Hey LinkedIn! Götür Beni Gittiğin Yere!

Zehra Nur Şimşek
Yetkin Yayın
Published in
4 min readJun 23, 2021

Başta hiç kolay olmadı. Hesap açmakla olay bitmiyor çünkü…

Yaklaşık dört yıldır Linkedln kullanıyorum ve çoğu insan gibi başlarda yaşadığım problemlerden, zaman zaman Linkedln kullanmaktan beni alıkoyan deneyimlerden ve naçizane tavsiyelerimden bu yazı vasıtasıyla paylaşmak istiyorum.

İlk önce istatistiklerle Linkedln kullanıcılarına bakalım. 2020 yılında yapılan bir araştırmaya göre;

· Toplam 630 milyon Linkedln kullanıcısı var ve bunların 303 milyonu aktif kullanıcı

· 90 milyon Linkedln kullanıcısı üst düzey yetkili ve 63 milyonu karar verme pozisyonunda

· Milyonerlerin%41’i Linkedln kullanıyor

· İşverenlerin %75’inden fazlası düzenli Linkedln kullanıcısı.

Yardım Almaktan Çekinmeyin

Kariyerimizin başındaki bireyler olarak amatör davranışlar sergilememiz doğal. Linkedln profilinizi geliştirmek konusunda problem yaşıyorsanız Linkedlndeki influencerlardan ve profesyonellerden yardım istemekten çekinmeyin. Linkedln’in en sevdiğim yanı Linkedlndeki çoğu profesyonelin ulaşılabilir olması. Bu kişiler sizinle deneyimlerini ve düşüncelerini paylaşmaktan çekinmiyor.

Linkedln sayesinde ücretsiz birçok mentörluk ve koçluk alabiliyorsunuz. (Küçük bir taktik: Maille ulaşamadığınız çoğu profesyonele Linkedin’den ulaşabiliyorsunuz.)

Bunu da Yazayım ama Kibirli de Gözükmeyeyim

Akranlarımın sıklıkla Linkedln kullanımı konusunda çekincelerini gözlemliyorum. Yeni kariyerinin başında olan insanlar için kabul ediyorum, Linkedln kullanmak başta biraz zor olabiliyor. Ancak güçlü bir Linkedln profili oluşturmak imkansız değil.

Dört yıl önce Linkedin’de başlayan serüvenimde, ilk başlarda kariyerinin başında biri olarak “Ne ekleyebilirim?” kaygısını ben de yaşadım. Üniversiteye yeni başlamıştım ve hiçbir iş deneyimim olmamıştı. Güçlü bir network ağım da yoktu. Neyse ki o yılın başında Ertuğrul Belen ile okuldaki bir seminerde tanıştım ve onun yöntemlerini uygulamaya koymak için o günden beri çabalıyorum. Bu kapsamda profesyonellerden sık sık nasıl bir yol izlemem gerektiği konusunda yardım aldım. Onlardan profillerimi incelemelerini rica ettim ve hala da belli aralıklarla talep ediyorum. Linkedin profilini oluşturmak biraz zaman alıyor. Çünkü o da sizinle büyüyor. Sadece biraz sabırlı olun.

Linkedin profili oluştururken aynı zamanda kendinizi keşfetme şansı buluyorsunuz. Dört yıl önce bağlantılarım arasında olan insanlarla bugün hala bağlantım var. Emin olun ki bu insanlar da sizinle birlikte sizin değişiminizi izliyor. Arada bu kişiler incelik gösterip dile getiriyorlar değişiminizi. Bu takdirleri almak gerçekten harika hissettiriyor. Çünkü Linkedin profilim, dört yılın sonunda bu noktaya gelebildi.

Kültürümüzde başarıları dile getirmek ayıp karşılanıyor, narsist olmakla bile atfedilebiliyorsunuz. Ancak başarılarımızdan bahsetmezsek önümüze nasıl fırsatlar çıksın? Linkedin, başarılarınızdan bahsetmek için biçilmiş kaftan. Tabii, dürüst olmak her yerde çok önemlidir. Linkedin’de de işlediğiniz her bilginin doğruluğundan emin olun. Kendiniz olun. Unutmayalım ki başarının tek bir tanımı yok. Kimi için başarı terfi almak, kimi için maraton koşmak, kimi için de ünlü olmak…Herkesin farklı bir başarı hikayesi var ve her hikaye çok özel.

Dikkat! LinkedIn Profiliniz Asansör Konuşmanız Olabilir

Linkedin kısmında ne yazık ki çoğunluk “hakkında(about)” kısmına özen göstermiyor ve hatta boş bırakıyor. Oysaki Linkedin’ in hakkında kısmı bir kişiyi tanımak için en iyi yer. Bu kısımda kişinin misyonunu ve vizyonunu saptayabilir, değerlerini çok kolay bir şekilde algılayabilirsiniz. Çünkü “hakkında” bölümü aynı zamanda sizin bir asansör konuşmanız. Bu yüzden bu kısımda orijinalliğinizi sergilemekten çekinmeyin. Linkedin kişisel markanızı yaratmanızda çok iyi bir araç ,bunu kullanın. Eğer LinkedIn’ in tüm özelliklerini yeterince iyi kullanabiliyorsanız misyonunuzu, vizyonunuzu ve değerlerinizi rahatlıkla karşı tarafa aktarabilirsiniz.

Photo by inlytics | LinkedIn Analytics Tool on Unsplash

LinkedIn, Facebook’a Benziyor, Diyenlerden Misiniz? O Zaman Sorunun Çözümü Sizde Olabilir!

Etrafımdakilerin bu aralar en çok yakındığı Linkedin yakınmalarından biri: “LinkedIn’ de Facebook’a döndü”. Linkedin, profesyonel bir topluluk .Maalesef yanlış kullanan çok fazla insanla karşılaşabiliyoruz. Ancak birkaç yanlış kullanım yüzünden bu LinkedIn 'i Facebook ya da Instagram yapmaz. Kimseyi neyi paylaşması, neyi paylaşmaması gerektiği konusunda sınırlayamayız. Eğer bu paylaşımlardan hoşlanmıyorsanız bir tık yaparak takipten çıkabilirsiniz. Eğer bağlantıda kalmaya devam etmek istiyorsanız tereddüt etmeyin. Çünkü takipten çıktığınızda da bağlantıda kalmaya devam edersiniz.

LinkedIn Kullanımı Konusunda Taktik Verebilecek Bazı İstatistikler

· LinkedIn’ de her hafta 300.000'den fazla kişinin sektöre göre arama yaptığını biliyor muydunuz? Eğer sektör kısmını eklemediyseniz hemen eklemenizi öneririm. Sektör bilgilerine sahip üyelerin, olmayanlara göre dokuz kata kadar daha fazla profil görünümü aldığı da bir gerçek.

· Profil fotoğrafı eklemek, görünürlüğü tam olarak 21 kat arttırıyor.

· LinkedIn profilinize mevcut bir konum eklemek, sekiz kata kadar daha fazla profil ziyareti almanızı sağlar. Daha da fazlası LinkedIn’ deki mevcut konumunuzu basitçe eklemek veya güncellemek, sizin için fırsat yaratan 10 kata kadar daha fazla mesaja yol açabilir.

· Beş veya daha fazla beceriyi listeleyen üyeler, LinkedIn’ deki aramalarda 27 kata kadar daha fazla keşfediliyor ve 17 kata kadar daha fazla profil görüntülemesi alıyor.

Peki, Önerilerim Ne?

Paylaştıklarınızı, herkesin beğenmesini veya doğrulamasını beklemeyin. Linkedinde %1 kuralı işlediğini belirteyim. Yani topluluktaki tüm kullanıcıların yaklaşık %1'i içerik üretir, %10'u bu içeriklerle etkileşime girer, %89'u da okur, izler, dinler, kullanır ama hiçbir şekilde etkileşime girmez. Linkedindeki düşük etkileşim sizi paylaşım yapmaktan asla alıkoymasın ve sizi sınırlamasın.

Özellikle LinkedIn konusunda duayen olan Ertuğrul Belen’in İş Dünyasında Linkedin ile Networking kitabını öneriyorum. Artı olarak, bu kısa videoyu da izleyebilirsiniz. Ertuğrul Bey’i üç kere dinleme fırsatı buldum ve her defasında farklı ve yeni bir tat aldım. Eminim siz de bir aydınlanma yaşayacaksınız. Bu arada Linkedin Learning’e de bakmayı unutmayın.

Haydi, Linkedin’ de buluşalım ve birbirimize ileri bildirim(feedforward) verelim ! Benimle Linkedin’ de bağlantı kurmaktan çekinmeyin :)

Sevgiler,

Zehra Nur Şimşek

Photo by NASA on Unsplash

Kaynakça:

Rakamlarla LinkedIn: İstatistikler ve Demografi — Destex Digital Blog

--

--