Atatürk’ün Sinemaya Bakış Açısı

Beyza Sapmaz
Yetkin Yayın
Published in
2 min readJul 2, 2021
https://tr.pinterest.com/pin/7459155614316288/

Atatürk’ün sanata olan merakını ve ilgisini hep belli etti . Şu önemli sözünü hepimiz en az bir kere duymuşuzdur:

“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.”

Peki Atatürk sinemaya olan bakış açısı neydi?

Bunu Gazeteci Yılmaz Özdil'in bir sözü ile belirtmek istiyorum.

“Sinema perdesine bakıyor ,küresel propaganda gücünü görebiliyordu.”

Kendisi film izlemekten bizzat zevk alırdı. Halka açık yerlerde film izlemeye gittiği biliniyor. Hatta herkes görsün diye yürüyerek gidermiş.

Sinemadan görebildiği her biçimde faydalanıyordu. Sessiz filmlerdeki ilk altyazılar Arapçaydı. Emri üzerine bazı önde gelen sinema tüccarlarıyla gerekli görüşmeler yapıldı ve maliyeti milli eğitim bakanlığı tarafında karşılanarak altyazılar Türk Alfabesine çevrildi. Sinemayı inkılaplar için kullanıyordu.

Atatürk aynı zamanda bir senaristti. 1932'de Muhsin Ertuğrul’un çektiği “Bir Millet Uyanıyor” filminin senaryosuna bizzat katkı sağladı ve ilk gösterimine katıldı. Kendi senaryosunu 1936' da bazı kaynaklara göre ise 1937'de Münir Hayri Egeli ile birlikte yazdı.

Egeli 1959 yılında yayımladığı Atatürk'ten Bilinmeyen Hatıralar adlı kitabında senaryodan bahsediyor ve hatta Atatürk ‘ün sözlerine yer veriyor:

İnkılabı gelecek nesillere götürecek kıvılcım, öğretmenlerden fırlayacaktır. Tarık’ın bir öğretmen olması daha uygundur.

Adı “Ben Bir İnkılap Çocuğuyum” olan senaryo bir öğretmen ailesi üzerinden Atatürk’ün inkılaplarını ele alıyor. Orijinali 137 sayfa olan senaryo Ankara Milli Kütüphanesi’nde tutuluyor. Ne yazık ki senaryo hala beyaz perdeye aktarılamadı. Umarım ilerde bu film senaryosunu beyaz perdede görebiliriz.

Metnimi Atatürk’ün bir sözü ile bitirmek istiyorum:

“Sinema öyle bir keşiftir ki, gün gelecek, dünya medeniyetinin veçhesini, barutun, elektriğin, kıtaların keşfinden daha çok değiştireceği görülecektir. Sinema, dünyanın en uzak uçlarında oturan insanların birbirlerini tanımalarını ,sevmelerini temin edecektir. Sinema, insanların arasındaki görüş ve görünüş farklılıklarını silecektir. Sinemaya layık olduğu ehemmiyeti vermeliyiz”.

--

--