Bir Dil En İyi Nasıl Öğrenilir?

Rüya Bulmuş
Yetkin Yayın
Published in
3 min readOct 22, 2022
Photo by A Perry on Unsplash

Konuşarak. Cevap aslında bu kadar basit ama biraz bu cevabı açalım. Dilin yapı taşları kelimelerdir, bağlayıcıları ise gramer. Peki bu iki faktörü bilmek gerçekten bir dili bilmek midir? Bana sorarsanız hayır. Dil; iletişim kuramadığınızda, karşınızdakiyle konuşamadığınızda anlamsız kalır. Dil, iletişim için vardır. İletişimi sağlayamadığında işlevsizdir. Peki iletişim nasıl sağlanır? Sadece konuşarak mı? Elbette hayır, iletişim sözlü ve yazılı olabilir. Sözlü iletişim için kilit nokta konuşmadır.

Konuşma, yalnızca gramer ve kelime bilmekle sağlanmaz. Bildiğiniz kelimeleri doğru yerde kullanabilmek, kelimeleri birbirine bağlayabilmek konuşma için kritiktir. Peki bunu nasıl sağlayabiliriz? Bolca pratik yaparak. Bulduğumuz her fırsatta konuşarak, konuşmak için fırsat yaratarak. Bir dili öğrenmek, o dili konuşabilmek demektir. O dili konuşan insanların arasına karışabilmek, bir kültürü yaşayabilmektir. Konuşma yeteneği pratikle oluşur. Pratik mükemmelleştirir.

Peki eğer hiçbir şey bilmiyorsak? Konuşmayı denemek için yeterli kelime ve gramer bilgimiz yoksa? Oturup saatlerce gramer çalışıp kelime ezberlemeli ve bunları hallettikten sonraya mı bırakmalıyız konuşma pratiğini? Çok yanlış bir düşünce. Bir dili sıfırdan öğreniyorsak zaten en güzeli konuşarak öğrenmektir. Konuşma pratiğini ertelemek gelecekte bizi iyi bir konuşmacı yapmaktansa bizi kullanamadığımız birçok gramer ve kelimeye boğar. Boğulduğumuz bu gramer ve kelime havuzundan kurtulamazsak da dile ön yargılı yaklaşır, öğrenmeye olan hevesimizi kaybedebiliriz. Gramer öğrenme ve kelime ezberleme çoğu insan için sıkıcıdır. Peki ne yapmalı? Kendimden bir örnek verecek olursam şu an İspanyolca öğrenmekteyim ve dil kursuna başladığımda dile dair bilgim tamamen sıfırdı. Adımı, yaşımı söylemeyi dahi bilmiyordum ama içimde inanılmaz bir öğrenme isteği vardı. Gittiğim enstitüdeki tüm öğretmenlerin İspanyol olması dolayısıyla hiç bir bilgim olmayan bir dili daha kursa başladığım ilk günden konuşmak zorunda kaldım. İlk günden itibaren konuşma ile öğretme metoduna çokça yer verdiğini düşündüğüm enstitü benim için inanılmaz keyifli bir yer haline geldi ve ilk günden itibaren dile maruz kalmam dolayısıyla aksanlı bir şekilde İspanyolcayı öğrenmeye başladım. Bir dili öğrenmenin en iyi yolu o dile maruz kalmaktır. Çokça konuşmak, çokça dinlemek ve de çokça o dilin kültürünü yaşamaktır.

2. dilim olan İngilizce adına deneyimlediğim interaktif öğrenme sürecini de sizlerle paylaşacağım. İngilizce öğrenmeye ilkokulda başlayan biri olarak ben kendimi lisede İngilizce öğrenen biri olarak tanımlardım. Bunun sebebi çokça dizi&film izlemeye başladığım ve Cambly adlı platformla tanıştığım yılların lisede olması. Özellikle Türkiye’de oldukça görülen ‘’İngilizce biliyorum ama konuşamıyorum.’’ durumunu yaşayan biriyken ne oldu da şu an İngilizce öğrenme adına en iyi uygulamalardan biri olan Cambly’nin marka elçiliğini yapıyorum dersiniz? Neyi farklı yaptım da benim için İngilizce kendimi çok iyi ifade edebildiğim bir dile dönüştü? Cevap dili dinleyerek ve konuşarak. Kritik noktamız konuşma olsa da dinleme de en az konuşma kadar önemlidir bir dili öğrenmede. Bolca dizi&film izlemek, kulak doygunluğu açısından oldukça faydalıdır. Hiçbir şey anlamadığınızı düşünseniz bile bir yerden sonra dile maruz kalarak anlamaya başlarsınız. Şu an İspanyolcada yaşadığım ve bir zamanlar İngilizcede de yaşamakta olduğum şey buydu. Duyduklarınızı dinlemeye başladığınızda işler sizin için farklı işlemeye başlar, artık dikkatiniz dildedir. Bir kelimeyi çokça duymak ezber yapmadan onu öğrenmenizi sağlar. Duyduklarınıza kulak vermek, gramer açısından da zihninizde bir şeyleri oturtmaya başlar. Cümle yapısını anlamaya, soru kalıplarını öğrenmeye başlarsınız. Dinlemek ve konuşmak birbirini tamamlar. Dinledikçe konuşma ihtiyacını daha da çok hissedersiniz. Konuşmaya basit cümleler ve duyduklarınızı kendinize uyarlamak gibi küçük adımlarla başlayabilir ve sonrasında konuşmanızı ileri seviye taşıyabilirsiniz. Bolca pratik daha uzun ve istediğinizi anlatan cümleler kurmaya başlamanızı sağlar. Bir dil konuşarak öğrenilir, konuşma farklı kültürlerle iletişimi ve etkileşimi sağlar. Yeni kültürler yeni insanlar demektir. Ne demiş filozof Ludwig Wittgenstein, “Dilimin sınırları dünyamın sınırlarıdır.’’

--

--