Kalp Atışlarının İhaneti

Sena
Yazı Rehberi
Published in
3 min readJan 9, 2023

Bir zamanlar kalbin asla yalan söyleyemeyeceğine inanırdım. Gözler, yalan söylerdi. Sözler, yalan söylerdi. Fakat kalp… Onu kontrol edemezdiniz ki! Uzun bir süre buna inandım.

Kendimi mi kandırdım?

Duydum, kalp atışlarını duydum.

Kalp atışlarımı durdurdum, nefesimi tuttum, kalp atışlarını dinledim. İnandım, en çok kalbinin atışına inandım. Ben mi yanıldım? Ben hep yanıldım. Ben hep sende kaybettim.

Şarkılar anlattı bana bizi. Şaşırdım, çok şaşırdım sevgili yıldız. En çok, bir yıldız kayarken gözümün kamaştığını, her şeyi yanlış gördüğümü sandım. Ben hep sanırdım. Hep sende kaldım. Sensiz kaldım.

Bir yıldız kaydı gökyüzümden… Sen, öylece yanıp kül oldun. Neden düştün ki? Biraz daha tutunabilseydin gökyüzüne, biraz daha parlasaydın kalbimde, her şey daha güzel olurdu. Her şey, sendin işte. Her şey, gökyüzümde kalan son yıldıza aitti. Sana. Bak, yıldızlar beni terk edeli çok oldu. Uzun bir süredir karanlıktı gökyüzü. Sonra sen geldin kalbime. Parlattın gökyüzünü ruhunun güzelliğiyle. Fakat sen… Kayıp gittin, ellerimden, gökyüzümden. Oysa kalbimde parlamak sana verilen bir özellik diye düşünmüştüm…

Hâlâ kalbimde cılız bir ışıksın. Verdiğin ışık ne kadar cılızsa acın da o kadar büyük içimde. O cılız ışık kalbimi yakıp kavuruyor, sevgili yıldız. Kalbim bana ihanet ediyor. Seni görüyor, atma diyorum; beni dinlemiyor.

Aptal kalp! Ne diye atarsın ki böyle? Senin sahibin benim, ben! Bir başkası değil, acıtma canımı, cılız bir ışığın içimi yakmasına neden izin veriyorsun? Bu kadar mı değersizim sende? Bu yüzden mi böylesine dövüyorsun göğüs kafesimi?

Ah kalbimin en parlak ama cılız yıldızı, bir görsen şu kalbin bana çektirdiklerini! Bir kere hissetsen şu acıyı, tekrar parlayacaksın kalbimde, tutunacaksın gökyüzüne. Ama çok yorgunum güzel yıldızım. O kadar yoruldum ki, en çok sende yoruldum. Anlatamıyorum ve belki de artık anlatmak da istemiyorum. Sessizken anlasan olmaz mı? Ben hep sen sessizken seni duyuyorum sevgili yıldız. Aklından geçenleri tahmin etmeye çalışıyor, her seferinde tekrar kalbimin bana ihanetine şahit oluyorum.

Ah benim zavallı, sönmüş, kalbim; bu gözlerle sana bakmaya kıyamıyorum diye mi gözyaşlarıyla yakıyor canımı? Ah benim zulüm sever kalbim, tenini okşayan rüzgarı bile kıskandığım için mi bu hislerle acıtıyor canımı? Ah, ah… Benim kalbim, her seferinde en büyük darbeyi aldığım kalbim; acısını acımdan çıkartmaya çalışıp çıkartamayan, her seferinde daha çok kanayan kalbim…

Sevgili yıldız, sen güldüğünde yıldızlarım o kadar parlıyorlar ki, bunu gülüşünü izleyemediğim bu günlerde fark ettim. Yıldızlarla aranda büyük bir bağ gerçekten var. Böylesine bir güzellik ancak seninle olduğunda güzel geliyor gözüme. Sen gülmüyorsan yıldızların parlamasının ne anlamı var? Kalbinden hüznü söküp atmak, yüzüne bir tebessüm kondurabilmek istiyorum. Yıldızlar parlamayı hak ediyor ama en çok sen hak ediyorsun parlamayı. Eğer parlarsan, kalbimin yıldızları parlayacak yeniden.

İnan bana, bütün yıldızlarım yalnızca sen. Kalbimin bana bütün ihaneti sen. Sen. Sen. Ve Sen! Ah şu Sen!

Kalbimi biraz olsun dizginlemek için şiirler yazıyorum sana. Öyle ahım şahım şeyler değiller. Fakat hepsinin içinde sen varsın sevgili yıldız. Bu yüzden seviyorum onları. Her okuduğum şiirde, kitapta, dünyada senden bir parça arıyorum.

Sen ise gökyüzümden kayıp gidiyorsun işte. Bakıp kalıyorum ardından, soluyor gözlerim, parlamıyorum artık. Senin cılız ışığın, beni hepten söndürüyor. Senin kalbimde kalma çabaların; kalbimi, zihnimi, her şeyimi çok yoruyor.

Kalbim de seni istiyor. Bu yüzden mi bana ihanet ediyor?

Belki de sana bu kelimeleri konuşmam, içimde bir yerlerde hala umut olduğuna işarettir. Ben hep kelimeleri yazarak konuşurum sevgili yıldız. Ağzımdan çıktığını duyamazsın pek. Hep içimden konuşurum, kalemle konuşurum, kağıtla konuşurum… Bazen, onlarla da konuşamam gerçi. Anlayacağın, konuşmaya biraz beceriksizim. Ama sen beni anlarsın, değil mi? Yani öyle inanıyorum. Çünkü yıldızım, seni sevmemin bir nedeni olmalı değil mi? Ya da… İnsan nedensiz de severdi. Ama sen yine de beni anla, yoksa bu kalp yine ihanet eder bana! Yine atar, hunharca, barbarca.

Bak gördün mü; aslında konuşacaktım sana, seninle olan bir derdimden. Sonra bir anda kaptırıverdim kendimi kelimelerle kalbimden. Kalp atışlarım ihanet etti bana yeniden. Ne zaman bitecek, Kalp Atışları’ma yenilmem? Senden sonra her bir kelimem acı çekti, kalp atışlarımın zalimliğinden.

“Herkes uyurken tamamen uyanığım

Çünkü kalpler sadece kırıldıklarında açılır

Bazen sıkışmış hissediyorum

Bazen o kadar umut içinde kayboluyorum ki, boğuluyorum

Bana bir kıvılcım ayırır mısın?”

--

--

Sena
Yazı Rehberi

Şimdi kalemimi, defterimi alıp bir şeyler yazacağım. Çünkü bu değersiz hayatım başka türlü anlamlı hale gelmiyor.