun fiyatlı ve sürdürülebilir olsa da verimliliği daha düşüktür.

Günümüzde artan talepleri karşılamak için alg üretimi, ekonomik ve çevresel maliyetleri daha yüksek olan kontrollü yetiştirme sistemleri gerektirir.

4. Yenilebilir Böcekler

Biz, bir böceği yemek fikrinden çekinsek de dünyanın birçok yerinde yenilebilir böcekler normal karşılanmaktadır.

Yenilebilir böcekleri deneyenler, kızarmış cırcır böceği tadının tıpkı tavuk gibi olduğunu ve mükemmel bir atıştırmalık olduğunu iddia ediyor.

edible insects, yenilebilir böcekler, böcek yemek, entomofaji, gıda fütürizmi, alternatif proteinler
Kaynak: Canva

Böcek yeme fikri geniş çapta kabul görmese de gelecekte alternatif protein kaynağı olarak giderek daha fazla önerilmektedir. Sebebi ise yüksek besin değeri ve düşük ekolojik ayak izine sahip olmasıdır.

  • Alternatif protein kaynakları hakkında siz ne düşünüyorsunuz?
  • Laboratuvarda üretilen ete ne kadar güvenebilirsiniz?
  • Bu alternatifleri beslenmenize eklemek ister misiniz?

Yazımı beğendiyseniz alkış atarak bana destek olabilirsiniz. (Maksimum 50'ye kadar alkış atılabildiğini biliyor muydunuz?)

Beni Instagram’da @dytrumeysayolcu hesabımdan takip edebilirsiniz.

Diğer içeriklerimi okumak isterseniz:

Editör: Buse Özcan

--

--