Ne Okumalı: Alamut — Vladimir Bartol

Fatih Başar Kutlu
Türkçe Yayın
Published in
4 min readDec 12, 2021

“Ne Okumalı” pazar serimizin bu haftaki yazısında yine Amin Maalouf’un eserine benzer nitelikte tarih-kurgu kategorisinde bir eser olan Fedailerin Kalesi Alamut eserini inceleyeceğiz. Eserin yazarı ise 20. yüzyılın ilk yarısında yıkılan Avusturya Macaristan İmparatorluğu’nda dünyaya gelip yine yıkılan Yugoslavya’da yaşama gözlerini yummuş Sloven yazar Vladimir Bartol. İlginçtir ki kendisinin bir oyun, bir hikaye, bir otobiyografi ve iki kısa öykü serisi daha bulunmasına rağmen, Alamut dışındaki eserleri pek bilinmemektedir.

İki farklı gencin gözünden oldukça farklı bir maceranın birbirine çok yakın ancak bir o kadar da uzak pencerelerden yansımalarını göstererek başlıyor kitabımız.

Bir tarafta Halime, bir süre dönem yaşantısının getirisi olarak oradan oraya sürüklenmiş bir hayat içerisindeyken beklemediği bir şekilde kendini Alamut’un eşsiz Cennet bahçelerinde bulmakta. Diğer tarafta ise Avni (ya da daha tercih edilen adıyla İbn Tahir) ulu bir davada hem mental hem fiziksel olarak en hazır, en seçkin birliklerden biri olarak yetiştirmek üzere kendini Alamut’un sıkı disiplinine teslim etmekte.

Alamut Kalesi

Hikayemiz 11-13. yüzyıllar arasında günümüz İran sınırları içerisinde bulunan Kazvin Eyaletinde yer alan Alamut Bölgesi’nde kurulmuş ve adını bölgeden alan Alamut Kalesi’ni üs edinmiş Haşaşi Yapılanması’nı konu almakta.

Her ne kadar katılan karakterler bağlamında bize sağlanan görüntü kalenin son haline yakın bir dönemden olsa da, hikayenin devamında tanıştığımız karakterlerin geçmişleri ve birbirleriyle sohbetleri, bize bu yapılanmanın oluşum sürecine dair bir genel şematik sağlamakta.

Modern dünyada bilinen adıyla Hassan Sabbah ya da müritlerinin ona verdiği ünvanlarla Sayyidna, tam adıyla ise Hasan bin Ali bin Muhammad. Haşaşi Yapılanması’nın kurucusu olarak bilinen Hasan Sabbah hakkında edinilen bilgiler temelde Sargozasht-i Seyyednā [Sayyidna’nın Sergüzeşti — Şeyhimizin Macerası] adlı esere dayanmakta. Eserin yazarı bilinmemekle birlikte ana konusu, Hassan Sabbah’ın hayatı niteliğinde.

Hassan Sabbah’ın hayali bir tasviri

Terör faaliyeti kabul edilebilecek ilk saldırıları gerçekleştirmiş olan Haşaşi Yapılanmasının kurucusu olması, çevresindeki Sünni İslam’ı kabul etmiş ve dönem itibariyle kuvvetli olan devletlere rağmen Alamut Kalesi’nde bir Nizari İsmaili Devleti kurarak farklı bölgelerdeki kaleler arasında süregelmiş yapının dışında bir devlet yapılanması oluşturması Hassan Sabbah’ın tarihteki izleri olarak nitelendirilebilir.

Kendisi genç yaştayken İslam coğrafyasında çıkan halifelik mücadelesi bağlamında Kahire’de yer alan Fatımi Halifesi’nin fikirlerini kabul etmiş ve İsmaili mezhebine mensup olmuştur. Bir süre Kahire’de eğitim aldıktan sonra ve günümüz Irak-İran coğrafyasını gezerek jeostratejik bilgi haznesini genişleterek Alamut Kalesi’ni ele geçirmiş ve kendi tasarladığı devlet-tarikat yapılanmasını burada gerçekleştirmeye başlamıştır.

Bu yapı, oldukça disiplinli ve sıkı eğitimden geçen askerler, subaylar ve seçkin bir suikast birliği olan fedailer çerçevesinde kurulsa da; kendisinin uzun yıllar boyunca hafızalardan silinmemesine neden olan asıl yöntemi oldukça farklıdır.

Selçuklu Veziri Ebu Ali Hasan ya da ünvanı ile Nizamülmülk’ün haşaşiler tarafından suikaste uğrayışı, Haşaşi Tarikatı’nın bilinen en büyük suikasti niteliğindedir.

Söylenilene göre, Sabbah insanlara kendisinin Tanrı olduğuna inandırmak, Tanrı ile oldukça yakın bir kudrette olduğunu göstermek amacıyla hareket etmiştir. Özellikle suikast görevine göndereceği fedailerin ölüm korkusunu yok etmeleri ve böylelikle terör faaliyetleri sonrası ölümü kabullenerek daha derin bir korku yaymaları, Sabbah’ın asıl hedef ve araçlarından biridir.

Bunun içinse, fedailerini afyon ile uyuşturarak tekrar gözlerini açtıklarında Cennet tasvirlerine uyan güzellikte bahçelerde uyanmalarını sağlamış, “rüya” sona erdiğinde ise kendilerinden ölümü kabul edecekleri görevleri yapmalarını isteyerek ancak bu şekilde tekrar “Cennet Bahçeleri”ne gireceklerine onları ikna etmiştir.

Fotoğraf Kaynak: Youtube — Mehmet Ozan Doğan

İnsanın ölüm korkusunu yenerek, dini görüşlerinin temellendirmesini bir kişi veya yapı ile bağdaştırması ve belirli görevler dahilinde yaşam-ölüm döngüsüne bakması, Haşaşiler ile başlayıp günümüzde intihar bombacısı teröristlere kadar gelmiş bir yöntem olarak bilinmektedir. Bu bağlamda Hassan Sabbah’ın siyasi amaçlarla korku ve dehşet yayma yönetimini kullanması ve gayrinizami ilerliyor olması, kendisini terör faaliyetlerinin bilinen ilk kullanıcılarından biri konumuna getirmiştir.

“Eğer kişi insanların mutluluk, sevgi, sevinç olarak tanımladıkları şeylerin tamamıyla yanlış temeller üzerine inşa edilmiş varsayımlar olduğunu keşfederse yüreğinde derin bir boşluk bulur. Onun için bu büyük boşluğu doldurmanın yegane çaresi de gerek kendisinin gerekse de başkalarının kaderleri üzerine kumar oynamasıdır. Bunu başarabilecek yeteneğe sahip birinin gücü her şeye kadirdir.”

Teknik Bilgi

Eserin bende bulunan baskısı Koridor Yayınları’ndan çıkmış olup siyah, Alamut Kalesi’nin tasvir edildiği bir kapağı bulunmakta. Önsöz veya sunuş gibi bir bölümü olmamakla birlikte eser toplam 21 bölümden oluşmakta. Bununla birlikte, hikayenin bitiminden sonra “İdeolojiler Karşısında: Vladimir Bartol ve Alamut” başlıklı, İngilizce çevirmen Michael Biggins’in 2004'te ve “Alamut’un Türkçe Çevirisi” başlıklı Ender Nail’in 2012'de kaleme aldığı kısa bir yazı bulunmakta. Bu yazılarla birlikte toplam 510 sayfadan oluşan kitabın dili oldukça akıcı ve ister istemez okuyucuyu içine çeken nitelikte.

Pazar günleri düzenli bir şekilde yayınlamayı hedeflediğim “Ne Okumalı” serimizin bu yazısında Vladimir Bartol tarafından kaleme alınmış, tarih-kurgu niteliğindeki “Fedailerin Kalesi: Alamut” eserini inceledik. Özellikle Assassin’s Creed oyununun çıkmasıyla tüm dünyada ilgi odağı haline gelen Haşaşi Yapılanması/Tarikatı ya da Örgütü’nün kurgularla birlikte incelendiği eser oldukça merak uyandırıcı ve sürükleyici. Umarım beğenmişsinizdir!

Serimizin diğer yazılarına aşağıdaki bağlantılardan erişebilirsiniz;

LinkedIN üzerinden de Stoacılık çerçevesinde kaleme aldığım yazılara erişmek için benimle bu bağlantı üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

--

--

Fatih Başar Kutlu
Türkçe Yayın

I'm %99. [MSc in IR, UniMi] | — |PS: I’m using my friends Paypal Account for tips. Thanks for you attention and support! ^^ | — |