Bütünsel Olarak Sürdürülebilirlik

Gurcan Gurel
Yetkin Yayın
Published in
6 min readMar 31, 2022

EKONOMİ

Ekonomiyi ve topluluklarımızı dönüştürmek

İklim değişikliği çağımızın en büyük sorunudur ve yeni bir ekonomik model inşa etmek için bir fırsattır. Önceki yazımda bahsettiğim Avrupa Yeşil Mutabakatı bu dönüşümsel değişimin çerçevesini belirlemiştir.

27 AB üye devletinin tamamı, AB’yi 2050 yılına kadar iklim nötr ilk kıtaya dönüştürmeyi taahhüt etmiştir. Bu hedefe ulaşmak için emisyonları 2030 yılına kadar 1990 seviyelerine kıyasla en az %55 azaltma sözü verdiler.

Türkiye olarak AB üyesi olmamamıza rağmen bu hedeflere ulaşmak için var gücümüzle çalışmamız geleceğimizi bu planlar üstüne kurmamız gerekmektedir.

Çünkü bu, inovasyon, yatırım ve istihdam için yeni fırsatlar yaratmanın yanı sıra:

1.Emisyonları azaltacak

2.İstihdam yaratacak ve büyümeyi destekleyecek

3.Enerji yoksulluğunu ele alacak

4.Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak

5.Sağlık ve refahı iyileştirecek

Aynı zamanda, eşitsizlikler ve enerji yoksulluğu ile mücadele etmek aracılığıyla korunmasız vatandaşları destekleyerek ve rekabet edebilme gücünü arttıracak herkes için fırsatların yaratılmasını sağlayacaktır.

SANAYİ

Üçüncü sanayi devrimine öncülük etmek

Yeşil dönüşüm, temiz teknolojiler ve ürünler için pazarlar oluşturarak Avrupa ve Türkiye endüstrisi için büyük bir fırsat sunmaktadır.

Yeni öneriler, enerji ile ulaşım ve inşaat ile onarım gibi sektörlerdeki tüm değer zincirlerinde etki yaratacak ve Avrupa ve Türkiye genelinde sürdürülebilir, yerel ve uygun ücretli istihdam yaratılmasına yardımcı olacaktır.

35 MİLYON: Binalar 2030'a kadar yenilenebilir.

160 BİN: 2030 yılına kadar inşaat sektöründe ek yeşil işler yaratılabilir.

Ekonominin elektriğe dönmesi ve yenilenebilir enerjinin daha fazla kullanılmasının bu sektörlerde daha yüksek istihdam yaratması beklenmektedir. Binaların enerji verimliliğinin arttırılması, yerel işgücünün daha yüksek talep görmesiyle birlikte inşaat sektöründe istihdam yaratacaktır.

Ayrıca Avrupa, sektördeki emisyonları azaltma çabalarının, yurt dışından gelen haksız rekabet ile baltalanmasını önlemek için daha az katı iklim kurallarına sahip ülkelerden olsalar bile, AB’ye ithalat yapan şirketlerin de bir karbon fiyatı ödemesini sağlamak için bir mekanizma önermektedir.

Türkiye olarak şirketlerimizi korumak, ihracat yaparken yüksek miktarlarda vergiler ödememek için sürdürülebilir sanayi devrimine öncülük eden ülkelerden olmamız gerekmektedir.

ENERJİ

Enerji sistemimizi temiz hale getirmek

2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarının en az %55 oranında azaltılması, daha yüksek miktarlarda yenilenebilir enerjinin devreye alınması ve enerji verimliliğinin yükseltilmesi gerekir.

Avrupa Yeşil Mutabakat kapsamında AB’nin enerji sisteminde yenilenebilir kaynaklarının oranına dair bağlayıcı hedefini %40'a çıkarmayı önermektedir. Getirilen öneriler, hidrojen gibi yenilenebilir yakıtların endüstride ve ulaşımda kullanımını sağlayacak ek hedeflerle desteklenmektedir.

Ayrıca, tüketiciler ve endüstri için emisyonları azaltmak ve enerji maliyetlerini düşürmek üzere enerji tüketimini azaltmak esastır. Avrupa Yeşil Mutabakatı 2030 yılına kadar nihai ve birincil enerji tüketiminde toplamda %36- 39'luk bir azaltma sağlamak için AB düzeyinde enerji verimliliği hedeflerini artırmayı ve bunları bağlayıcı hale getirmeyi önermektedir.

Türkiye için bakacak olursak 2020'de 290,8 milyar kilovatsaat elektrik tüketildiği, bu rakamın 2021'de %12 artarak yaklaşık 327 milyar kilovatsaate çıktığı düşünüldüğünde yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak tek çözümdür. hidroelektrik, rüzgâr, jeotermal, biyogaz ve güneş enerjisi kullanımı bakımından elverişli bir coğrafyaya sahip olmamız bizim için çok önemli bir avantajdır.

BİNALAR

Daha yeşil yaşam tarzları için binaları yenilemek

Evlerimiz ve binalarımızın yenilenmesi, enerji tasarrufu sağlayacak, aşırı sıcak veya soğuklara karşı koruma sağlayacak ve enerji yoksulluğuyla mücadele edecektir.

Türkiye’de son zamlarla birlikte elektrik faturalarının ve doğal gaz fiyatlarının ev kiralarıyla yarıştığı günümüzde enerji tasarrufu sağlayacak binalarda yaşamak aile bütçesine çok büyük katkı sağlayacaktır.

Avrupa, Yeni Sosyal İklim Fonu ile birlikte en çok etkilenen ya da enerji veya ulaşım yoksulluğu riski taşıyan AB vatandaşlarına destek olacaktır. Geçişin adil olmasını ve kimsenin geride bırakılmamasını sağlamak için dönüşümden en çok etkilenenlerin maliyetlerini azaltmaya yardımcı olacaktır.

Binaların yenilenmesi, sıfır ve düşük emisyonlu ulaşıma erişim için ve hatta gelir desteği yoluyla 7 yılda 72.2 milyar avro finansman sağlayacaktır.

Türkiye’de de devlet tarafından böyle bir fon kurulması ve ihtiyaç sahibi bireylere ve hanelere destek sağlaması için kullanılması gerekmektedir. Ayrıca kentsel dönüşüm kapsamında yeni binaların daha sürdürülebilir şekilde inşa edilmelerine destek sağlamalıdır.

Evlerin yanında kamu binalarının da yenilenebilir enerjiyi daha fazla kullanması ve daha enerji verimli olması için yenilenmeleri gerekmektedir.

Ne yapılabilir:

  1. Her yıl tüm kamu binalarının toplam taban alanının %3 yenilenmesini sağlamak
  2. 2030 yılına kadar binalarda yenilenebilir kaynakların kullanımını %49'a çıkarmak
  3. 2030'a kadar ısıtma ve soğutmada yıllık yenilenebilir enerji kullanımını %1.1 arttırmak

ULAŞIM

Ulaşımı herkes için sürdürülebilir kılmak

Daha yeşil ulaşıma geçmemiz, en ücra bölgelerde bile temiz, erişilebilir ve uygun fiyatlı taşımacılık sunacaktır.

Bunun için yeni araba ve ticari araçların CO2 emisyonlarını azaltmak için daha iddialı hedefler önerilmelidir.

Ne Yapılabilir:

  1. 2030 yılına kadar arabalardan kaynaklanan emisyonların %55 oranında azaltılması
  2. 2030 yılına kadar minibüslerden kaynaklanan emisyonların %50 oranında azaltılması
  3. 2035 yılına kadar yeni arabalardan kaynaklanan emisyonların %0'a ulaşması

Ayrıca devletler, sıfır ve düşük emisyonlu araçlar için pazarın büyümesini de teşvik etmeleri gerekmektedir. Özellikle vatandaşların kısa ve uzun yolculuklarda bu araçları şarj etmek için ihtiyaç duydukları altyapıya sahip olmalarını sağlamaya çalışmalıdır.

2026'dan itibaren karayolu taşımacılığının emisyon ticaretine dahil edilmesi, oluşan kirliliğe bir fiyatın konulması, daha temiz yakıt kullanımının teşvik edilmesi ve temiz teknolojilere yatırımın artırılmasının sağlanması gerekmektedir.

Hatta şimdiye kadar muaf tutulan havacılık sektörü için karbonun fiyatlandırılmasını da önerilmelidir. Ayrıca, havalimanlarından kalkan tüm uçakların sürdürülebilir yakıtların harmanlanarak kullanımının zorunlu hale getirilmesi yoluyla sürdürülebilir havacılık yakıtlarının kullanımının teşvik edilmesi de önerilmelidir.

denizcilik sektörünün ekonomimizi karbondan arındırma çabalarına adil bir şekilde katkı vermesini sağlamak için karbon fiyatlandırmasını bu sektöre de uygulamamız gerekmektedir. Ayrıca, büyük limanların karadan gemilere enerji sağlayacak hedefleri belirleyerek yerel hava kalitesine de zarar veren kirletici yakıtların kullanımını azaltması gerekmektedir.

DOĞA

Gezegenimizi ve sağlığımızı korumak için doğayla birlikte çalışmak

Doğa, iklim değişikliğine karşı mücadelede önemli bir müttefiktir.

Doğanın restore edilmesi ve biyolojik çeşitliliğin yeniden gelişmesinin sağlanması, karbonu tutmak ve depolamak için hızlı ve ucuz bir çözüm sunmaktadır.

Bu nedenle ormanların, toprakların, sulak alanların ve turbalıkların restore edilmesi gerekmektedir. Bu, CO2 emilimini artıracak ve çevremizi iklim değişikliğine karşı daha dirençli hale getirecektir.

Bu kaynakların döngüsel ve sürdürülebilir bir yöntemi,

  1. Yaşam koşullarımızı iyileştirecek
  2. Sağlıklı bir çevreyi sürdürecek
  3. Kaliteli işler yaratacak
  4. Sürdürülebilir enerji kaynakları sağlayacaktır

Doğa yoluyla karbon giderme için yeni hedefler şu şekildedir:

  1. ESKİ HEDEF: -225 Mt
  2. MEVCUT KARBON GİDERİMİ: -268 Mt
  3. YENİ HEDEF: -310 Mt

Biyoenerji, fosil yakıtların aşamalı olarak azaltılması ve ekonomimizin karbonsuzlaştırılmasına katkıda bulunmaktadır. Ancak sürdürülebilir bir şekilde kullanılmalıdır. Sürdürülebilir olmayan orman hasadından kaçınmak ve biyolojik çeşitlilik değeri yüksek alanları korumalıyız.

İKLİM

Küresel iklim eylemini güçlendirmek

Küresel iklim değişikliği tehdidini ancak uluslararası iş ortaklarımızla birlikte çalışarak çözebiliriz.

Bu konuda Avrupa Yeşil Mutabakatı olumlu bir örnek oluşturmuş ve önemli uluslararası iş ortaklarının kendi iklim-nötr hedef tarihlerini belirlemelerinin önünü açmıştır.

Yenilenebilir enerji teknolojilerine yatırım yapılmasıyla dünyanın geri kalanına da fayda sağlayacak uzmanlık ve ürünler geliştirmeliyiz.

Yukarıda bahsettiğimiz yeşil ulaşıma geçişle birlikte, büyüyen bir küresel pazara hizmet verebilecek dünyanın önde gelen şirketlerinin oluşmasına öncülük edeceğiz. Uluslararası iş ortaklarımızla birlikte çalışarak, deniz taşımacılığı ve havacılık kaynaklı emisyonlarını dünya çapında birlikte azaltacağız.

AB, bu önerileri ve fikirleri Kasım 2021'de Glasgow’daki BM’nin COP26 İklim Değişikliği Konferansı’nda uluslararası iş ortaklarıyla paylaşmıştır.

--

--

Gurcan Gurel
Yetkin Yayın

Akdeniz üniversitesi ekonometri mezunuyum. Sürdürülebilirlik, veri analizi ve proje geliştirme konuları üzerine çalışmalar yapıyorum.