Innsmouth Üzerindeki Gölge — H.P. Lovecraft Kitap İncelemesi
En sevdiğim H.P. Lovecraft kitabını birlikte inceliyoruz.
“Delilik nerede sona erer ve gerçeklik nerede başlar?”— H.P. Lovecraft, Innsmouth Üzerindeki Gölge, Sf. 75
Geçenlerde kitaplığıma bakarken tekrar gözüme çarptı. Uzun yıllar önce okuduğum bir kitaptı. Lovecraft’ın diğer kitapları arasında öylece duruyordu. Sanki kitap, tekrar okunmayı, tekrar benim o dünyaya çekilmemi bekliyordu. Tıpkı baş karakterde olduğu gibi benim de istemsizce Innsmouth kasabasında bulunmamı istiyordu.
Kitabı raftan çekip alırken tekrar okuma düşüncesi çok baskındı fakat aynı satırları tekrar okuyup gergin dakikalar yaşamak da istemiyordum. Bu yüzden beni zamanında böylesine etkileyen bir korku kitabına hak ettiği incelemeyi yazmaya karar verdim ve işte buradayız! Bir yanımda alıntılara bakabilmem için kitap duruyor, bir yanımda da gerçek hayata dönmemi sağlayacak acı kahvem.
H.P. Lovecraft’ın 1930'lu yıllarda yazdığı ve kendisi hayattayken yayınlanan tek eseri olan Innsmouth Üzerindeki Gölge, Lovecraft’ın diğer eserlerinde de baskın olan Cthulhu Mitosu’yla ilişkili bir novella* aslında.
Novella*: Uzun hikâye veya uzun öykü. Hikâyeden uzun, romandan daha kısa, olayları hikâyeden daha ayrıntılı ve kişi kadrosu hikâyeden daha geniş olan bir edebî türdür.
Hikaye; hem anlatıcı hem de baş karakterimizin, Massachusets’de bulunan neredeyse terk edilmiş bir kasaba olan Innsmouth’a olan yolculuğunu, orada yaşadığı tuhaflıkları ve dehşet dolu anları anlatıyor. Hikayenin beni çekmesinin asıl sebebi Lovecraft tarafından yazılmış olması değildi. Klasik, güvenilir, tahmin edilebilir bir korku hikayesi konusuna sahip olmasıydı. En azından kitabın arka kapağı bana bu izlenimi vermişti fakat ben bir detayı atlıyordum. Hikayenin yazarı Lovecraft’tı ve ben daha önce Deliliğin Dağlarında kitabını okumuş birisi olarak bu hikayesinin de tuhaflıklarla dolu olacağını tahmin edememiştim.
Belki de ne bekleyeceğimi tahmin edememiş olmam bu hikayeyi böylesine sevmeme sebep oldu, bilmiyorum.
“Innsmouth’u ilk ve -şimdiye kadar- son kez gördüğüm günden önceki güne dek, oranın adını hiç duymamıştım. Reşit olmamı New England turuyla kutluyordum -hem geziyor hem de tarihi eserler ve soyağacım hakkında bilgi topluyordum- ve kadim Newburyport’tan dosdoğru Arkham’a, annemin ailesinin memleketine geçmeyi planlamıştım.” — H.P. Lovecraft, Innsmouth Üzerindeki Gölge, Sf. 7
Karakterimiz Arkham’a gitmek için bilet paralarının fazla olması sebebiyle Innsmouth kasabasından geçerek annesinin memleketine gitmeyi tercih ediyor ve aslında her şey böyle başlıyor.
Baş karakterimiz Innsmouth tarihi ve halkı ile ilgili daha fazla bilgi öğrendikçe her şey git gide tuhaflaşıyor. Tabii, karakterimizin kasabaya gidişinin ardından burayı araştırmaya oradaki insanlara kasaba hakkında sorular sorup daha fazla bilgi almaya çalışıyor.
Burada beni en çok şaşırtan şey; karakterin konuştuğu kişilerin hep Innsmouth’lu olmayan fakat orada çalışan, yaşayan insanlar olmasıydı. Hoş şimdi düşündüğümde bu oldukça mantıklı geliyor çünkü Innsmouth’un yerli halkı tuhaf…
Fazlasıyla tuhaf…
İşlerin iyice gerilmesi ve okuduğum her satırda, her paragrafta kitabı biraz daha gergin ve korkarak okumam ise karakterimizin Innsmouth kasabasında geceyi geçirmek zorunda kalmasıyla başlıyor.
Sonrasını anlatmayı istesem de hem o gerginliği okurken yaşamanızı istiyorum ki zaten bazı kısımları tekrar okumak şu an istemediğim bir adrenaline sebep oluyor.
“Bu yeryüzünde yaşamdan bana kalan her şeyin, iç huzurumun ve Doğa’yla insan zihninin uyumuna duyduğum güvenin tamamen sona erişiydi bu.” H.P. Lovecraft, Innsmouth Üzerindeki Gölge, Sf. 75
İlk defa okuyorsanız mükemmel bir etki veriyor ama o kasabaya siz de karakterle birlikte adım attığınız için ikinciye ve üçüncüye okuduğunuzda aynı hayranlık, korku ve gerilim etkisini vermeyebilir. Belki de ben en baştan okumadığım, sadece beni en çok geren sahneleri tekrar okuduğum içindir.
Yine de her seferinde hikayenin sonu aynı şekilde şoka uğratıyor beni. Aynı şoku yaşıyor ve kitabın kapağını kapatıp yarım saat boyunca boş duvara korkuyla bakıyorum .
Bu kitabı özellikle önermemin sebebi de eğer korku hikayeleri seviyorsanız ve H.P. Lovecraft evrenine güzel bir giriş yapmak istiyorsanız bu kitaptan başlayabilecek olmanız. Tabii ki Deliliğin Dağlarında ile de başlayıp Cthulhu mitosunu yavaşça tanıyarak bu evrene girebilir ya da direkt bu kurguyla başlayıp kendinizi evreniniz içine atarak başlayabilirsiniz.
Deliliğin Dağlarında incelemesi de yapacağım. İsterseniz hangisinden başlamak istediğinize o zaman karar verebilirsiniz.
Seçim sizin…
Editör: Maia Mia
