Stefan Zweig- Erika Ewald’ın Aşkı

Kardelen Beydoğan
Yetkin Yayın
Published in
3 min readJun 4, 2021

Hepsine uzun geceden sonra gelen tanın kızıllığını görmek nasip olsun! Ben, her zamanki sabırsızlığımla önden gidiyorum.” Cümleleri size bir yerlerden tanıdık geliyor mu? Bu cümleler hepimizin en az bir eserini okuduğu Stefan Zweig’e ait. 23 Şubat 1942 yılında yazarımız umutsuzluğa kapılarak bir intihar mektubu kaleme alıyor, ardından sevgili eşiyle bu hayata veda ediyor. Umutsuzluk insanı nelere sürükleyebilir sorusunun cevabı niteliğinde.

Size bahsedeceğim kitabımızın ön sözünde “Ancak bu, bütün genç kızların, boyun eğenlerin sessiz kalanların hikayesidir.” Cümlesi ile başlayan Barbey D’aure Villy’in bir paragrafı bulunuyor. Kitabımızın özet cümlesi bence budur. Hangi kitap böylesine anlattığın dediğinizi duyuyorum. Çok merakta bırakmadan kitabımızın “Erika Ewald’ın Aşkı” olduğunu söyleyeyim. Yukarıda bahsettiğim üzere eserimiz kıymetli Stefan Zweig’in kaleminden.

Kendisinin eserlerinden oluşan serimin her parçasından sizlere bahsetmek istiyorum. Daha doğrusu okuduğum, kitaplığımda yer edinen her eserden bahsetmek istiyorum. “Kitaplık kurmak, tapınak kurmak kadar kutsaldır “diyor Victor Hugo. Peki misafir etmek kütüphanende birilerini? Okumak güzel şey dostum, aynı eserlere denk gelmek ise muazzam. Neler hissettin okurken çok merak ediyorum, belki de aynı yerlerin çizdik altını. Dünya tarihinde aşka yazılmış nice destan, şiir, roman bulabiliriz. Kendi küçük dünyamızda da aşka ait izler görebiliriz. Terk edilince de aşk, aşk mıdır yoksa aşk kavuşanların yalanı mıdır? Gelin sorumuzun cevabını bu eserimizde bulalım. Yarım kalmış hayallerin sesine kulak verip, yeni dünyalar ziyaret edelim.

Beraber bir yolculuk yapalım. Kemerlerimizi bağlayalım, ışınlanıyoruz. Bir dernek etkinliğindeyiz. Karşımızda olan güzel hanımefendi dernekte piyano dersleri veriyor. Tam yanında bulunan beyefendi ise genç bir keman virtüözü ayrıca etkinliğin baş konuğu. Aşkın kıvılcımları ilk burada parlıyor. Ritim aşkın gizli kahramanı oluyor. Ardından birçok yerde daha karşılaşıyorlar ve buluşup görüşmeye karar veriyorlar. Hanımefendinin çocuksu yanı genç virtüözümüzü, gencin heyecan dolu hayatı ise Erika’nın ilgisini çekiyor. Zaman geçtikçe Erika kendini “Sonunu okuduğunda gözyaşlarına boğulmasına rağmen ona yine de zevk veren ancak yine de bir açıdan ona işkence eden bir kitap gibi onu tüketme ihtimali olan bu aşktan korkmaya başlamıştı” (Sf. 23) gibi hissetmeye başlamıştı. Buluşmalarda gencimiz Erika’ya sonu olmayan bestesini çalıyor, onu mest ediyordu. Bir gün ikilin aşklarına gölge düştü. Erika aşkın terk eden tarafıydı. Erika haklı mıydı? Bence evet sizin fikrinizi de merak ediyorum. O günden sonra uzun süre birbirlerini görmediler. Erika uzun süre boyunca gencimizi sevdi, unutamadı. Aklında, yüreğinde yeri ayrıydı. Ta ki bir gün gazetede gencin konser haberini görene denk. Erika o konsere gitti ve gencin yeni sevgilisini de görmüş oldu. Üstelik Erika’ya çalınan beste yeni sevgilide son bulmuştu. Aşık, kırgın kadınlardan biri olarak devam etti hayatına Erika.

Ruhunda hiç güç kalmadı. Hayat şimdi ona, bahçesindeki tüm tohumları ve çiçekleri yerle bir eden hoyrat bir yağmur gibiydi”. (Sf.49)

Kitabımız göründüğü üzere yarım kalmış hayatların, aşık bedenlerin hikayesi. Betimlemeli, derin incelemeleri olan bir eser olmasına karşın sayfa sayısı az. En az bir noktasında kendinizi bulacağınıza eminim. Aşkı için yananlar mı yücedir, aşkı için korkanlar mı? Hayır aşta Erika olanlar. Okuma listenizde yerini aldıysa yorumlarda buluşalım. Aşağı bırakacağım mektup kendimi Erika’nın yerine koyarak yazdığım şahsıma ait eserimdir.

Bayım,

Yabancı selamınız için teşekkürü borç bilirim. Siz de şunu iyi bilmelisiniz ki hafif sollumca bir acı hissederim. Uzunca boylu genç sevgilinizle size mutluluklar dilerim. Siz de intikam sevdadan daha ağır bir kefede soğuk zamanları beklermiş. Benim için çaldığınız beste bir başkasında sonlanmış. Sanırsınız ki ben bu sevdada yanmaya devam ederim. Yanılırsınız bayım, gerçek acıdan oluşan bu sevda artık beni başka mutluluklara ulaştırır. Masum yüzümü takınır, çok sevdiğiniz beyaz elbisemi artık kendim için giyerim. Size yabancı selamınızı yabancı bir hayırlı olsun ile gönderirim, Yeni sevdanızda sadık olmanızı yeğler, besteli günler dilerim.

Bana kardelen.beydogan@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz. Yazılarıma alkış ve yorum bırakarak bana destek olabilirsiniz.

--

--