İki Bin Yılın Ardından: Stoacı’nın 3 Yüzü

Göksu
Yetkin Yayın
Published in
3 min readSep 10, 2023

Mutlu olma sanatı insan kadar eskidir. Ama yaşama sanatı insandan da eskidir.

Mutluluğun ve iyi yaşamanın felsefesini yapmakla hayatın gerçekleri ile sıkışmaya müsait hallerini içselleştirmek arasındaki sınır ince değil ama mutlaka keskindir. Ne tek bir ölçüt ne de tek bir yol vardır. Kleanthes’in Stoa Felsefesi’nin Kuruluş Fragmanları’nda bahsettiği üzere: ‘‘İnsanlar aynı nehirlere girseler de zaman içinde üzerlerinden akan su farklıdır.’’ Bütün bu özgün insan hallerine rağmen insanlığın ortak değerleri ve erdem etiğiyle şekillenen Stoacılık başlangıcından bugüne dek felsefe tarihini etkileyen akımların arasında konumlanıyor. Stoacılık, mantık, insanın kendine sevgisi ve dış dünyayla uyumu, dünyadaki türlü zorlukların üstesinden gelmenin fikri sanatı niteliğinde bir akım olarak gelişmiştir. Eğer bilgelik, cesaret, adalet ve ölçülülük üzerine; etikten şaşmayan, kendisiyle ve doğayla uyum içinde ve nihai bir bütünün parçası halinde bir insan prototipi çizebilseydik Stoacılığı betimlenebilecek en kısa haline getirmiş olurduk.

M.Ö. 324 yılında Kıbrıslı Zenon Atina Agorası’nda Stoacılık okulunu kurdu. Kıbrıslı Zenon’un ardından Stoacılık ilerleyen yüzyıllar boyunca gelişti ve Zenon’dan 300–400 yıl sonra zirvesine ulaştı. İlerleyen yıllarında Stoacı felsefe, kendi içinden Diyojen’i, Panaetius’u, Seneca’yı, Tarsuslu Zeno’yu, Poseidonius’u, Epiktetos’u, Cicero’yu, 16. Roma imparatoru Marcus Aurelius’u ve daha pek çok çoğunu çıkardı. Pek çok felsefi akım gibi Stoacılık da kendi içinde dönemlere, hatta zaman zaman fikir ayrılıklarına sahne olmuştur. Zenon, Kleanthes eski Stoa Dönemi’ni, Diyojen, Panaetius Orta Stoa Dönemi’ni, Marcus Aurelius, Seneca ve Epictetos Yeni Stoa Dönemi’ni temsil etmektedir. Aradan geçen 2300 yılın ardından felsefi, etik, metafiziksel ve tarihi yönleriyle Stoacılık felsefesi başlangıcından bugüne felsefe kürsülerini, çağdaş filozofları, yazarları, iyi zamanları, buhranları, arayışları ve tüm ilgililerini etkilemeye devam ediyor. Stoacılık, zamanın ruhunun ve şehir hayatının kaosunun arasında benimsenebilir yaşam kodlarıyla felsefi akımların yaşamlara sirayet etmesinde çok incelikli bir yer tutuyor.

Marcus Aurelius / Stoacı filozof, 16. Roma imparatoru

Hatırlayanın ve hatırlananın faniliğinden geriye kalanlar üzerine; 3 farklı filozoftan Stoacı’nın 3 yüzüne dair alıntılar ve birkaç kitap önerisi:

‘‘Zihninin üzerinde gücün var, dışarıdaki olaylar üzerinde değil. Bunun farkına vardığın an güç bulacaksın.’’ (Marcus Aurelius)

“Başka birinin ruhundakileri izleyip anlamadığı için bedbaht olana pek sık rastlanmaz; fakat kendi ruhunu yakından takip etmeyenlerin bedbaht olması kaçınılmazdır.” (Marcus Aurelius)

“Senin huzursuzluğun başkalarıyla değil, kendi kendinle bağdaşmadığın içindir.’’ (Epiktetos)

“İnsanın olduğu yerde iyiliğe de yer vardır’’ (Seneca)

‘‘Okuyun, kitaplardan öğrenin. Onlardaki bilgeliği yaşamınıza katın.’’ (Epiktetos)

‘‘Yaşamayı tüm ömür boyu öğrenmek gerek.’’ (Seneca)

Stoa Felsefesi ve Stoacı Filozoflar Üzerine Kitap Önerileri:

□Marcus Aurelius ● Kendime Düşünceler

□Stoacı’nın Günlüğü ● Ryan Holiday & Stephen Hanselman

□Stoa Felsefesi ● Jean Brun

□Stoa Felsefesi’nin Kuruluş Fragmanları ● Zenon&Kleanthes

□Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir ● Epiktetos
□Unutma Mutlu Bir Hayat Çok Az Şeye Bağlıdır ● Marcus Aurelius
□Gladyatör Kararını Arenada Verir ● Seneca
□Roma Bilgeliği
□Hoş Geldin Yabancı Burada Büyük Amacımız Mutluluk ● Epikuros
□Mutluluk Hayatın Dirençsiz Akışıdır ● Zenon
□Hiç Olmazsa Bir Kere İtiraz Et, Başka Bir Fikir Söyle de İki Kişi Olduğumuzu Anlayayım ● Zenon
□Kimse Erdem Olmadan Mutlu Olamaz ● Cicero

□Bilgeliğin Sarsılmazlığı Üzerine-İnziva Üzerine ● Seneca

□Stoacıların Paradoksları ● Cicero

Tarih sahnesinden geçip giden pek çok filozofun, felsefi akımın, felsefe okullarının, iyi zamanların, kötü zamanların, başka insanlar ve başka coğrafyaların binlerce yüzü arasında; ve nihayetinde içinde bulunduğumuz tüketim çağında kendini sevmenin, üretmenin, dünyayı tek yönlü algılamadan uyum içinde olmanın ve en önemlisi kendi varoluşunu ve varoluşundan gelen potansiyeli keşfetmenin kıymeti adına. Sevgilerimle.

--

--