YetGen
Bir farkındalık eğitim programı…
Uzun zamandır yazmak istediğim ancak YetGen’i yaşamaktan yazmaya fırsat bulamadığım o yazı sonunda vücut buluyor. Selam ben İrem. YetGen liderlerinden yalnızca biriyim. “YetGen ne, YetGen lideri kim?” gibi sorular soruyor olabilirsin. Aslında benim için bu kadar değerli bir şeyin tanımını yapmak çok zor ama deneyeceğim.
YetGen 21. yüzyıl yetkinliklerini kendini geliştirmek isteyen herkese bir eğitim programı ile sunan eğitim kooperatifi. Hepimiz modernleşmeye çalışan ama geleneksel eğitimden kendini kurtaramayan bir eğitim sistemi ile yaşıyoruz. Hayata, topluma, bilgilere ezbere ulaştırıldık, sınavlarla yarıştırıldık. Ne kazandık? İyi bir bölüm, iyi bir üniversite, iyi bir meslek… Hiç sanmıyorum çünkü içinde bulunduğumuz yüzyılın beklentileri bizim kazanmaya çalıştıklarımızla çelişiyor. İşte YetGen bu çelişkilere karşı direniyor, direnmemizi aşılıyor. Hatta Erhan Erkut’un deyimiyle zehri salıyor :D
Erhan Erkut YetGen eğitim programının liderliğini yapan YetGenlilerin “Abi keşke her hoca böyle olsaydı ya” diyerek dinlediği bir akademisyen. Erhan hocayı ilk tanıdığımda pandemide bir online etkinlikteydim ve benzer keşkeler ile hayranlıkla dinledim. Anlattıkları eğitimi dert etmiş ve kendini eğitim fakültesine yerleştirmiş biri için inanılmaz heyecan vericiydi. Çünkü tek başıma anlatamayacaklarımı kocaman bir komünite kurarak anlatıldığını duyuyordum: 21. Yüzyıl Farkındalık Eğitim Programı YetGen.
YetGen’i 2020 Kasım’da duyup takibe başladım. Başvurular çok yakındı ve asla kaçıramazdım. Kazandırmaya çalıştığı farkındalıklar çok kıymetliydi ve kendimi kendim olarak var olabileceğim bir yerde bulmam gerekiyordu. Ve o an geldi… Başvuru formunu ağlayarak doldurdum ve cevapladığım her soruda daha çok motive oldum. Ne mi vardı bu kadar ağlayacak? Kitap okumanın, merak etmenin, öğrenmenin, bilginin peşinden gitmenin garipsendiği ve ötekileştirildiği pek çok anım oldu. Hedeflerime “Hayal kurma.”, hayallerime “Hayat bu değil.” dendi. Sistem her şeyiyle tek bir modele uymamı bekliyordu. Çocukken herkesle konuşmamı, okuldayken herkesle oynamamı, sınavlarda herkes gibi derece yapmamı, lisede akranlarım gibi olmamı, üniversitede KPSS için çalışmamı, iş hayatımda devlete kapak atmamı beklediler. Herkesleşmek istemedim ve kimse herkes değil biliyorum. Sistem herkesleştirir, ezbere hayatlar ezbere hayatları beraberinde getirir.
Tam olarak yukarıda bahsettiğim düşüncelerimi gün yüzüne çıkarıyordu YetGen. “Hayallerin ne, gelecekte ne yapmak istiyorsun? Dünyayı nasıl daha iyi bir yer haline getirebilirsin? Dünyanın en büyük sorunu ne ve bunu nasıl çözersin? Neler yapıyorsun, gönüllü müsün, üretiyor musun?” Gerçek miydi bu sorular yoksa bir rüya mıydı? Hangimize daha önce bu sorular soruldu? Ben hayatımda ilk kez ne yaptığımla değil neler yapacağımla ilgilenen birilerini görüyordum. Tüm duygusallığım beraberinde şeffaf bir şekilde o formu doldurmamı sağladı.
“Dünyayı sen mi kurtaracaksın? Evet, ben kurtaracağım. Hangi dünyadan bahsediyoruz? Dünya tanımı bir bakıma çok göreceli. Bana kalırsa her insan içinde ayrı bir dünya taşıyor. Eğer tek bir insana bile fayda sağlayabilirsem o insanın içinde taşıdığı dünyaya fayda sağlamış olmaz mıyım? Onun kazandığı fayda zincirleme bir etki ile gerçekten dünyaya yayılmaz mı?”
Bir mail çığlık çığlığa sevindirebilirmiş :) İkinci aşamaya geçmiştim ve bir motivasyon yazısı ya da videosu çekmem gerekiyordu. Yazmayı çok seviyorum ama doğru yerde doğru kişilerle konuşmak yazmaktan çok daha keyifli bir hal alıyor. Açtım videoyu ve başladım anlatmaya. Tamamen doğaçlama konuştum, içimden ne geliyorsa onu anlattım. Takım çalışmasından, birbirimizi beslemenin öneminden ve eğitim sistemine bir alternatif olarak doğan YetGen’in kalbimde bıraktığı heyecandan bahsettim.
İkinci bir çığlık, sevinç zıplayışları ve delicesine edilen danslar… Ben Mart 2021'de artık bir YetGenli olmuştum. O dönem asla unutmuyorum YetGen’e gelen başvuruları. Başvuru yoğunluğundan iki döneme ayrılmıştık ve Erhan Hoca başvuruların ne kadar duygusallıkla, hayranlıkla ve karar vermesi zor olan değerlendirmelerle okunduğunu paylaşmıştı. Olumsuz mail alanlara bir daha deneyin demişti. Bir daha denemek… YetGen’de gördüğüm en dikkat çekici nokta buydu. Defalarca deneyen YetGenliler bu kültürü en iyi yaşayanlar ve yaşatanlar oluyordu. En güzeli de YetGen’in herkese defalarca deneme fırsatı sunuyor olmasıydı.
Pandemide harika bir lider ve birbirinden renkli bir takımla eğitim sürecimi tamamladım. Çok güzel dostluklar ve keyifli anılar biriktirdim. Discord sunucumuzda yapılan network etkinliklerini kaçırmadan takip ettim. Neredeyse her ekip toplantısında takımımla buluştum. Learnship sürecine dahil olarak YetGen içindeki akran öğrenme fırsatını deneyimledim. Farkındalığım, bakış açım, İrem değişti. YetGen bana YetGen’den önceki İrem’i unutturacak kadar deneyimler sundu. Bunların hepsi 2021- 2. Dönemde olurken sadece bir başlangıç yaşıyordum. Liderim Elif Aleyna Ebren’di ve o gerçek bir YetGen lideriydi. Enerjisi, iletişimi, YetGen kültürünü aktarması… Aleyna’nın model olan liderliği YetGen yolculuğumun bitmemesi gerektiğini gösteriyordu. Ufukta bir YetGen liderliği görünüyordu ^_^
YetGen 2023- 2. Dönem başvuruları alınıyor ve eğer hala bir YetGenli değilsen kendine şans vermeni öneriyorum. Başvurmak için tıklayabilirsin :)