Olduk Tek Bir Nefes
Ülke basketbolunda en köklü kulüplerden biri olan Anadolu Efes 30 Mayıs Pazar akşamı muazzam bir maçın ardından şampiyonluğa ulaştı. Karşısında çok yüksek bütçelerle oluşturulmuş Barcelona takımı olmasına rağmen son periyotta Euroleague normal sezonu MVP’si Micic’in sazı eline almasıyla takımını zafere taşıdı.Böylelikle, ülkemize ikinci kez Euroleague kupasını getiren kulüp Anadolu Efes oldu.
2019–2020 Euroleague normal sezonunda daha lig arası vakti gelmemişken Efes rüzgarları kuvvetli esiyordu. Ligi oldukça domine eden bir kadro ile “O sene bu sene” düşüncesini akıllara getiriyordu. 2019 finalinde CSKA Moskova takımına yenilen Anadolu Efes, 2019–2020 sezonuna girerken kadrosunda köklü değişikliklere gitmemişti. Ayrıca, Shane Larkin de ritim kazanmaya başlamıştı.Takım, ligin normal sezonunda rekorlara koşarken ayrıca bir rekor daha eklenip “Biz burdayız” mesajını vermişlerdi. O rekor, 29 Kasım 2019 tarihinde iç sahada Bayern Münih karşısında 104–75 gibi ezici bir skorda 49 sayılık katkı veren Shane Larkin’e aitti. Bu rekorun anlamı, Euroleague tarihinde bir maçta en çok sayı kaydeden oyuncu unvanıydı.Takım kimyası kusursuz bir biçime kavuşmuştu ve Efes artık play-offlara gün sayıyordu. Lig liderliğini bırakmamak üzere devralmışlardı.
Maalesef ülkemizde Mart 2020 tarihinde tespit edilen COVID-19 pandemisi ve diğer ülkelerde de vakaların artışıyla spor müsabakaları durmuş oldu. Mayıs ayında Euroleague ve Eurocup iptal edildi. Buna bağlı olarak da 2020 yılı şampiyonu belirlenememiş oldu. Normal sezonda üstün galibiyetler ve sayısız rekorlar ile play-off biletini erken alıp lig lideri olan Anadolu Efes için hüsrandı. Fakat bu böyle yarım kalmayacaktı…
2020–2021 sezonu başlangıcında 2 sezondur kadrosunu pek bozmayan Anadolu Efes, birkaç takviye yaparak sezona başladı. Bu sezona evinde Zenit ve Fenerbahçe maçlarıyla mağlubiyetle başlayan Efes’in geçen sezon yalnızca 4 mağlubiyeti vardı. İlk galibiyetine Almanya deplasmanında Alba Berlin karşısında “Merhaba” dedi. Son galibiyeti de bir Almanya deplasmanı olacaktı…
Bu normal sezon zamanı çok inişli-çıkışlı geçiyordu. İstediği ritimden uzak bir görüntü çizen takımda, geçen sezonun burukluğu ve seyircisiz oynamanın verdiği bir motivasyon kaybı vardı. 30 Mart günü deplasmanda Real Madrid karşısında üstün oyunla play-off biletini geçte olsa kapmış oldu. Eşleşmedeki rakibine o gün “Biz Burdayız” mesajını vermiş oldu. Normal sezonun ardından iç saha avantajı olan Efes iki playoff maçında Real’i sahadan süpürdü. Fakat, Madrid’de durum hiç iç açıcı olmadı ve seri 2–2 ‘ye geldi. İstanbul’da gerçekleşen son maçta ise 88–83 lük galibiyet alan Efes için Final-Four yolu gözükmüştü.
Yarım Kalan Görev
Taraftarın olmadığı bir Final-Four sürecinde takımlar neredeyse eşit konumdalardı. Bir tarafta Anadolu Efes — CSKA Moskova eşleşmesi diğer bir tarafta ise Barcelona-Olimpia Milano.Yüksek bütçeli ve son olarak NBA efsanesi Pau Gasol’u kadrosunu katan Barcelona takımı favori olarak Avrupa basınında görünüyordu. Koç Messinalı Milano takımıyla diğer bir yandan CSKA Moskova ise hafife alınmayacak kıvamda güçlü kadro yapısıyla ön plana çıkıyordu. Kadrosunu pek bozmayan ve koç Ergin Ataman ile 3 sezondur birlikte oynayan bir takımı da kimse durduramazdı. Öyle de oldu..
Yarı Finalde CSKA karşısında oyun üstünlüğünü eline alan Anadolu Efes , maçın son periyodunda oyunda düşüşler yaşadı. Fakat kopmadan final biletini 86–89 maç sonucuyla almış oldu. Epey çekişmeli geçen Barcelona-Milano maçında ise zafere ulaşan takım Katalan bölgesi ekibi oldu. Finalin adı Anadolu Efes-Barcelona. Şampiyonluğa gözünü dikmiş eski bir Barcelona efsanesi koç Sarunas Jasikevicius karşısında hiçbir zaman pes etmeyen tecrübeli koç Ergin Ataman vardı. Tempolu geçen karşılaşmada Barcelona periyodu önde kapatmasına rağmen devre Efes üstünlüğü ile sona erdi. Memleketinde katkılarıyla ilaç gibi gelen Tibor Pleiss talihsiz bir şekilde sakatlandı. Micic ve Larkin ikilisi pek açılamamışlardı fakat maçın sonlarına doğru kritik basketleriyle galibiyetin mimarları ve MVP’leri oldular. Bu iki büyük karakterin rol çalmadan hareket etmesi takım olmanın önemini bizlere gösterdi ve takımına şampiyonluğu da sağladı. Özellikle, Milli yıldızımız Sertaç Şanlı’nın katkıları ve “Blokların Efendisi” Bryant Dunston’ın katkıları pota altında etkili olmamızı sağladı. Anadolu Efes, 86–81 maç skoruyla Barcelona’yı yenerek mutlu sona ulaştı.
Ve yarım kalan görev tamamlandı!
Kupa, kaptan Doğuş Balbay’ın ellerinde yükseldi!
Fenerbahçe’den sonra bir numaralı basketbol organizasyonunda bu sefer kupayı ülkemize getiren taraf Anadolu Efes oldu. Koç Aydın Örs’ün yönetiminde Efes Pilsen’in Koraç Kupası başarısından 25 yıl sonra Efes bir Avrupa kupası daha kazanmış oldu.Türk Basketbolu’nun 10. Avrupa Kupası’da böylelikle geldi.
Tebrikler Anadolu Efes, Tebrikler Koç Ergin Ataman! Bizlere bu mutluluğu ve gururu yaşattığınız için teşekkürler.
Uğur Ersöz
