Hayat Yolundaki HATALARIMIZ !
Kimse mükemmel değildir, bizi mükemmel yapan üstesinden geldiğimiz zorluklar ve seçimlerimizdir. Alınan yolda tökezlemezsek; etrafı seyredip çevreden öğrenmeye çalışırken aynı zamanda önümüze bakmamız gerektiğini öğrenemeyiz.
Hata Yapmak Neden “Kötü”dür?
İnsanlar hataları kabul etmekte çoğu zaman zorlanırlar. Kabul edenlerse uzun bir süre pişmanlık duymayı ve ‘keşke’ler biriktirmeyi seçerler, hem de pişmanlık ve ‘keşke’lerin kimseyi bir yere götürmeyeceğini bile bile… Peki neden hatalarımızdan korkarız? Çoğunun dediği gibi hatalar bizim daha ileriye gitmemize yardım etmezler mi? Bize yapılmaması gerekeni hatırlatıp daha iyi seçeneği göstermezler mi?
Cevabın değişmesi için birçok olasılık vardır ve bunlar: bazen insanın itibar endişesinden, bazen başkalarına zarar verme korkusundan, bazen hedefe ulaşmanın imkansızlaşacağından, bazen rekabet hırsından ve bazen de -daha çok çocukların yaşadığı- azarlanacağını bilmekten kaynaklanır.
Görüldüğü gibi hatalarımız, çoğu eylemimiz gibi, yalnızca bizlerin hayatında değil etrafımızdaki insanlarda; hatta çevrede, hayvanlarda, sokaklarda kısacası dış dünyadaki bir sürü başka ortamda da etkilerini gösterir. Bu etken, bizim hata yapmamak adına aldığımız önlemlerden, hatayı düzeltmek için verdiğimiz kararlara kadar bizi hep stres altında tutar.
Bu cümleyi kuran ben; aynı zamanda çevrenin psikolojisini ve düzenini umursamanın; insanın hayatında güzel değişimlere neden olacağını da savunuyorum. Bunu söylemekteki amacım hayatın nasıl daha iyi yaşanabileceği ile ilgili düşüncelerimden kaynaklanıyor.
Hayatın anlamını ararken her zaman bilinmeyeni bulma çabasına gireriz. Ama bazen ‘anı yaşamak’ kavramıyla yenilenmiş hisseder, bütün emeklilik hayallerimizi rahatlığa ve kendimizi keşfetmeye adarız. Bunları yaparken yalnız da olsak etrafımızda sevdiklerimiz de olsa her zaman bir etkileşim söz konusudur.
Çünkü biz çevremizdekilerle büyür, yetişir; onlarla şekilleniriz. Kimin için yaşadığımız bize kalmıştır. Ama kendimiz için bile yaşamayı seçsek bu bir hata değildir, hatta belki de olması gerekendir. Yaptığımız seçimlerde haklı olmamız asla mümkün değildir çünkü alacağımız karar illaki bir başka olayı tetikleyerek istenmeyen sonuçlar yaratacaktır, farkında olmasak bile.
Anlattıklarımdan çıkarım yaparak hatalarımızın etkilerini düşünmenin bizi daha iyi bir yöne çekeceğini ve hata yapma riskimizi azaltacağını söyleyebiliriz. Ancak etrafımızdan hoşgörü görmeyeceğimizi, amacımız o olmasa da hatamızın birilerini kötü yönde etkileyeceğini veya seçeneğimizin kalmadığını düşünüyorsak bile tek bilmemiz gereken iyi niyetli hareketlerin sonuçları ne olursa olsun anlaşılabilir olduğudur.
Hata yapmanın “kötü” sayılmasında ki en büyük neden bahsettiğim gibi çevreye olan etkileridir. Öyle olmasaydı her şey çok daha kolay olurdu. İstediğimizi yapmamız bizi de başkasını da üzmezdi. Öyle bir dünyada yaşamadığımız için farklı bir düşünce yapısına sahip olmamız gerekiyor. Bu düşünce yapısında da yol almak için yolu öğrenmek gerektiği yerleşmiş olmalıdır. Yani engebeli bir yolda alınacak önlemlerin ciddiye alınması için ilk önce bir hata yapılmalıdır.
Yolumuz uzun, dikkatli olmakla birlikte düştüğümüzde kalkmayı bilelim!
Elvan Ilıca
