Mutfak Sanatları — 2

Yemek sanat olarak değerlendirilebilir mi?

Buket Dirik
Yazı Rehberi
3 min readJun 15, 2023

--

Photo by Jordane Mathieu on Unsplash

Herkese merhaba! Bu hafta sizler için daha farklı bir soruyla geldim. Aslında yazının konusu tamamıyla bana ait değil. Editörlerimizden biri olan Pozan’ın fikri. Ben de bu konuyla ilgili fikirlerimi yazacağım.

Bu haftaki konumuz; Yemek sanat mıdır?

Aslına bakarsanız zor bir soru. Ben ne “evet, yemek bir sanattır” ne de “hayır, yemek bir sanat değildir,” diyebilirim.

Bu soruyu yanıtlayabilmek için ilk önce ‘sanat’ kelimesinin ne anlama geldiğini bilmemiz şart. Kabaca hayal gücünün ve yaratıcılığın dışavurumu desek yanlış olmaz.

Peki! Bir müzik içimizde güzel duygular oluşturuyorsa veyahut bir resim bana estetik geliyorsa ben onlara sanat diyebilirim. Bu tanıma göre, ‘yemek tüm duyularımızı harekete geçirdiği için üst düzey bir sanattır!’ diyenler olabilir ki birçok insan bu şekilde düşünüyor. Fakat benim düşüncem bu konuda belirsiz.

Şimdi Ferran Adria gibi avangart şeflere saygım sonsuz, fakat yaptıkları ürünlere ‘üst düzey sanat’ denmesi bana abartılı geliyor. Benim de bir aşçı olarak görüşümü belirtmem gerekirse avangart şeflerin aksine yemeklerin sunumuna çok çok fazla önem verilmesi gerektiğini düşünmüyorum. Tabii ki sunum, porsiyonlama vesaire önemli ama çok önemli olmadığını anlatmak istiyorum.

Bonfile Tabağı

Porsiyon ve sunum açısından oldukça yeterli bir tabak olduğunu düşünüyorum. Yediğinizde tüm duyularınızı harekete geçireceği de aşikar, fakat bu yemeğe sanat diyebilir miyiz çok emin değilim. Hitap edilen duyuların sayısından yola çıkarsak bu tip bir sonuca varıyoruz.

Olayı biraz aşçılık kısmından ele aldım ama aklınıza annenizin evde yaptığı yemekleri getirin. Günümüzde sunuma önem verenlerin sayısı arttı ama çoğumuzun evinde tabaklar hala gelişigüzel bir şekilde hazırlanıyor ve annemizin yaptığı yemekleri yerken ağzımızda bıraktığı tattan dört köşe oluyoruz.

https://linktr.ee/yazirehberi

Anlatmak istediğim yine sunumun çok da önemli olmadığı. Avangart şefler bunun tam tersini düşünüyor ve sunuma o kadar çok önem veriyorlar ki tatlar arka planda kalıyor. Yemeğe sanat diyeceksek de bence aldığımız tatlardan almalıyız.

Yazımın sonuna gelirken sizlere Vedat Milör’ün Yemek Sanat Mıdır? yazısından bir alıntı bırakayım.

Önümüze yeni bir pencere açıp bizi düşündüren ve düşünsel açıdan zenginleşmemize katkı sağlayan yemek olayı, ciddi bir potansiyel içeriyor. “Ne yersen osun!” sözünde bir gerçeklik payı var. Farklı mutfakları deneyen insanların ufku genişliyor, daha hoşgörülü oluyorlar. Damağımız ve koku alma duyularımız geliştikçe diğer sanatlara daha çok ilgi duyacağımızı ve genel anlamda duyarlılığımızın gelişeceğini de düşünüyorum.

Tabii ki bunlar yemeğin bir Leonardo Da Vinci’nin Son Akşam Yemeği’ne eşdeğer olduğunu veyahut Vivaldi’nin Dört Mevsim’ine eşdeğer düzeyde bir sanat olduğunu göstermiyor bizlere ama bir yerden başlamak lazım değil mi?

Sizce yemek bir sanat mıdır yoksa değil midir? Lütfen fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın.

Kendinize iyi bakın!

Başka yazılarda görüşme dileğiyle!

Editör: Pozan & Maia Mia

--

--