Yaratıcı Yazarlık Nedir?
Yaratıcı Yazarlığın Tanımı ve Önemi
Yazar olmayabilirsiniz ama hayatınızın bir noktasında mutlaka yaratıcı yazarlık adını duymuşsunuzdur. Eğer yazmayla haşır neşirseniz yaratıcı yazarlığı kendinizi geliştirmeye çalıştığınız her yerde duymuşsunuzdur. Peki gerçekte bu yaratıcı yazarlık nedir, neyi kapsar, hiç düşündünüz mü?
Gelin beraber göz atalım!
Yaratıcı yazma, tipik olarak anlatı sanatına, karakter gelişimine ve edebi mecazların kullanımına veya çeşitli şiir ve poetika geleneklerine vurgu yaparak tanımlanan normal profesyonel, gazetecilik, akademik veya teknik edebiyat biçimlerinin sınırlarının dışına çıkan herhangi bir yazıdır.
En sevdiğimiz kaynak sitemiz Vikipedi’ye göre yaratıcı yazarlığın tanımı yukarıdaki gibi. Biraz uzun bir tanım olmuş, değil mi? O zaman gelin, başka bir tanımına bakalım!
Fikir ve düşünceleri yaratıcı bir şekilde ifade eden orijinal yazı.
Oxford Royale’e göre de yaratıcı yazarlığın tanımı bu! Ben Vikipedi’nin edebi tanımı yerine bu tek cümlelik tanımı daha çok beğendim! Sadece orijinal kelimesinden emin değilim. Bence orijinal bir yazı yazmanın imkansız olduğu bir döneme geldik. Üslubumuz bile farkında ya da farkında olmadan okuduğumuz yazarların kaleminden aldıklarımızın bir bütünü diyebiliriz. Üslubu orijinal ve biricik kılabilecek tek yan, bu aldıklarımızın bizdeki yansıması diyebiliriz. O zaman ben de bu tanımların bendeki yansımasını yani kendi yorumumu ekleyeyim! “Senin yorumun nereden çıktı?” diye sorabilirsiniz ama sevgili okurum, ben yorumumu katmazsam nasıl “yaratıcı” bir “yazar” olurum?
Duygu ve düşüncelerin, yazarda bıraktığı izlenimle anlatıldığı biricik yazılardır.
Yaratıcı yazar olduğum belli oluyor, değil mi?
Beraber yaratıcı yazarlığın üç tanımını inceledik ama internette araştırırsanız buna benzer sayısız tanımla karşılaşabilirsiniz. Mesela Acs Distance Education’a göre de “yaratma becerisi” “üretken ve imgesel” olarak tanımlanmış.
İyi güzel, üç tane tanım yaptık ama bir şeyler hala kafamda oturmadı!
Ne diyeyim, haklısınız! Bence de hala yaratıcı yazarlıkla ilgili kafada oturmayan birçok kısım var. O zaman gelin, yaratıcı yazarlığın da onlardan biri olduğu beş ana yazma biçimlerine göz atalım!
Öyküleyici Anlatım
Öyküleyici Anlatım, narrative writing, hikaye anlatıcılığının en temel biçimidir. Kısaca anlatmak gerekirse bir karakterin yolculuğunu anlatan hikayeleştirme olarak anlatabiliriz. Bu yüzlerce sayfalık bir roman da olabilir birkaç kelimelik bir hikaye de. Öyküleyici anlatımın diğer türlerden farkı hikaye anlatıcılığının temelini oluşturan tema, olay örgüsü, diyaloglar barındırmasıdır. Her zaman bir yerde başlar, bir dönüşümü anlatır ve bir yerde biter. Bu anlatım biçimini hikayeler yazarken de sunumlar yaparken de kullanırız.
Betimleyici Anlatım
Betimleyici anlatım, detaycı anlatımdır. Okuyucuyu ya da hitap ettiğimiz kitleye anlatmak istediklerimizi yaşatmak isteriz. Betimleyici anlatımı sadece yazdığımız kitapta bir mekanı ya da bir karakteri anlatırken kullanmayız, hikaye anlatırken de kullanırız.
Açıklayıcı Anlatım
Açıklayıcı anlatım biçiminde amaç okuyucuya bir şeyler açıklamak, öğretmektir. Marriam-Webster’a göre bu biçimin bir diğer tanımı da “bir şeyi birilerinin gözünün önüne sermek, onlara bilmedikleri bir şeyi sunmak” anlamlarına da gelmektedir. Bu bir fikir de olabilir bir gerçek de!
Tartışmacı Anlatım
Tartışmacı anlatım yukarıdaki türlerden farklı olarak bir fikri haklı çıkarmak ister. Yazar anlatılan metindeki fikrin okuyucuya geçmesini, okuyucuyu ikna etmeyi hedefler. Yani yazar sadece fikrini belirtmez, okuyucuyu bu fikre ikna edecek kanıtları da sunar.
Peki Yaratıcı Yazarlık bu başlıkların neresinde?
Yukarıdaki anlatım biçimlerini hayatımızın birçok alanında kullanırız. Bazı noktalarda sadece birini kullanmayı tercih ederiz, bazen birkaç anlatım biçimini birbirine karıştırırız. Her ne kadar yukarıdaki anlatım biçimlerini başlık başlık ele alsak da yaratıcı yazarlığı bu başlıklardan ayrı anlatmak çok zordur. Yaratıcı yazarlık bir öyküyü, öyküleyici anlatımı da içerir. Betimleme, bir hikayenin okuyucunun gözünde canlanması da yaratıcı gözlerden çıkar. Her metin okuyucuya bir şeyler açıklar, bir noktada bilinçli olsa da olmasa da okuyucuya bir şeyler öğretir. Tartışmacı anlatım diğer anlatım biçimlerine göre yaratıcı yazarlığa daha uzak gözükebilir ama her yazarın bir eser yazarken bir derdi vardır, bu yüzden göstere göstere yapmasa da bize yazdığı hikayede derdini destekleyen kanıtlar sunar.
İşte yaratıcı yazarlık, bütün anlatım biçimlerini kendimize has bir yöntemle anlatmak demektir.
Peki neden yaratıcı yazarlığı kullanırız?
Yaratıcı yazarlığın tanımlarını ve diğer anlatım biçimlerine göre karşılaşmasını gördüğümüze göre şimdi bu yazım biçimini neden kullanmamız gerektiğini düşünebilirsiniz. Yine çok haklısınız! Bu sefer kaynaklara değil, kendi fikirlerime dayanarak birkaç neden sayacağım!
Zamanın hızla akıp gittiği, günlerin günlerden kısa sürede değiştiği bir dönemde yaşıyoruz. Değişimin bu kadar hızlı olduğu günlerde artık teknoloji tekrarlayan ve bilgi gerektiren işlerde insanların omzundaki yükü azaltmaya başladı. Artık çok bilen değil, hızlı değişenin kazandığı bir dönemdeyiz. Hızlı değişmek için de farklı düşünmek, farklı düşünerek ürünler çıkarmamız gerekiyor. İşte burada devreye yaratıcılık geliyor. Bir roman yazarı olabilirsiniz ya da olmayabilirsiniz. Bir hikaye anlatıcısı, bir iş insanı, bir öğretmen olabilirsiniz. Yaratıcılık merak uyandırır. Yaratıcı yazarlık, insanların aklına kazınacak hikayeler anlatmanızı sağlar. İşte bu yüzden değer yaratmanın zor olduğu bugünlerde yaratıcı yazarlık öne çıkan bir yetkinlik haline geldi.
Peki siz kendinize yaratıcı bir yazar diyor musunuz? Öyleyseniz yaratıcı yazarlığın altındaki hangi başlığında içerik üretiyorsunuz?
