Bir Öğrenci Topluluğu Oluşturmak:
5 — Bir Yaşam Felsefesi Olarak Topluluk Yönetimi
Bu kısımda Karnaval Radyo web sitesinde büyük bir ilgiyle takip ettiğim İnanç Ayar’ın “Bir Yaşam Felsefesi Olarak Girişimcilik” podcast serisinde not ettiğim ve topluluk kavramıyla ilişkilendirdiğim beş maddeyi sizlerle paylaşmak isterim.
Aktüel ve Potansiyel
Aristo durumları “aktüel” ve “potansiyel” olarak ikiye ayırır. Tahta bir blok düşünelim; aktüel olarak tahta bir bloktur aynı zamanda potansiyel bir sandalyedir. Potansiyeli hayata geçirmesi için aksiyon alması gerekir. Aksi taktirde 1000 yıl bile beklese potansiyeline ulaşamayacaktır. Aynı şekilde; biz sandalyeyi gördüğümüzde olumlu ya da negatif yönlerini belirtebiliriz. Ancak bizim değerlendirdiğimiz şey ortaya konmuş olan üründür. Yani fikir dünyasından eylem dünyasına ulaşabilmiş bir şeydir. Topluluk faaliyetleri de böyledir. Yolun başında tahta blok halinde onlarca fikir vardır. Herkes heyecanlıdır, herkes fikir sahibidir. İş bu fikirleri gerçeğe yani tahta bloku sandalyeye dönüştürmeye gelince sancılı süreç başlar. Eğer hayal, gerçeğe dökülmesi konusunda bir plana kavuşmuyorsa zamanla istek ve gerçekleştirme arzusu azalacak; hikaye biriktirilememiş, ekip üyelerinde başarı ve keyif hissi uyandırmayan, insanların aralarında topluluk nedeniyle oluşan iletişimin sıfıra indiği tatsız bir ortam söz konusu olacaktır. Enseyi karatma, iyi planlanmış ve hareket vakti geldiğinde alternatifleriyle hazır olmuş bir topluluğun/oluşumun/kulübün başarısız olması için neden inanın yoktur.
Bir Kaldıraç olarak İnsan
Kaldıraç; uyguladığın kuvvetten daha büyük bir ağırlığı kaldırmanı sağlayan düzenektir. Toplulukların en büyük kaldıracı o topluluğa değer katmak isteyen insanlardır. Kendi hayatımdan bir örnek vereyim. 2016 yılının sonlarında Maslak Rotaract Kulübü’ne katıldım. Eylül ya da Ekim ayıydı ilk toplantıda o dönem içerisinde yapılması hedeflenen projeler konuşuluyordu. Mezun olduğum seneydi ve üniversitemdeki sinema kulübüyle güzel bir sene geçirmiştik; bu işlere doyamamıştım açıkçası. Gözüme nedense huzurevi ziyaretleri projesini kestirdim. Aslına bakılırsa huzurevi ziyareti standart bir etkinlik fikridir; bunu gerçekleştirmek için kulüp ya da dernek olmaya gerek yoktur ve 10 arkadaş toplanıp gerekli izinleri alarak ziyaretinizi gerçekleştirebilirsiniz. Buna farklı bir bakış açısı, farklı bir renk katmam gerekirdi. Projeyi huzurevlerinde film gösterimi formatına büründürdüm. Bu tür toplumsal konularda duyarlılığı yüksek birkaç arkadaşımı projeye davet ettim. İlk etapta; Arzu Film’le Tosun Paşa filminin telif hakkı için el sıkıştık. Sonra huzurevleriyle gösterim için anlaştık. İlk dönem buralarda etkinliklerimizi gerçekleştirdik. 2017 başında CMYLMZ Fikir Sanat ile 4 filmin telif hakkı konusunda anlaştık. Projemizi, Özyeğin Üniversitesi’nde sosyal sorumluluk dersi kapsamına dahil ettik ve öğrenci dostlarımız bize destek olmaya başladılar. Fiba Holding projeye destek olmak için bir projeksiyon hibe etti. Geldiğimiz noktada Cuma Matinesi adı atında hala devam eden güzel bir sosyal sorumluluk projesi ortaya çıktı.
Özetle; mevcut fikre yaratıcılık ve vizyon eklenerek aynı temel üzerine çok daha büyük ve ses getiren bir iş çıkmış oldu. Bu projeye başladığmızda; elimizde bütçe, filmlerin gösterim hakları ve de projeye dahil olmak isteyen ancak elinde projeksiyon bulunmayan huzurevlerine sunacak bir hizmetimiz yoktu. Yeter ki fikrine ve projene güven, harekete geç. Hayal kurup bir fikri parlatmayı bekletmek yerine, hızlıca harekete geç. Olumlu şeylerin sinerjisinden yararlan.
Bir Liderlik Yaklaşımı olarak Özeleştiri Müessesesi
Gelişimin en önemli mihenk taşlarından biri özeleştiri yapabilmek, yapıcı geri bildirimleri dikkate almaktır. Odak noktan içsel olmalı. Bir olay gerçekleşmediğinde ortada bir suç varsa bunu dışarıda aramakla ancak kendini avutabilirsin. Denemek ve hata yapmak güzeldir, hatalar doğruya ulaşmak için değerlidir.
Mezun olduktan sonraki iki senelik süre için bizim Sinema Kulübü’nü mercek altına alalım. Akademik dönem bitiyor ve o sene ekiplerde koordinatörlük yapmış kişilerle konuşuyorum. Genelde; kişiler nerede o eski bayramlar havasında o yılın beklentilerin aksine iyi geçmediğini söylüyor. Diyorum ki; peki neden iyi geçmedi sence?
Gerekçeler;
- Ekibin motivasyonu düşüktü
- Verilen görevler yapılmıyordu
- İnsanlar bir araya gelmek istemiyordu
- İyi fikirler bulunamadı
Bu dış odaklı bir yaklaşım örneği. Çözüme götürecek yaklaşım şu şekilde yanıtlar olmalıydı:
- Ekibin motivasyonunu yüksek tutamadım
- Görevleri heyecan verici ve motive edici şekilde veremedim, belki de bu tür görevler üretemedim
- İnsanları bir araya getirecek eğlenceli sebepler bulamadım
- İyi fikirler oluşturacak ortamı yaratamadım
Kişisel gelişim açısından da, görevin yerine getirilmesi açısından da bu sorumluluğu alan ve özeleştiriyi yapan kişi diğer tutuma sahip olana göre durumu iyileştirme potansiyeline sahip olandır.
Prototip değil Pretotip
Bir etkinlik fikri ürettin ve zihninde ölçüp biçtin, tebrikler. Öncesinde fikrine değer verdiğin 5 arkadaşına bu fikri anlatıp ilgisini çekip çekmediğini gözlemlesen bu fikir hakkında daha objektif çıkarımlar yapabilirsin. Diyelim ki; Kadıköy’de bir mekanda 100 kişinin katılmasını hedeflediğin bira-film konseptli bir etkinlik fikrin var. Önce bunu 15–20 kişilik bir üye grubuyla daha küçük bir yerde gerçekleştirip durumu gözlemleyebilirsin. Büyük etkinliğinde karşına çıkabilecek potansiyel tehditleri görebilirsin, eksik noktaları tamamlayabilirsin. Aynı deneyleri topluluk ilgi alanın veya planladığın kulüp etkinliğin için gerçekleştirmen faydana olacaktır.
İnovasyon
İnovasyon çok yakınında, ona biraz kulak verirsen inan her şey çok daha ilginç olacak. Örnek verecek olursak; tekerlek binlerce yıldır insanlar tarafından kullanılır. Bavul da yüz yıllardır insanın kullandığı işlevli bir araçtır. Peki tekerlekli bavul? 1972 yılında icat edilmiş, daha önce ilişkilendirilmemiş iki şeyi farklı şekilde ilişkilendirip o tadı yakaladığında farklı tatlar yakalaman pek olası. Bunu etkinlik serisi formatında çeşitli şekillerde gerçekleştirmiş; Sofar İstanbul, Pub Stories gibi farklı işleri heyecanla anmıyor muyuz? Çeşitli kaynaklardan beslenip, yaratıcılığın tadına varıp fikrin dünyadaki örneklerini inceleyerek farklı etkinlikler ortaya koyabilirsin. Bu konuda marka haline gelmemeniz için bir neden gösterin bana, hele de öğrencilikte zihniniz bu kadar fresh, vaktiniz görece olarak bu kadar bolken.
Konu hakkındaki diğer yazılarıma da göz atmak istersen:
6 — Bir Öğrenci Topluluğu Yapılanması — I
7 — Bir Öğrenci Topluluğu Yapılanması — II