Kendimizi Nasıl Seviyorduk?

Nursena İşler
Yetkin Yayın
Published in
2 min readMay 29, 2020

Şüphesiz bu dünyada hissettiğim ve hissettirdiğim en güzel, en derin ve en güçlü his sevgi. Bir hayali, bir bireyi, bir nesneyi ya da bir yaratıcıyı çok seviyor olabilirsiniz. Ona ya da onlara koşulsuz bağlanmış, karşılık beklemeden içinizdeki o enerjiyi veriyor ve bundan dolayı aşırı mutlu hissediyorsunuz, sanki her şeyi yapabilecekmişsiniz gibi, sanki her şey mümkünmüş gibi.

Ancak tüm bu hengamenin içinde yapmayı unuttuğumuz çok önemli bir şey var. Zaman zaman hiç hak etmediği halde hor gördüğümüz bir şey, dinlemediğimiz, ittiğimiz, çok derinlere sakladığımız bir şey; kendimiz. Dışarıya verdiğimiz sevgi bu kadar sınırsızken kendimize çok acımasızca davranıyoruz. Haksızlık ediyoruz, hiç tanımadığımız bir insana bile göstereceğimiz anlayışı ve merhameti konu kendimiz olunca bencil davranıyoruz. Nedir bu kadar kendimizi hırpalamamızdaki sebep? Hiçbir şeyi hak etmediğimiz için mi? Daha kötü şeyler yapmaktan mı korkuyoruz yoksa?

Photo by Tim Mossholder on Unsplash

Çok sevdiğim bir kelime ‘Öz-şefkat’. Kişinin kendisiyle dost olması becerisi. Çok zor bir zamandan geçen bir arkadaşınızla hangi ses tonuyla konuşuyor, hangi beden hareketleriyle ona destek veriyorsanız aynı şeyi kendimize de yapabilme kabiliyeti. Muazzam bir şey. Öz-şefkat kendimize acımanın bir yolu değildir, bizi diğerlerine karşı umursamaz yapmaz, bencilce davranmamızı sağlamaz, zayıflık ve narsistlik hiç değildir. Tüm bunların ötesinde ve çok değerli bir kavram. Eğer henüz izlemediyseniz uzman psikolog Zeynep Selvili Çarmıklı’nın bu konu hakkındaki TEDx konuşmasına göz atmanızı tüm kalbimle tavsiye ediyorum.

En Acımasız Ses! — Zeynep Selvili Çarmıklı

Zaman zaman neden kendimize böyle davranmamızın altında yatan bazı şeyleri tahmin edebiliyorum. Sevdiğiniz biri sizi olduğunuzdan değersiz hissetmenize sebep olmuş, sizi çok kırmış olabilir. Düşüncelerine önem verdiğiniz kişilerden hak etmediğinizi düşündüğünüz yorumlar almış olabilir ve kendinize olan güveniniz kaybetmiş olabilirsiniz. Birileri sürekli neden yeterince yüksek not almadığınızı, neden yeterince zayıf ya da kilolu olmadığınızı ve hatta neden daha güzel olmadığınızı sorguluyor olabilir.

Tüm bunlar içinizdeki o sesi size karşı duygusuz ve acımasız yapabilir. Ve dünden daha sert bir üslupla kendizi suçlayabilirsiniz. Böyle bir durumla karşılaştığınız an derin bir nefes alın, emin olun siz sandığınızdan çok daha güzel, güçlü ve değerlisiniz. Ve her zaman düşündüğünüzden çok daha iyisini hak ediyorsunuz. Size tüm kalbimle güveniyorum. En korkunç geçen gecenin ardından bile güneş doğdu, göğsünüzü sıkıştıran en kötü dertleriniz artık nefesinizi kesmiyor, en şiddetli esen rüzgar bile yerini sıcak bir melteme bıraktı. Bazı kışlar daha sert geçti belki ama onun ardından gelene daha hazırlıksınız. Bugün dünden daha tecrübelisiniz ve daha yılmazsınız. Yarın için deneyimleyeceğiniz kim bilir daha neler var.

Gün sonunda sana hep bir adım daha yakın olacağız. Lütfen elini kalbine götür ve her şeyin yolunda olduğunu söyle. Çünkü inan bana onun da buna ihtiyacı var.

Sevgilerle,

Nursena İşler

https://www.zeynepselvili.com/tr/oz-sefkat#oz-sefkat-nedir

--

--