Yapay Zeka için Yapılan İlk Toplantılar

Dilek Mandal
Bigdatatr
Published in
2 min readOct 31, 2019

Bir makineyi zeki olarak adlandırabilmek için onun en azından insanların becerebildiği düşünceyle ilintili işleri yapmasını bekleriz. Bu nedenle yapay zeka arayışındaki ilk adımlar zeka gerektiren işleri saptamak ve bunların makinelere nasıl yaptırılabileceğini belirlemek ile atılmıştır. Bulmaca çözmek, satranç, dama vb oyunlar oynamak, teoremler ispatlamak, basit sorulara yanıt vermek, görsel imgeleri sınıflandırmak gibi işler 1950- 1960 ‘lı yıllarda yapay zekanın ilk öncülerinin boğuştuğu problemler arasında yer almıştır. Genel olarak basit laboratuvar tarzı problemlerle uğraşmış olsalar da banka çeklerinin stilize manyetik karakterlerinin otomatik olarak okunması ve bir dilden ötekine çevrilmesi gibi gerçek dünya problemleri ile de uğraşmışlardır.

1948 yılında California Teknoloji Enstitüsü’nde(Caltech) sinir sisteminin davranışları nasıl düzenlediği ve beynin bilgisayarla nasıl karşılaştırılabileceği hakkında “Celebral Mechanism in Behavior : The Hixon Symposium(Davranışta Beyinsel Mekanizmalar konulu Hixon Sempozyumu)” isimli disiplinler arası bir konferans düzenlenmiştir. Bu konferansa Waren McCulloch, John von Neumann ve Karl Lashley gibi önemli isimler katılıp makalelerini sunmuştur. Bu konferans kaydedilmiş tartışmalarıyla birlikte küçük bir seçkin gruba verilen birkaç bildiriden oluşmaktadır. Aynı tema ile ilgilenen geniş bir kitle olmasına rağmen Hixon Sempozyumu türünün en önemli örneğini oluşturmaktadır.

Profesör von Neumann konuşmasına elektronik bilgisayarlar ve gelecekte onlarla yapabileceğimiz makul şeyleri açıklayarak başlamıştır. Örneğin, bir otomatın kendini yeniden üretebileceği koşulları tartışmıştır.Genel olarak bilgisayarlar ve organizmalar arasındaki benzerliklerle ilgilenmesine rağmen, bu konferansta önemli farklılıkları işaret etmekle daha fazla ilgilenmiştir.

Profesör McCulloch; ( kendisi açıkça ifade etmemiş olsa da) hafızanın kendisine değil, hafızanın fizyolojik karşılığı olan mekanizmalara atıfta bulunmuştur.Bilgisayar ile merkezi sinir sisteminin arasındaki ilginç davranış benzerliklerini takip ederek dijital bilgisayarın ilkelerine göre çalışan bir şeyin mutlaka hatırlamak gibi şeyler yapabildiğini göstermeyi amaçlamıştır.

Lashley’in yaptığı konuşma toplantının en önemli konuşması olarak adlandırılmaktadır. Lashley, beyin işlevi hakkında durağan bir görüş benimsediği için davranışçılığa yüklenmiş, insanın tasarlama ve dil yeteneklerini açıklama yolunda psikologların dinamik ve hiyerarşik yapıları gözden geçirmeye başlaması gerektiğini ileri sürmüştür. Lashley’in konuşması, bilişsel bilimin temellerini oluşturmaktadır.

Hixon Sempozyumunun ardından Yapay Zeka’nın tam teşekküllü bir araştırma sahası olarak ortaya çıkışı üç önemli toplantıya rast gelmektedir ve yapay zeka bunlar sayesinde doğmuştur. Bu toplantılar:

1955 → Öğrenen Makineler Oturumu(Los Angeles’ ta Batı Ortak Bilgisayar Konferansı ile birlikte)

1956 →Yapay Zeka Yaz Araştırma Projesi(Dartmouth Koleji’nde)

1958 →Düşünce Süreçlerinin Mekanikleşmesi(Birleşik Krallık’ta Ulusal Fizik Laboratuvarı)

Kaynak: The Quest for Artificial Intelligence: A History of Ideas and Achievements, Nils John Nilsson, 2010.

--

--